Agaist // Taekook

4. Chapter 2.part- needy (m)

Cinsellik var! Ayak fetişi de var, rahatsız olanlar lütfen bölümü geçiniz.

Jungkook koca bir bardak birayı kafasına dikerken Delta onun her yutkunuşunda çıkan adem elmasını dudaklarını ısırarak izledi. Omeganın her ayrıntısı bir başkaydı, sanki ulaşılmaz bir güzelliği vardı. Özel bir güzellik, herkesten oldukça farklı bir şeyler. Doğuştan olduğu belliydi bu kusurlarıyla kusursuz görünen yüzün. Omeganın her türlü fiziksel açıdan şanslı doğduğu apaçıktı fakat Taehyung merak ediyordu acaba omega sosyal açıdan da bu kadar şanslı mıydı?

Jungkook'un etrafa ve kendisine olan tavırlarını gözlerini kırpmadan inceliyordu delta . Şu ana kadar oğlanın hareketlerini asil ama soğuk bulmuştu. Kendisine karşı herhangi bir mesafe hissetmesede etrafa karşı çok soğuktu. Onu tanımayan bir kurtun yanına gelip konuşmak isteyeceği bir tip değildi.

Taehyung onun neden böyle olduğuna dair kafasında bir takım teoriler üretse bile en sonunda çocuğun kişiliğinin doğuştan böyle olduğuna karar verip kendi içindeki hesaplaşmasını kapadı. Eğer omegayla yakınlaşırsa onu daha iyi tanıyabileceğini biliyordu bu yüzden şu anlık sadece omegaya iyi arkadaşlık etme peşine düştü.

"Cidden buradaki et ve bira çok iyiymiş Taehyung, getirdiğin için teşekkürler."dedi omega bardağı tamamen boşalınca. Taehyung gülümseyerek "Ne demek, istersen bundan sonra seni keşfettiğim diğer restorantlara da götürebilirim. Yani müsaitsen?"diye sordu. Şansını zorluyordu ama omegayı tekrar görmek için bunları demeliydi.

Omaga pek düşünmeden "Evet tabi, neden olmasın?"diye yanıt verdi. Aslında başta deltayla yakınlaşmaktan çok korkmuştu Jungkook ama deltanın varlığı şu ana kadar yaşayamadığı huzuru ona veriyordu ve bu duyguyu daha fazla hissetmek istiyordu. Ayrıca delta diğerleri gibi değildi, omega kendisinde ait olmayan saf bir iyi niyetim içinde gezdiğini hissediyordu. Delta hep olumlu düşünen, saygılı, kibar, iyi niyetli biriydi. Jungkook bu yüzden şanslı olduğunu ve ona yaklaşabileceğini biliyordu.

"Taehyung yanına oturabilir miyim önümdeki yiyecekleri bitirdim ve senin önündekilere ulaşamıyorum da?"diye sordu. Taehyung bir şey demeden uzun koltukta biraz daha kayıp yanında yer açtı. Jungkook ayaklanıp beklemeden Taehyung'un yanına oturdu, tek sorun gerçekten tam da yanına oturmuş olmasıydı. Taehyung kafasında omegayla arkadaşlık ilişkisi kurma varken Jungkook yılların birikmiş cinsel istediğiyle başedemiyordu. Taehyung'un iyi biri olduğunu tamamen kafasında onayladığı bu sabahtan beri aklındaki tüm düşünceler tek tek silinip yerine sadece bedenini rahatma isteği gelmişti.

Delta bu mesafeden omeganın şapkasından kurtardığı uzun saçlarındaki şampuan kokusunu buram buram alabiliyordu. Çikolatalı kahve gibi bir kokuydu ama asla ağır bir koku değildi, hafif hafif deltanın burnuna değip geçiyordu ve yumuşak gözüken siyah saçlarla elini daldırma isteğini körüklüyordu.

Delta aşağı baktığında omegayla bacaklarının birbirleriyle temas ettiklerini gördü, aklı o kadar uçmuştu ki yeni farkedebilmişti bu detayı. Ağır ağır gözlerini omeganın gözlerine çevirdi. Karşılaştığı simsiyah irisler şokla ağzının açılmasını sağlamıştı. Fısıldıyarak "Jungkook neler oluyor?"dedi.

Jungkook sağ elini deltanın sol bacağına götürüp ovalamaya başladı "Neler olduğunu biliyorsun."dedi. Elini biraz daha kaydırıp deltanın penisini avuçladı. Taehyung inlememek için kendine anında sıkarken girdiği şoktan çıkamıyordu. "Neler olduğunu çok iyi biliyorsun ve sende istiyorsun."

Jungkook kemikli beyaz parmakları deltanın penisinin üzerinde kaydırırken kafasını çevirip kimse onların izliyor mu diye etrafa göz gezdirdi, zaten pek de dolu olmayan restoranda kimsenin onlarla ilgilenmediğini görünce eğilip deltanın esmer boynunu öpmeye başladı.