•BKV•4

196 29 10
                                    

Çok hasta olmamdan dolayı -öyle ki hastaneye yatıracaklardı son anda vazgeçtiler- şuanda da serum takılı iki gündür yazamadım kusura bakmayın.. okuyucularımmm ses verinnn yorum istiyorum eleştirilerinizi bekliyorum :D

MULTİMEDİA HİKAYEMİZİN ERKEKLERİİİ

Yaşadığımız çoğu şey bizim kontrolümüzde değil ama bu benim kaderim diyip de bir kenara çekilmemek gerekir. Babamın ölümü,bunun doğrudan benim yüzümden olması ,üstünden aylar geçse de benim üzerimdeki suçluluk duygusunun geçmemesi canımı yakıyordu.

Bir olayın birden fazla şeye mâl olması .. :

-Babamın ölümü

-Annemin dul kalışı

-Benim babasız kalışım

-Hayatta en çok güvendiğim insanlardan olan kişinin -Demir- kendi zevki uğruna beni harcaması

-Çocukluğumdan beri kafamda büyüttüğüm o ilk öpücüğümün gitmesi beni hırpalayıp canımı acıtan şeydi.

.

.

.

Her sabah okula gidip gelmek,artık kendi isteğimle psikoloğa gitmek iki haftam böyle geçmişti.

Bugün kuzenimin İzmir'den bize gelecek olması,benim çalışmaya başlayacak olmam,ayrıca da Ömer abiyle görüşecek olmam ... Herşey bir güne birikmişti. Şanslıyım ki okul 13.30'da bitiyor. Ordan hemen Ömer abinin yanına geçiyor bir saat orada durduktan sonra işim bitiyordu.

Buna sadece işim eklenmişti. Çocukluktan beri hayal ettiğim kitapçıda çalışma fikri gerçek oluyordu sonunda.

Normal kalkma saatimden bir saat önce uyanmamdan dolayı bunları bolca düşünme fırsatı bulmuştum ki halâ da yarım saatim vardı.

Geçen iki haftada ben Buse ve Berkle iyice yakınlaşmıştım Arın'ı da tanımaya başlamıştım. Arın'ın üç günü sarışından -Derin- özür dilemekle,geri kalanıysa beni tanımakla Ömer abiye-onun amcası oluyor- giderken beni bırakmakla geçmişti. Asrın kendi halindeydi ara sıra benimle uğraşmaya çalışıyor ama benden istediği tepkiyi bulamayınca ki istediği tepki benim gıcık olmam geri kendi haline dönüyordu.

Asrın ve Arın... İki kardeş. Birbirlerine ölümüne sinir olan ama yinede arkalarını kollayan iki kişi. Asrın'ın Arın'dan bir yaş büyük olması onu sadece lafta büyük yapıyordu. Şirket işleriyle ara sıra uğraştığını duymuştum gerçi, ama ne bileyim Arın daha olgun geliyordu gözüme tabi Derin'le uğraşmadığı zamanlar, onunlayken kendi kılıfından sıyrılıp başka biri oluyordu daha ne kadar vakit geçirdiler de bu kadar bağlandı diye sorarsanız bunu hiçbirimiz çözemedik.

Telefonun çalmasıyla birden sıçrayıp yastığın altından çıkardım. namı diğer ayı?!

"Asrın"

"Azra"

"Asrın"

"Azra"

"Ya artık konuşacak mısın ?"

"Mm şey ben kapının önündeyim de okula beraber gidelim mi diyecektim."

"Niye yine ailemle ilgili laf sokmak için mi ? Kusura bakma Asrın ya da kusura bak ya umrumda değil. Ben kendim giderim."deyip suratına kapattım.

O iki haftanın son bir haftasında bizim küs olduğumuz detayını azıcık atlamış olabilirim.

Bana dediği şeyleri takmayacak bir insan değilim ben hele o cümlelerinin ağırlığı...:

"Azra akşam dışarı çıkalım diyoruz?"dedi Arın

"Ya ben gelemem akşam o saatte."

"Niye yoksa babacığın izin mi vermez akşam gezmelerine?"diyen Asrın'la beraber Buse ve Berk'in kafası aniden ona döndü. Ben başımdan kaynar sular dökülmüş gibi bakakaldığımda cam kenarından çantamı alıp kapıya doğru yürüdüm.

"Keşke dışarı çıkmama karışan bir babam olsaydı Asrın!"

Olayların taze olmayışı onların tekrar üzmeyeceğini göstermezdi. Çünkü yaralarım vardı benim hiç kabuk tutmayan.

O günün ardından Buse'nin Asrın ve Arın'a herşeyi anlatmasıyla pişmanlık mı desem vicdan azabı mı bilmiyorum ama Asrın kendini affettirmek için uğraşıyor beni her yere arabayla bırakmak istiyor ama ben Arın'ı seçince sinirden köpürüp Arın'la kavga ediyordu.

Affetmek kolaydı benim için.. Bir kaç ay önce şimdiyse en çok zorlandığım şey.

Kapının çalmasıyla yataktan kalkıp yavaş adımlarla koridora gelip açtım.

Kapıyla birlikte benim de gözlerim açılmıştı. "Ayı ?"

"Hazırlan güzelim çıkıyoruz!"

"Kim güzel be sensin güzelim!" dediğimde kahkaha attı.

lütfen yorum alayım.. hasta yazar... ˘ ³˘♥

Bana Kendimi VerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin