ɴɪɴᴇᴛᴇᴇɴ

9.7K 909 223
                                    

pov felix ::

Vücudumda hissettiğim hafif soğuklukla gözlerimi araladım. Yavaşta etrafa bakındığımda yanımda gördüğüm çıplak beden ile gülümsedim. Dün.. ne olmuştu?
Tabii ne olduğunu hatırlıyordum ama rüya gibi gelmişti.

Bir süre durup düşündüm. Düşündüklerim ile gülümsemem anında solmuştu. Dün beni sevdiğini söylemişti ve sevişmiştik ama ya sadece sarhoş olduğu ve vücudumu istediği için olduysa bunlar diye düşünmeden edemiyordum.
Güven sorunum olduğundan Hyunjin'e asla yüz vermedim. Ondan hoşlansam da Hyunjin okulda yavşak herifin tekiydi ve beni bırakıp gidecek düşüncesi beni deli ediyordu.

Uyandığında hiçbir şey hatırlamazsa ve yaptığımızın yanlış olduğunu söylerse?
Aklımda kurduğum senaryolar ile endişem artmıştı ve endişem tek bu konu için de değildi. Cidden, barda kaldığımıza inanamıyorum. Bizimkiler bizi beklemiş midir?

Derin bir nefes verip üstümdeki hafif battaniyeyi attım. Doğrulduğumda kalçama giren ağrı ile gözlerimi yumdum.
İkinci turu kabul etmemeliydim.. hiç vicdanlı davranmamıştı bana, hayvan.
Yanıma dönüp uyuyan bedene baktım. Uyurken melek gibi gözüküyordu. Öpme isteği uyandırıyordu insanda.
Siyah saçları önüne gelmişti. Elimi düzeltmek amaçlı uzatsam da son anda vazgeçtim.

Eğer uyandığında üzüleceğim şeyler söylerse diye giyinip gitmeliydim.
Ayağı kalkıp en köşeye atılmış şortumu aldım ve bacaklarımdan geçirdim. Ardından etrafa bakındım. Salak Hyun o kadar para verip gözüm gibi baktığım kıyafetimi yırtmıştı. Düğmelerini açmak bu kadar zor değildi! Ne giyeceğimi bilemezken yatağa geri oturdum. Telefonumu alıp Jeongin'i aramalıydım ama telefonumda aşağıda kalmıştı.

Birden sırtımın yatakla buluşması ile ağzımdan ufak bir küfür çıktı.
"Günaydın." Elini göğsüme koymuş bana uykulu gözlerle bakan Hwang Hyunjin'e cevap verdim.
"Günaydın.." Elim istemsizce hala gözlerinin önünde olan saçlarına gitmişti. Nazikçe yana kaydırdığımda gülümseyip omzuma öpücük kondurdu.

"Canını çok yaktım mı?" Eli çoktan yanağımla buluşmuştu.
"B-biraz." Neden kekelemiştim ki.. Gülümseyip alnıma öpücük bırakmış ve dikleşmişti. Ne ara bu kadar kibar oldun Hyun? Gülümsememe engel olamamıştım, sonuçta düşündüğüm şeylerin hiçbiri olmamıştı.

Bende doğrulduğumda o yerinden kalkmış ve kenardaki pantolonuna doğru ilerlemişti. Dün gece baksırını giymiş olmalıydı. Hızla pantolonunu daha sonra gömleğini giyip yerden ceketini aldı.
Ceketi tozdan arınması için sirkelerken bende ayakkabılarımı giymiştim. Ayaklandığımda ceketi yatağın üstüne bırakmış ve bana doğru gelmişti.

Belimde hissettiğim kollar gülümsememe sebep olurken hızla beni kendine çekmiş ve sarılmıştı. Bende titrek ellerimi onun omzuna sardığımda kalp atışlarını duyabildiğimi farkettim, hızlı atıyordu.
"Kıyafetin için üzgünüm, şimdilik ceketimi giy." Ayrılıp ceketini bana giydirdiğinde vücudumdaki ısırık izlerinin 
gözükmemesi için önünü sıkıca iliklemişti.

Aramızda ki garip sessizlik ile odadan ayrılmış ve bar çıkışına ilerlemiştik. Kenardaki barmen bana telefonumu uzattığında utanarak telefonu aldım. Demekki barda geriye kalan tek kişi bizdik.. Hyunjin de yavaşça yanımdan ilerliyordu. Sessizliğimiz biraz da olsa canımı sıkıyordu ama konuşamıyordum.

Ne diyebilirdim ki? Seviştiğimize göre sevgiliyiz falan mı? Hm, hayır kalsın.
Bardan çıktığımızda yürümeye başlamıştık. Yürüyerek yaklaşık 20 dakika da eve varabilirdim. Hem sabah yürümekte iyi gelicekti.
"Üşüyorsan hemen taksiye binelim, hava biraz serin." Hyunjin'in dediğine kafamı salladım. Böyle iyiydim.

Birbirimize yakın yürüyorduk ve arada ellerimiz değiyordu ama ikimizde tutmuyorduk. Aramızdaki garip çekim ve sessizlik bir süre daha devam etti. Sonunda bu garip ortamı bozmak amaçlı ellerimizi birleştirdim. Hyunjin'in bana baktığını hissedebiliyordum ama kafamı çevirdim. Şuan yeterince utanıyordum.

Boğazını temizlediğinde konuşacağını anlamıştım.
"Felix.. yarın, yarın öğle yemeğini beraber yesek mi?" Kısaca sorduğu soruya gülümsedim.
"Eğer istemezsen sorun değil, yani dinlenmek istersen falan.." Utanarak konuşmaya devam ettiğinde çoktan evimin oraya geldiğimi farkettim.

Yavaşça parmak ucuna kalkıp Hyunjin'in yanağına öpücük kondurdum. Ardından hızla arkamı dönüp apartmana yürümeye başladım.
"A-ayrıntıları konuşuruz o zaman." Kekelemesi ile kıkırdamamı tutamamıştım. Hyunjin severken çok tatlı oluyordu.

Biraz geçiktiğim için üzgünüm! Biraz ara bölüm gibi oldu ama bununla idare ediverin. Yarında bölüm atmaya çalışacağım! Sizleri seviyorum oy atmayo unutmayın~ 💞💓💕💖💗😽

𝐥𝐨𝐥𝐢𝐭𝐚' 𝐡𝐲𝐮𝐧𝐥𝐢𝐱Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin