ysl's model [chaelisa]

20(final)

1 aydan kısa sürede kitap bitirdim çok iyi

sakkk twitch [jensoo] yayinda hem de yaninda kimler var biliyor musunuz taekook ve chaelisa oha

ayrica wattpad, a terrible place de var o da chaelisa olmakla beraber jensoo iceriyor oha yine

***************

1 yıl sonra

etrafı izlerken yanıma gelen chaeyoung'la ona dönmüş ve gülümsemiştim. o da benim gülümsememe gülümsemeyle karşılık verirken hayatımın chaeyoung'ın sadece gülümsemesiyle bile ne kadar güzelleştiğini fark etmiştim.

"hala manzarayı mı izliyorsun?" tam ona cevap vereceğim anda konuşmaya devam etti. "geldiğimizden beri manzarayı izliyorsun." bu sefer hafif tripli sesinden sonra gülmüş ve şezlongdan kalkıp onun şezlongunun ön kısmına oturmuştum. yüzdüğü için ıslak vücudu güneşin altında kavrulurken dayanılmaz bir görüntüsü vardı. park chaeyoung diğer mankenleri utandırabilirdi bu güzelliğiyle.

"yüzerken seni izlemeyi manzaraya tercih ettim doğrusu." cümlemden sonra güldüğümde o da gülmüş ve güneş gözlüğünü çıkarıp doğrulmuştu. aramızdaki mesafenin hoşuma gitmediğini ona da belirtircesine ellerimi onun sıcacık bacaklarına koyup ona doğru eğilmiştim. birbirleriyle aralığı kalmayan dudaklarımızı tamamen birleştirmek için ikimiz de hamle yapmazken chaeyoung dayanamamış olacak ki gözleri kapalı, dudaklarımı dudakları arasına aldığında zevkle birkaç sesi onun dudakları arasına bırakmış ve onun beni öpüşüne karşılık vermeye başlamıştım.

yavaş fakat sert hareketleri dudaklarıma değdiği her yerden sonra tatlı bir acı bırakırken buluşan dillerimiz de onun ağzına doğru inlememi sağlamıştı. o kadar hoşuna gidiyordu ki onun beni öpüşüne bu kadar hassas olmam her seferinde beni daha da güzel öpüyordu.

"jisoo kapa gözlerini sen bunlar için çok masumsun minik bebeğim." jennie'nin sesinden sonra chaeyoung öpüşmemizi kesip sinirli bir nefesi burnundan alıp verdiğinde hızla jennie'ye dönmüş ve şezlongdan uçarcasına jennie'ye yürümeye başlamıştı. ben ve jisoo şokla ikisine bakarken jennie kaçmaya başlamıştı ve chaeyoung da arkasından koşuyordu.

"özür dileriz, jennie'yi durdurmaya çalıştım." jisoo gülerek boş şezlonglardan birine oturduğunda ben de gülerek kafa salladım. geldiğimiz tatil boyunca chaeyoung ve jennie birbirlerini gıcık etmek için her şeyi yapmıştı. "dün gece jennie neden yemekte kıpkırmızıydı?" benim sorumla jisoo gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdığında daha da merak etmiştim. jennie birden terlemeye ve kızarmaya başlamıştı üstelik bir yandan da "şerefsiz park chaeyoung" diyerek chaeyoung'a küfrediyordu. "chaeyoung onun kolasına hap atmış." jisoo dayanamayıp gülmeye başladığında ben de önce şaşkınca bakmış ve ben de gülmeye başlamıştım. "siz seviştiniz yani?"

"chaeyoung özür dilerim! chaeyoung intikam aldım! chaeyoung içeceğime azdırıcı attın chaeyoung!" chaeyoung kucağında jennie'yle havuza döndüğünde jisoo ve ben kahkahalarla ikisine bakıyorduk ama güldüğümde kapanan gözlerim yüzünden onları görmekte zorlanıyordum. "sakın!" jennie çığlık çığlığa konuştuğunda chaeyoung havuzun başına gelmiş ve konuşmuştu. "bir kere ben siz sevişin artık diye yaptım bunu tamam mı? hem ne güzel altta oldun işte daha ne istiyorsun jennie?" chaeyoung'ın cümlesi boyunca bağırmaya devam eden jennie bir yandan chaeyoung'a tutunmaya çalışıyor bir yandan da chaeyoung'a küfürler ediyordu.

"chaeyoung senden nefre-" cümlesi onu havuza atan chaeyoung'la kesildiğinde jisoo da chaeyoung'ı arkasından havuza itmişti. chaeyoung havuza düşmeyi beklemiyor olacak ki panikle hareketler yaparken havuzdan ilk çıkan jennie, chaeyoung'ın havuzdan çıkmasına izin vermemiş ve üstüne atlamıştı. "bittin sen!" ikisi havuzda boğuşurken ben de oturduğum şezlongdan kalktım ve havuza doğru yürümeye başladım. "mola!" chaeyoung, jennie ve jisoo'yla uğraşırken gelen beni görmesiyle bağırmış ve havuzun yanına yüzmüştü. "selam." ıslak saçları her yere dağılmış bir şekilde benimle flört etmeye çalışan chaeyoung'a gülerek havuzun kenarına oturmuş ve bacaklarımı suya sokmuştum. "selam." ellerimi kafasına koyup onu kendime yaklaştırdığımda küçük bir öpücük bırakmıştım dudaklarına. o bu hareketimle gülümsediğinde elimi tuttu ve suya girmeme yardım etti. ilk defa girdiğim için üşüdüğümü anladığında gülümsemiş ve jennie ve jisoo'nun yanını işaret etmişti.