Prisoner ~ Taekook✔

10

Jungkook

Birbirimize açılmamızın üzeriden iki gün geçmişti. Ben ona çekingen yaklaşırken o da bana o kadar samimiyetle yaklaşıyordu. Utanıyordum çünkü ilk kez böyle bir şey yaşıyordum. Ilk kez annem dışında birinden yürekten bir sevgiyle seviliyordum.

Doğrusu Taeye karşı nasıl davranacağımı bilmiyorum. O sık sık başımı öper, televizyon izlerken elimi tutar ve gece uyuyacakken de alnımı öper. Ben ise hepsinde çekingen ve bunun ile birlikte de gergin oluyordum. Ona karşı yanlış bir şey yapmak istemiyordum.

Şuanda da yine televizyonda ki bir diziyi izliyorduk. Yanımızda alıştırmalık şeyler vardı. Tae oldukça rahat dururken bende onun kadar gergindim. Ne yapmam gerektiğini gerçekten bilmiyorum. Yaptığım bir hareketi veya söylediği bir sözü yanlış anlamasından korkuyordum.

Dizide ki iki sevgili de aynı bizim gibi televizyon izliyordu. Dejavu!

Kız başını oğlanın omzuna yaslayıp, elini tutmuştu. Bunun karşılığında da çocuktan bir gülümseme ve başına öpücük kazanmıştı.

Pekala bende istiyorum. Ve... sanırım bunu yapabilirdim.

Yutkunup göz ucuyla Taeye baktım. Elinde ki gazozunu içiyordu. Çaktırmadan ona biraz yaklaştım. Tekrar ona baktığımda hala televizyona baktığını görmüştüm.

Başımı yavaşça onun omzuna yaslayıp, kolunun altından elimi geçirerek elimden kat ve kat büyük olan elini tuttum.

Kalbim yerinden çıkıp koşa koşa uzaklaşacak sanırım. Çünkü şuan acayip hızlı atıyordu.

Tae elimi kavrayıp, üzerine uzun bir öpücük kondurdu ve gazozunu önümüzde ki masaya bırakıp yanda ki battaniyeyi aldı ve üzerimizi örttü.

Bunları yaparken elimi bırakmamıştı. Sonra saçlarımı boştaki eliyle okşadı ve aynı dizide ki çocuk gibi başımı öptü.

Aish...cidden güzel bir hismiş... hoşuma gitti.

"Ne kadar da güzel kokuyorsun."

"T-teşekkür ederim."

"Kookie.. utanma artık benden. Sende bana sarıl. Sende beni öp. Senin sevgini istiyorum."

"Özür dilerim ama cidden utanıyorum. Daha önce hiç böyle birşey yaşamamıştım. Yani... ne yapacağım ve nasıl davranacağımı bilmiyorum. "

"Peki sen nasıl davranmak isterdin?"

"Ben... sürekli elini tutup, saçlarını okşamak isterdim. Sonra...uykum gelince bacağında uyumak isterdim. Aynı şekilde senin uykun gelince seni bacağımda uyutmak isterdim. Senin için yemekler yapmak isterdim. "

"O zaman bunları yapabilirsin. Bunları yapman beni çok mutlu eder."

"Gerçekten mi?"

"Tabii."

"Peki."

"Kook."

"Efendim?"

"Seni seviyorum."

Bak yine oldu işte. Kalbim çıkacak yerinden.

"B-bende seni seviyorum."

"Duyamadım?"

"Bende seni dedim."

"Sende beni ne?"

"Bende seni seviyorum!"

İstediğini aldıktan sonra kocaman gülümsemişti. Ben ise başımı eğip, gülümsemiştim. Sonra çenemden tutup başımı kaldırdı. Ona baktığımda yüzü yüzüme çok yakındı. Sıcak nefeslerini hissediyordum ve o güzel gözlerine daha önce hiç bu kadar yakından bakmamıştım.