V

19.3K 805 100
                                    

Keyifle okuyun. Booooolll öpücükkkk🙏



Kapıyı araladığında karşısında elinde market poşetiyle dikilen Araf'ı gördü. Siyah saçları dağılmış, kulaklarındaki küpelerin sayısı artmıştı. Beyaz teni dışardaki rüzgârdan dolayı kızarmıştı. Bu soğukta tişörtle çıkacak tek geri zekâlı da Araf olurdu zaten.

"İçeri almayacak mısın?" Sırıtarak, onu inceleyen Özgür'e baktı.

"Geç" Yana çekilerek sevgilisinin girmesine izin verdi.

"Sen bana gelecektin. Niye son anda değiştirdin?" Elindekileri mutfağa bıraktığında arkasından gelen adama döndü. Esmer teni, kumral saçlarıyla adeta parlıyordu Özgür. Aslında oldukça normal ve sıradandı ama ona bakan gözler bunu fark etmeyecek kadar sevgi doluydu. Araf sevgisinin ne denli büyük olduğunun farkında değildi.

"Babam şehir dışında, ablamı da yolladım" Poşetlere ilerlemiş ve içerisinde bulunan abur cuburları inceliyordu. İkisi için çok fazla şey vardı ama bunları yatak altına stok yapabilirdi.

"Nereye yolladın lan kızı? Gece gece nerde kalacak?" Küçük mutfakta bulunan iki sandalyeli masanın üzerine oturdu.

"Uzun zamandır arkadaşlarıyla buluşmuyordu. Babamda iş için çıkınca, bende senin geleceğini söyledim. O da bizi yalnız bırakmak için çıktı" Cips paketlerinden birini aldı. Acılı olan paketi açıp masada oturan Araf'a ilerledi.

Aralık duran bacaklarının arasına girip çenesini omuzuna yasladı. Araf, kollarını iri, kaslı gövdeye sardı. Bacaklarını belinde kitledi. Bir süre bu huzurun tadını çıkardılar. Uzun zamandır bu evde bu kadar rahat ve güvende hissetmiyordu. Söz konusu Özgür'ün babası olduğunda yan yana gelmek onlar için hayaldi. Okulda bile yakınlaşmalarına dikkat ediyordu. Babasının kulağına gitmemesi için her şeyi yapıyorlardı.

"Hadi, film izleyelim" Hafif geri çekildi. Elinde yarısını bitirdiği cipsi masaya bıraktı. "Tutun bana" Araf'ı kucaklayıp odasına doğru ilerledi. Aralık kapıyı açıp tek kişilik yatağa ilerledi, bir anda genç adamı itip yatağa attığında dudaklarından keyifli bir kahkaha döküldü.

"Yiyecek bir şeyler getireceğim. Ne içersin?"

"Fark etmez. Ne içmeyeceğimi biliyorsun" başını salladı sadece.

"Ben gelene kadar izleyecek bir şeyler bul" Özgür odadan çıkıp mutfağa ilerlediğinde, Araf yatağın yanında duran komodinin üzerinden televizyon kumandasını aldı.

Gözleri ile odayı taradı. Camın yanındaki duvara dayatılmış tek kişilik yatak, kapaklı dolap, çalışma masası ve duvarlarda asılı olan onlarca film, dizi, müzik posterleri yer alıyordu. Çalışma masasının yanına ilerledi. Masanın yaslandığı duvarda bir pano asılıydı. Pano da ise ikisinin şu yedi ay boyunca gittiği film ve konserlerin biletleri vardı. Özgür'ün tıpkı kendisi gibi küçük anılarına sahip çıkması hoşuna gitmişti.

Bir an duraksadı ve odada bir eksiklik olduğunu hissetti. Etrafına baktığında kitaplığın olmadığını gördü. Muhtemelen solanda olmalıydı. Üç kitaplığı odaya sığdırmak zor gelmeye başlamıştır. Yatağa oturup, duvara sabitlenmiş televizyonu açtı.

"Ne izliyoruz?" Elinde tepsiyle içeri giren adama baktı. Patlamış mısır, cips ve içeceklerin bulunduğu tepsiyi komodine koydu

"Seçemedim." Gözlerini genç adamdan ayırmadı. Özgür onun aksine daha yapılı bir çocuktu. Boyları eşit olsa bile Araf yine sıska kalıyordu.

"Seçeriz şimdi" Onun aksine televizyona bakan Özgür, birkaç dakika da izlenecek bir polisiye bulmuştu. Eski ama asla kalitesinden ödün vermeyen, kitaptan uyarlanma bir filmdi.

İkiside birbirlerine sarılıp filme daldıklarında dünyadaki kötülük onlardan uzaktı. Kendi kozalarında huzurlu saatler geçirdikleri ev sayısızca anılardan birine daha ev sahipliği yapıyordu. 



Küçük bir geçiş ve aralarındaki ilişkiyi anlatan bir bölüm oldu.
Bu arada anlattığım film Kızıl Nehirler

𝐆𝐢𝐳𝐥𝐢 𝐒𝐚𝐤𝐥ı | 𝐁𝐱𝐁 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin