1.8

1K 110 15
                                    

1 hafta sonra:

Felix;

Okulda son günlerde ruh gibiydim. Hiçbir şey yapmıyordum. Herşey altüst olmuştu. Jisung benden iyice uzaklaşmıştı. Kardeşim beni düşmanı gibi görüyordu artık.

Elimi turuncu saçlarımdan geçirdiğimde aklıma Changbin gelmişti. O saçlarımı çok sevdiğini söylemişti değil mi?

Elimdeki içecekle bahçeye çıktığımda üzerime kırmızı görmüş bir boğa misali gelen Minho'yu görmemle kaşlarımı çattım.

Minho gelip önce yüzüme bir yumruk indirmişti. Bedenim geriye doğru sendelediğinde yakamı kavrayıp yüzünü yüzüme yaklaştırdı.

"Amacın ne?!"

Sinirle yakamı kavradığında elimdeki içeceğim yere düşmüştü. Birkaç insan dönüp bize bakarken bahçede Changbin'in olmaması iyi olmuştu.

"Minho hyung."

Jisung gelip Minho'yu kolundan tutup durdurmaya çalıştığında gözlerim Jisung'u uzun zamandır görmemenin özlemiyle dolmuştu.

"Jisung."

Sesim ağlayacak gibi çıktığında ikisi de afallamıştı.

"Jisung lütfen beni dinle."

Jisung gözlerini bana çevirip nefretle yüzüme baktı. Eğer onun yüzünü görmesem onun benden nefret ettiğini söyleyebilirdim fakat Jisung'un yüzü de çökmüştü.

Jisung da çok ağlamış olmalıydı. Ben olsam bende ağlardım. Eskiden çok sevdiği abisi sevdiği kişileri elinden almıştı. Nasıl hayal kırıklığı yaşadığını tahmin edebiliyordum.

"Minho hyung, gidelim lütfen."

Minho dönüp Jisung'a baktıktan sonra tereddütle bana baktı. Daha sonra yakamı bırakıp Jisung'la beraber uzaklaştılar.

Yere çöküp başımı yere eğdim. Herşeyimi kaybetmiştim. Nasıl güçlü gibi davranabilirdim ki?

Herşeyi düzeltmek istiyordum fakat elimden hiçbir şey gelmiyordu. Benim gibi güçsüz biri ne yapabilirdi ki zaten?

Telefonum titrediğinde yere bakmayı kesip gözlerimi telefonuma çevirdim. Gelen mesaja baktığımda gözlerim şaşkınca açılmıştı.

Kimmin: Kaşın patlamış.
[Görüldü]

Uu acaba bu kim :))

Stupid ❧ Changlix TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin