Her şeyin yolunda olduğuna inandığımız anlarda mı oluşur bütün engeller? Tam her şey bitti derken mi durur hayat?
Rüzgar Ege Durgun ve abileri çevremizi arabalarıyla sarmıştı. Dorukhan hızla motordan inmişken, zaman kaybetmeden bende indim. "Yanımdan ayrılma." dedi eliyle bileğimi tutarken. O Rüzgar'ın karşısında başı dik bir şekilde dururken, ben arkasında duruyordum.
"Dorukhan," dedi Rüzgar alaycı ses tonuyla. "Neden ölmek için bu kadar uğraşıyorsun?"
"Sen mi öldüreceksin beni?" dedi Dorukhan dik duruşunu hiç bozmadan. "Bir ara öldürürsün, şimdi yolu açabilirsin."
"Birader, uzatma! Gelinimizi ver, yol zaten senin için açık." Kerim abi, Rüzgar'ın ailesinde sevdiğim tek insan...
"Rızam yok," dedim Dorukhan'ın arkasından çıkıp. Gözlerimi Kerim abiye sabitledim. "Benim onu istemediğimi sende biliyorsun, abi."
"Sıkıldım," Rüzgar bana doğru yaklaştıkça Dorukhan önüme geçip beni kapattı. "Nişanlımı ver, gideceğim."
"Efsun, hadi!" Arkamdan gelen fısıltıyla Dorukhan'a iyice sokuldum. Sanki bir sokak kedisiydim ve yanında olduğum kişiden ayrılmak istemediğimi hareketlerimle belli ediyordum.
"Rüzgar! Topla abilerini, siktir git!"
"Polise giderim." dedim tekrar Dorukhan'ın yanına geçerek. "Polise giderim, yine de seninle evlenmem."
"Peki," dedi Rüzgar gülerek. "Abi, arabalara geçin siz. Ben bir şeyler konuşup geleceğim."
"Bizim seninle konuşacak bir şeyimiz yok, bu kızı sana yem etmem!"
Rüzgar, abilerinin arabaya binmesini bekledi. Sonra gözlerini Dorukhan'a sabitledi. "Söylemekten sıkıldım." İşaret parmağıyla beni gösterdi. "O bana ait oldu."
"Ait olmak, isteyerek olur. O sana ait olmadı. Şimdi seni polise vermemizi istemiyorsan, çekil git yolumuzdan."
"Verirsen ver, yolun sonunda Efsun benimle uyanacak," Dorukhan'ın göğsüne ellerini koyup onu geri ittirmeye çalıştı. Dorukhan yerinden kıpırdamayınca gülümsedi. "Benim yanımda uyanacak," diye tekrar etti. "Senin değil."
"Rızası olmadan hiçbir bok yapamazsın."
"Sana rızası var da ne olacak? Ona dokunduğun an, beni hatırlayacak."
Yutkunamadım.
"Rüzgar, siktir git." dedi Dorukhan sakinliğini bozmadan. "Yolu istersen bütün şehiri arkana alıp kes. Efsun'u sana vermeyeceğimi biliyorsun."
"Bir tür hatırlatma diyelim." Gözleri bana kaydı. "Onun saçının teline bile zarar vermem." Sonra tekrar Dorukhan'a döndü. "Ama senin için aynı şeyi söyleyemem."
"Rüzgar," dedim. Parmağımdaki yüzüğü çıkartıp yere doğru attım. "Bulursan sende kalsın."
"Efsun!" dedi öfkeyle. "Sana onu çıkartmamanı söylemiştim!"
Bana doğru hareket edince Dorukhan onu sertçe geriye ittirdi. Rüzgar sendeledi, ancak dengesini toparladı. "Aile ilişkilerine ne zamandır karışıyorsun?" diye sordu alay edercesine.
"Senin aileni sikerim. Şerefsiz!"
Dorukhan'ı bileğinden tutup çaresizce baktım ona. Derdimi anlamış olacak ki derin bir nefes alıp kaskı kafama geçirdi. "Artık defolabilirsin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gri
Mystery / ThrillerVe kaos ortasında bir yaşam. Bu kaosu bitirmek için gün geçtikçe büyüyen bir aşk. Dünyanın karşı çıktığı iki aşık kalp. "Şşt! Hadi ağlama, bak burdayım." Baş parmaklarıyla sildi gözümden akan yaşları. "Buradayım, çiçeğim." "Bitti mi?" diye sordum s...