Güzel omega deltayla bakışırken gözlerinin renginin salise salise değişmesini hissediyor ama hangi renge döndüğünü tahmin edemiyordu. Hayıtının en çağresiz anını yaşadığının bilincinde, kalbine saplanan ağır acıyla ruh eşine bakmaya devam ediyordu sadece.Mor gözlü delta da aynı onun gibi bakışlarını kendisi üzerinde sabitlemişti. Esmer tenlinin yavaşça kaşları çatıldığında Jungkook deltanın sinirlendiğini düşündü. Omegaya göre delta öyle sinirlenmişti ki bu yüzden gözlerinin rengi siyaha dönmüştü. Omega onu daha fazla rahatsız etmemek adına tüm iredesini kullandı ve başını masanın önündeki yarım içilmiş şampanya kadehine çevirdi.
Aslında delta, omeganın hissettiği aynı aşk acısıyla kavruluyordu bu yüzden aynı omega gibi gözlerinin rengi siyaha dönmüştü. Şu an tören falan umrunda değildi esmerin, sadece güzel çocuğun yanına gidip onunla konuşmak istiyordu. Ne diyeceğini bilmiyordu ama önemsemiyordu da, tek umurunda olan karşısındaki çocuğun ondan mahrum ettiği berrak boncuk gözlerine tekrar bakmaktı.
Bay Park madalyonu ceketine iğneleyip yanından uzaklaşır uzaklaşmaz delta hiçbir şey demeden platformandan inip adımlarını çocuğun olduğu masaya yönledirdi. Hızlı ve emin adımlarla çocuğa ilerlerken çocuğunda ayaklanmasıyla adımlarını mecburen yavaşlamak zorunda kaldı. Yolun yarısında etraftan şaşkınlık niğdağları gelmeye başlayınca delta şüpheyle etrafına göz attı, herkes dev ekrana ağızları açık şekilde bakıyordu. O sırada deltanın ruh eşi omuzuna çarparak yanından geçip platforma doğru ilerledi. Delta ne yapacağını şaşırmış ,kalakalmıştı en sonunda ekrana bakmayı akıl edebildiğinde o da şok geçiren kurtların arasında yerini almıştı.
Ekranda ruh eşinin bir omega olduğu, aynı zamanda on yedinci bölgenin bölük komutanı olduğu yazıyordu. Komutanlık sınavından tam puan almıştı. Aliesi yoktu. Askeri her alanda uzmandı ve yedi dil biliyordu.
Hayretler içinde yazılanları okuduktan en sonra bakışlarını tekrar ruh eşiyle buluşturabilmişti delta. Çocuğun az önceki siyah gözleri yerini yine kırmızıya bırakmıştı. Bakışlarındaki korku gitmiş yerine gururlu ve kendinden emin bakışlar gelmişti. Başta yine suratında tam belirgin bir ifade olmasada etrafındaki tepkiler arttıkça biçimli kaşları çatılmıştı.
Sunucu kadın şoktan çıkıp konuşmayı akıl edebildiğinde "Tarihte bir ilk yaşanıyor sayın konuklar, bir omega bölük komutanı olmuş!" Diye haretle söylendi, bunun üzerine Omeganın zaten çatık olan kaşları daha da çatıldı. Elini sunucu kadına doğru uzatıp mikrofonu istedi. Ne yapacağını şaşıran kadın önce kendini gerçi çekti ardından mikrofonu omegaya uzattı.
Omega boğazını kuru bir öksürükle temizleyip çoktandır aklında olan konuşmayı yapmaya başaldı. " Diğerlerinde olduğu gibi önce aktarılması gereken şey cinsiyetim değil işlevlerimdir. Şu ana kadar buraya çıkan tüm kurtlarda olduğu gibi çok iyi bir donanıma sahip olduğum için komutanlık yapma hakkına eriştim. Omega, beta , alfa veya delta olmam donanımımı zerre etkileyen bir durum değildir ayrıca kendime komutanlık konusunda güveniyorum. Şüpheleri olanların içleri rahat olsun diye bu konuşmayı yapıyorum eğer saygı göstermeyecekseniz direkt olarak karşıma çıkabilirsiniz. Dinlediğiniz için teşekkürler."demiş ve mikrofonu sunucuya geri teslim etmişti.
Etraftaki sesler omeganın konuşmasından sonra tamamen kesilmişti. Kimi kurt omegaya hayran olmuş kimi de nefret etmişti ama hiçbiri bir tepki vermedi şayet yazılan bilgiler doğruysa karşılarındaki çocuk terminatör gibi bir şeydi.
O sırada delta, ilk görüşte aşık olduğu güzel çocukla gurur duyduğunu hissetti. Toplam iki dakikadır tanımasına rağmen çocuğu, doğru kişiye bağlandığını hissetmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Agaist // Taekook
Fanfiction*Omegaverse* Omega olduğu için hayatı cehenneme çevirilen Jungkook, herkesin hayatını cehenneme çevirmeye yemin etmişti. -Smut var! Yetişkin içerik. -Tecavüz içermez!