4.4

1.1K 47 0
                                    

Adal başını masadan sonunda kaldırıp etrafına göz attı. Üzgündü. İçinde bir boşluk vardı. Keşke o gün yaşanmasaydı diye geçirdi içinden. Neden böyle olmak zorundaydı ki.

"Ne oldu?"

"Birşey yok!"

"Tamam sakin ol birşey demedik."

Sinirle kafasını Berata çevirip konuştu.

"Kes!"

Berat korkuyla başını çevirip tahtaya döndü.

Aradan geçen dakikalar sonunda zil çalmıştı ve Adal oldukça acıkmıştı.

"Hadi kantine gidelim."

Sonunda istediği birşey olmuştu. Kafasını Berata çevirip öpücük attı.

"Hadi madem gidelim."

Berat kalkıp Adalı takip etmeye başladı. Sonunda kantine geldiklerinde Adal boş bir yere oturup Beratı uzun kantin sırasına yolladı.
Bir kaç dakika oturma pozisyonunu bulmaya çalışması sonucunda geçip gitmişti. Kafasını kaldırıp hala sırada bekleyen Berata baktı. Sıkıntıyla etrafa göz attığında karşı çaprazında oturan Poyraz ve tanımadığı kıza gitti gözü. Buda kimdi böyle. Bir kaç saniye gözlerini ayırmadan onları izlemeye devam etti. Sinirle tırnaklarını avuç içine geçirdi. Çok samimi oldukları belliydi lakin neden bu kadar yakınlardı.

"Geldim."

Berat elindeki tostu Adala uzatırken Adal hala çaprazındaki masaya bakıyordu.

"Ne oldu gene?"

Adal umursamadı.

"Neyin var? Kime bakıyorsun?"

"Yeter birşeyim yok!"

Nerdeyse bütün kantinin duyacağı şekilde söylemişti bunu tabi Poyraz ve yanındaki kızda duymuştu. Adal sinirle kantinden çıkarken peşinden gelen çocuğun farkında değildi.

Anonim Hanım|| TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin