9

2K 155 100
                                    

Jungkook

"Ne çabuk büyüdün Kook.."

Neden bir anda böyle birşey dedi ki? Ne güzel sarılıyorduk.

"Hyung? Sen iyi misin?"

Biraz geri çekilip, boynumda ki yüzünü ellerim arasına aldım. Ona baktığımda bana üzgün şekilde baktığını görmüştüm.

"Hyung sorun ne?"

"Hiç...Sadece... çok hızlı büyüdüğünü düşünüyorum. Daha dün bebektin sen ve çok hızlı büyüdün. Şimdi de... birine aşıksın...."

Aşık değilim demek isterdim ama o beni farklı severken ben bunu diyemem ki.

Ayrıca büyümedim. Hâlâ ilk geldiğimde ki 19 yaşında ki gibiyim. Sadece bana çok iyi bakarak beni geliştirdi. Kilo aldırdı, boyumu uzattı. Ama ruhum hep çocuk kaldı. Ben uzun zaman sonra eğlenmeyi onunla tattım.

"Sen... onu sevmemi istemiyor musun yoksa hyung?"

Yüzü gerilmişti. Sonra da sahte şekilde gülümsemişti.

"Olur mu öyle şey? Sev tabii. Sevmek seninde hakkın. Umarım... o da seni sever. Severse mutlu olursun değil mi Kook?"

Hayır. Ben, sen beni seversen eğer mutlu olurum.

Birşey demedim ve sadece başımı usulca salladım. O ise yine sahte şekilde gülümsemişti. Bir şeyi vardı onun. Emin değilim ama bir şeye ya üzülmüş ya da rahatsızdı. Ve bunu söylememekte ısrarcıydı.

"Hyung. Senin bir sorunun var. Buna eminim. Noldu nedir sorunun?"

Taehyung

"SORUNUM SEN VE SENİN O KIZI SEVİŞİN! BENI DEĞILDE O KIZI SEVMEN SORUN!"

Demek isterdim yüzüne karşı. Ama yine yapamadım...

"Sadece biraz yorgunum bu aralar küçüğüm bu kadar."

"B-bana doğruyu söyle hyung. Endişeleniyorum. S-sana birşey olmasını istemiyorum."

Ah sen ve senin o koca sevgilerle dolu olan güzel kalbin yok mu...

Saçlarını okşayıp alnını öptüm. Öptüm ama tabii ki de abi gibi öptüm. Kısa ve kuru.

Aşkla öpmeyi de isterim. Uzun ve aşk dolu...

"Iyiyim dedim ya küçüğüm. Endişelenme."

Jungkook gözlerime bakıp, kollarını boynuma sarmıştı. Bende ona kollarımı sıkıca sardım.

"Seni kaybetmeye dayanamam hyung..."

"Bende seni kaybetmeye dayanamam Kook. Sen benim ailemsin"
(May feymıli is cankuuk)

Birşey dememişti. Sonrada boynumda bir ıslaklık hissedince onu geriye çekip yüzüne bakmaya çalıştım. Ama o hemen başını yana çevirip eğdi. Yüzünü sakladı benden.

"Bana bakar mısın küçüğüm?"

"I-ıh.."

İç çekip yanaklarından kavradım ve kendime batırdım onu. Minik pembe dudakları titriyordu. Gözlerinden akan yaşlarda yumuşak yanaklarından aşağı süzülüyordu.

"Neden ağlıyorsun küçüğüm?"

"B-bosver."

"Jungkook?"

"B-bosver hyung cidden. "

Derin bir nefes alıp ona baktım tekrar.

"Bu zamana kadar sana hiç kızmadım ama sırf bu yüzden kızabilirim Jungkook. "

Prisoner ~ Taekook✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin