PERİ KIZI (TAMAMLANDI)

4. BÖLÜM

Bölüm geldiiiiii! Keyifli okumalar 💜

Medya: maNga- We could be the Şans
Eurovisiona katıldığımız şarkı, arada izleyip nasıl birinci olamadık diyorum.

"Olmuyor, olmuyor!"

Elimi alnıma vurup sakinleşmek için gözlerimi kapattım. Klip çekimi için bir ormana gelmiştik, çekim başlayalı saatler olmuştu ama sürekli sorun çıkıyordu.

"Yine ne oldu?"

Eymen bezgince konuştuğunda kameraman yerinden kalktı.

"Arkanızdan sincap geçti, görüntü bozuldu."

Allah'ım ben öldürücem bu adamı!

"Hani ormandayız ya, hayvanların yaşam alanı falan. Yılan da çıkabilir."

Etrafa bakıp omuz silkti.

"Haydi Baştan."

Herkes eski yerlerini alırken ben ağacın
Önüne oturdum. Üzerimde beyaz uçuşan şirin bir elbise vardı, saçımda ise
Mor minik çiçekleri olan bir taç vardı.
Gayet tatlı bir görüntüm olmuştu. Eymen ise baştan aşağı siyah giyinmişti.
Öyle ki onu gören birisi seri katil sanabilirdi.

Zaten kolunda ki dövmeler ve klip için kullandığı takma piercing onu rolüne daha da sokmuştu. Bunlara ek olarak elmacık kemiğinin üstünde siyah italik bir yazı ile 'endless' yazıyordu. Sonsuzluk.
Tabi onu da klip için yaptırmıştı. Klibin anlattığı hikaye ise biraz değişikti.

Saf, masum güzel kızımız -yani ben-  ruhu karanlık bir adama aşık oluyordu.
Klipte anlatılmak istenen ise eski bir olaya dayalıydı. Olay ise şöyleydi; güzel kızımız bir gün uyuşturucu kullanan bir adam ile karşılaşır. İlk başta ondan çekinir, uzak durmak ister. Sonra ise ona aşık olur. Adam madde bağımlısı olduğu için kızdan uzak durmaya çalışsa da başaramaz.

Kızımız sevdiği adamı bu bataklıktan kurtarmak ister. Fakat başaramaz, ve adam krize girerek ölür. Genç kız sevdiği adamın ölümünü atlatamaz sevgilisi her aklına geldiğinde ise bir fidan diker. Yıllar geçse de kadın adamın yokluğuna dayanamaz, ve bir gün diktiği ağaçların içinde krize girer ve o da ölür.

Mutsuz son.

İlk başta baya içimi karartsa da sonradan hoşuma gitmişti. Basit bir klip yerine akılda kalıcı ve gerçek bir hikayeyi canlandırmak daha iyiydi. Klip çekimleri genelde bir veya iki gün sürerdi, muhtemelen biz akşama kadar bitirmiş olurduk. Yarın ise bu klip için yazılan şarkıyı okuyacaktık.

Evet, hâlâ şarkıyı bilmiyorum.

Bir süre daha çekimlere devam ettik, son sahneye geldiğimiz de saat akşam 6 olmuştu bile.

"Hadi Arsen, son sahne. Şimdi en küçük ağacın yanına gidiyorsun,yere uzanıyorsun. Ne yapacağını biliyorsun zaten. En sonda ise elinde ki renkli balonları gökyüzüne bırakacaksın."

"Tamam."

Bana denilenleri yaptım, en sonda ise elimde ki onlarca renkli balonu özgür bıraktım. Yaklaşık on beş saniye sonra ise gözlerimi açtım ve yavaşça ayağa kalktım.

"Harika! Gerçekten bayıldım! O kadar çok beğenilecek ki, gündem olacaksınız."

Hafifçe gülümseyip arabanın önünde duran poşetten bir su şişesi aldım. Susamıştım! Suyu içip pet şişeyi tekrar poşete koydum ve tüm gün elime almadığım telefonumu açtım. Kameraları falan topluyorlardı şuan. Arabanın arka kapısını açıp koltuğa oturdum.