Hayatın herkese sunduğu şeyler farklıdır. Kimisine anne-baba, kimisine de ailenin getirdiği acılar. Bana ise sadece boş bir fotoğraf. O fotoğrafta sadece ben varım yetimhane bahçesinde.
Ben hep yalnızlıkla harmanlanarak büyümüş biriyim. Ne bir anne-baba nede onların bana getirdiği acılar var yüreğimde.. Hissettiğim sadece boşluk. Yalnızlık benim için en ufak yaşta bile problem değildi. Sadece ilkokula başladığım ilk gün bir hüzün duydum kalbimde onu da pek hatırlayamıyorum gerçi şimdi. Hayatın boyunca buna alıştığın zaman hissetmiyorsun bir şeyin eksik olduğunu.
Hayatımın asıl başlangıcı bugün.18 yaşını dolduran her yetimhanedeki gibi bende serbestim bugün. Çantamla birlikte hiç arkadaş edinemediğim ve uyum sağlamakta reddettiğim yerden çıktım. Planım; plansız bir şekilde ülkeyi dolaşmaktı ki buna ilk önce İstanbul’a gitmekle başlayacaktım. Batıdan doğuya doğru bir yolculuk.. 15 yaşından beri biriktirdiğim paralarla ilk önce ev tutup, ardından da bir iş bulup daha fazla para biriktirmeliydim.
Akşam otobüse binip sabah İstanbul’da indim. İlk iş olarak fotoğraflardan görüp, merak ettiğim Kız Kulesi’ne doğru yol aldım. Kız Kulesi’nin hikayesi de benim ki gibi yalnızlıkla harmanlanmış bir yol. Ailesi ölmemesi uğruna onu yalnızlık dolu bir kaleye hapsetmişler. Bu yüzden yalnız ölmek zorunda kalmış. Kız Kulesi’ne bakarken kendi ölümümü daha fazla düşündüm. Zaten hiçbir zaman çok yaşayacağımı düşünmedim ama asla yalnız ölmek istemezdim. Hayatım boyu yalnız kalmış olsam da ölürken birinin elimden tutacağı düşüncesi beni daha da çok rahatlatırdı açıkcası.
Kaç saat kaldım ve bu düşüncelerle boğuştum bilmiyorum. Öğleden sonra bir ev bulma umuduyla hızlıca kalktım yerimden. En yakın internet kafesini bulup hızlıca internetten ev araştırmasına giriştim. Bütçemi ve beni fazlasıyla zorlayacak milyon tane ilana bakıp, moral bozukluğuyla durağa doğru ilerledim. Durakta beklide hayatın bana mutlu yanlarını göstereceği bir işaret gördüm 1+1 kira 500. Hızlıca telefon numarasını tuşlayıp bir iki konuşmadan sonra durağa çok uzakta olmayan adrese doğru resmen koşar adımlarla gittim. Yaşlı 70 yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim Şakiye Teyze ile görüştüm. Şakiye Teyze kullanmadığı üst dublexini kapattırıp orayı kiraya vermeye karar vermiş ki benim açımdan iyikide vermiş. Ev fazlasıyla eski olsa da terasından görünen manzara bile buna değerdi doğrusu. Şakiye Teyze hiçbir eşyamın olmadığını öğrenince bana koltuk ve yataklarının fazla olanlarını verdi ve mahalleliyi resmen hızlıca bana yardım kampanyasına davet etti. Nasıl bir mahalleye düştüğümü tam olarak bilemesemde neredeyse 3 saatin sonunda evimin hiçbir eksiği kalmamıştı. Ama bana düşen yaklaşık 10 tane teyzeye acı bir türk kahvesi yapmak zorunda kalmamdı. Teyzelerle pek fazla konuştuğumu söyleyemem iki hiç birinin ismini de hatırlamıyorum. Bana sordukları hiçbir aile sorusuna cevap vermedim. Üniversite sınavına girdiğimi ve henüz belli olmadığını belirttiğim birkaç sıkıştırma sonrasında Şakiye Teyzenin resmen bayanları kovarcasına evden çıkarmasıyla evimle yalnız kaldım. Teyzelerin gitmesiyle başladığım ve saatlerce süren dip köşe temizliğimden sonra yığılırcasına yattım yatağa ve böylece iş bulma durumum ertesi güne kaldı.
Sabah daha bir mutlulukla açtım gözlerimi. Evde hiç bir şey olmadığı için hızlı bir duş alıp dışarı çıktım. Buralarda oldukça fazla kafe vardı ve ben bunlardan birinin eleman araması için resmen dua edebilirdim. Birkaç elimde simit ben dolanıyorum durumlarından sonra gözüme köşede duran ve resmen hayallerimdeki kahve dükkanını gördüm. Adımlarımı o yöne doğru hızlıca attım. Kapıyı açmamla kendimi kahve kokusuna harmanlanmış bulmam bir oldu. İçerisi koyu ve açık kahve renklerinin bir arada uyumla kullanıldığı, tahta masa ve otantik koltuklardan oluşan, bir tarafının tamamiyle kitaplarla kaplı olduğu bir kahve dükkanıydı burası. Kapıdan girdiğinizde tam karşınızda kahve aldığınız kasa ve tezgah bulunuyordu. Kasadaki 50li yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim amcanın bana hoş geldin demesiyle kendime geldim. Gülümseyerek kendimi tezgahın önüne attım ve
-Merhaba ben İris. Kapıda herhangi bir eleman ilanı olmasa da eleman arıyor musunuz? Dedim
Yaşlı amca önce bir tebessüm edip ardından – Evet pek eleman ihtiyacım olduğu söylenemez ama küçük kız kahveye hayranlığın belli oluyor. Dedi
Adının Yasin olduğunu öğrendiğim amca ile yaklaşık yarım saat kahve ile ilgili konuşmamızdan sonra beni işe almayı kabul etmişti. Yasin Amca bu şirin kahve dükkanının sahibiydi ve normalde şuan bir hafta izinli başka bir elemanıyla birlikte çalışıyordu ama kendisi elemanı olduğu zamanlarda pek gelmezmiş. Tüm gün bana kahve yapımının inceliklerini öğretmesiyle geçti. Akşam geç saatlerde kahve dükkanından çıktıktan sonra doğruca eve gidip yattım. Bir hafta boyunca tüm zamanımı kahve yapımının inceliklerini öğenmekle geçti ve bu süre zarfında birkaç kötü sonuç ardından bu konuda iyi olduğumu söyleyebilirdim.
İstanbul’a geleli bir haftayı bir iki gün geçmişti ama ben hayatımı şimdiden düzene soktuğumu söyleyebilirdim. Her sabah yaptığım gibi yataktan kalkar kalkmaz hızlı bir duş alıp kendimi terasın o eşsiz manzarası eşliğinde gerinmeye bıraktım. Bir süre eşsiz Üsküdar manzarasını izledikten sonra giyinip kahve dükkanına doğru yola koyuldum. Bugün diğer elemanın döndüğü gündü..
--Medyada iris--
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalnızlık Uzun Bir Yolculuk
RomanceHayatın herkese sunduğu şeyler farklıdır. Kimisine anne-baba, kimisine de ailenin getirdiği acılar. Bana ise sadece boş bir fotoğraf. O fotoğrafta sadece ben varım yetimhane bahçesinde. İris'in hikayesi..