2.bölüm

128 13 2
                                    

Gözünün önünde birinin öldürülmesinin üzerinden birkaç saat geçmişti. Şimdi herkesle birlikte bir yemek masasında midesini doldurmakla meşguldü.
Aralarına sızalı sadece iki ay olmasına rağmen çetenin güvenini neredeyse tamamen kazanmıştı. Tam karşısında gözünü bile kırpmadan adamı kevgire çeviren Serdar oturuyordu ,yanı başında ise Burak.

Aslında okul yıllarında kantinde yada eğlenmek için gittiği herhangi bir barda karşılaşmış olsalardı onların asla suçlu olduğunu düşünmezdi. Burak enerjik birisiydi hatta yaptığı işe göre fazla hayatı seven ve yapıcı bir karaktere sahipti. Dünya tatlısı diyebileceğiniz de bir sevgilisi vardı aslında ama o da tam şuan bu masadaydı ve çetenin önemli isimlerindendi.

Duru bir taraftan Burak'la itişirken diğer yandan karşısındaki Ekin'le sohbet etmeyi de ihmal etmiyordu. Ekin Duru'ya göre daha sert birisiydi,oldukça havalı ve bir o kadar da bakımlıydı fakat sınırları zorlandığında tırnaklarındaki saatlerce özendiği ojelerini umursayacak birine de hiç benzemiyordu.
Ve geriye kalanlar Serdar ve Yusuf. İkisi de aşırı kalıplılardı ve Batukadar olmasa da vücutlarının çoğu yeri dövmelerle kaplıydı, sıcak kanlılardı aslında ama birini öldürürken yada işkence ederken değil.

Batu çok soğuk birisiydi. Sohbet edecek olursa bu sadece masadakilerle olurdu ama yinede pek ağzını açtığı görülmemişti. Paralı tuttuğu adamları bile korkardı ondan ve korkmakta da haklıydılar. Uzun boyu, kalıplı vücudu ve buz gibi bakan keskin mavi gözleriyle yakışıklı olduğu kadar korkulması gereken biriydide.

Oğuz'un kafasının içersinde bu düşünceler dolanırken Batu yemeğini bitirir bitirmez Burak'a onunla gelmesi için işaret etti. İkili masadan ayrılırken Oğuz'da birşeyler döndüğünü anlayıp onları dinlemek için masadakilere afiyet olsun dedi ve paketinden bir dal çıkarıp bahçeye, onları duyabileceği fakat dinlediğini farkettirmeyecek bir köşeye çekildi.

Duruma bakılırsa Batu çok sinirliydi ama o genelde hep o şekilde gözükürdü yinede farklı birşeylerin olduğu kesindi.
Oğuz iyice kulak vermeye başladığında Batu'nun "resmen adamın köstebek olduğunu düşünerek Serdar'a öldürttü ! Gerek varmıydı buna gerçekten adamı hastahanelik etmiştik zaten.Polis falanda değildi adam eminim."dediğini duydu.

Kıvırcık saçlı genç derin bir nefes verdi ve geriye doğru yaslandı. Sigarasından bir fırt çektikten sonra karşısındaki öfkeli arkadaşına; "Yani öldürülmesi taraftarı değildim ben de ama babanı ikimizde biliyoruz ve anlamadığım birşey daha var madem adam polis değildi nerden bulup patlattılar depoyu anlayamıyorum kardeşim"dedi. "Hem takma be oğlum yapabileceğimiz birşey yok yani eğer aramızda dolanan biri varsa da buluruz ki bence baban doğru adamı indirdi, öldürtmeseydi daha iyiydi tabi ama." diyede ekledi.
Oğuz duyduklarına anlam veremedi sonuçta bu adamlar bu işin içindeydi ve birisi öldürüldü diye üzülmeleri saçmaydı. Ayrıca korkuyordu da, onun olduğunu öğrenseler öldürmeye kıyamasalar bile çin işkencelerine taş çıkaracak şekilde eziyet etmekten çok hoşlandıkları belliydi.

Tabi bu duyduklarından ve gördüklerinden yola çıkarak aklına gelen en iyi seneryoydu. Karşısında oturan iki adamın sohbetlerine konu olan ve Oğuz'un asıl peşinde olduğu, parmaklıkların ardında görmek için can attığı Batu'nun babasının kulağına gitmesse eğer. Çünkü onun kulağına gidecek olursa iki üç saat önce bir torbaya koyulup götürülen cesetten hiçbir farkı olmayacağını biliyordu.

Oğuz düşüncelerinden sıyrılıp bir an önce farkedilmeden içeri girmeye karar verdi. Sigarasını yere atıp ayakkabısının ucuyla ezdikten sonra kafasını kaldırıp son kez bakmak istedi fakat kendisinin üzerinde gezinen bir çift mavi gözle karşılaşınca korkudan ne yapacağını bilemedi.

Anlamış olabilirlerdi çünkü onları duyabileceği bir mesafedeydi ve burada olmaması gerekiyordu, yakalanmıştı. Batu'nun gözleri üzerinden ayrılmadıkça, Oğuz'un kalbi vücudunu delip dışarı fırlayacak kadar hızla çarpmaya devam ediyordu.

Burak Batu'nun baktığı yere doğru kafasını çevirip, Oğuz'a gelmesi için işaret gönderdi. Oğuz ise ayakları çaresizce onlara doğru adım atarken bir dünya insanla girdiği çatışmalarda bile korkmadığı kadar korkuyor ve belli etmemeye çalışıyordu...

TETİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin