Doruğu ortaokuldan beri tanıyordum. Daha doğrusu tanıyorduk . Alevle ben ortaokul 6. sınıfa giderken Doruk ta 7. sınıfa gidiyordu. Okulda pek tanınmayan kendi halinde biriydi. Alev vesilesiyle tanışmıştık arabada da dediği gibi okulun sonra dönemlerine doğru Doruk ,Alevden hoşlanıyordu. Alevde o sıralar sınıfımızdaki başka birisinden hoşlandığı için Doruğu fark bile etmiyordu. Okulların kapanmasına yakın tanıştığımızda Doruk anlatmıştı bunları bana. O sıralar teknolojiye çok meraklıydı ve bildiğim kadarıyla teknoloji üzerine olan bir bölümde öğrenim görüyor. Doruk üzerindeki kahverengi paltosunu masaya koyarken " Evet kızlar ne içiyoruz ya da yiyoruz ?" dedi . Alev " İki kutu süt içtin az önce daha ne içmeyi düşünüyorsun " .Doruk sandaliyesine yerleşirken " İki kutu süt benim midemin üçte birini bile kaplamaz o yüzden ne istediğinize karar verin garsonu çağıracağım " . " Benim biraz morale ihtiyacım var bu yüzden bol çikolatalı bir pasta istiyorum " dedim Doruğa dönüp . Alev " Ben sadece su istiyorum " Doruk siyah ve gür saçlarını parmak aralarından geçirip elini havaya kaldırdı . Garson onu gördüğü gibi hızlıca yanımıza geldi. " Buyrun efendim ? " diyerek başını eğdi . " Bir türk kahvesi iki su ve bol çikolatalı pasta istiyoruz " . Garson başını sallayıp arkasını döndü. Doruk " Ee nasıl gidiyor hayat " dedi klasik bir konu açmak için. Alev ' e baktığımda telefonuna bakıp sırıtıyordu belli ki Doruğu duymamıştı bile. " Gayet sıradan " deyip başımı eydiğimde " Okuldakileri merak ediyor musunuz hepsi çok değişmiş internet adreslerinden buldum " . Hemen başımı kaldırıp " Sahi mi ? Aç bakalım " dedim . Gerçekten o tipsizlerin ne hale geldiğini çok merak ediyordum. Telefonda elini gezdirip bana çevirdi. " Ay inanmıyorum bu Fen lisesine giden Çağlar değil mi ? Amma değişmiş " " Aynen tamda o, okul zamanı ders çalışmaktan yemek yemeği unutan " dedi gülerek ve ekranı kaydırdı. Bir sonraki fotoğrafı gördüğümde ekrana öyleyece bakıp kalmıştım. " Bu- bu kim ?" " Bu bizim okuldan biri yani üniversiteden sen tanımazsın yanlışlıkla açtım sanırım " dediğinde " Dur dur " deyip fotoğrafı geçmesini engelledim. Kafasını ne oldu dercesine salladı sonra." Kazağı kazağı baksana çok güzelmiş değil mi ? dedim Alev' e bakıp . " Efendim " " Kazağı diyorum çok hoş rengi falan " göz kırptığımda " Ha evet gerçekten güzelmiş " diye olayı toparladı. Garson elinde tepsiyle geldi ve tepsinin bir köşesini Alev ile Doruğun arasındaki masa boşluğuna koyup tek tek önümüze servis edip gitti. Siparişlerimizi yedikten sonra masadan kalkarken Doruk " Siz arabaya gidin ben burdan başka bir yere uğrayacağım " deyip kasaya doğru gittiğinde Alev' e baktım ve omuz silkip çantasını taktı. Bende gülümseyip kapıdan çıktım. Arabaya oturup biraz gittikten sonra Alev ; " Olay hakkında hiç konuşamadık ne yapacaksın " " Bilmiyorum sanırım hiç öğrenmemiş gibi yapacağım " Yola dalmıştım ardından " Hop hop evi geçtin diye bir ses duydum ve " Ne, ne oldu ? " " Evi geçtin ben ineyim sende eve gidip dinlen artık " deyip kapıyı açtı el sallayıp onun inmesini bekledim. İndikten sonra hızlıca eve gittim. Elimi cebime atıp anahtarlarımı yokladım çok şükür cebimdeydiler arabadan inip çantamı aldım ve sürekli evimizin önüne gelen köpeğin bacaklarımın arasında gezdiğini fark edince hafif bir kahkaha atıp kafasını okşadım. O peşimden gelirken kapıyı açmak için kapıya gidiyordum nihayet kapıyı açıp eve girebilmiştim. Anneme selam verip odama çıktım. Montumu çıkarıp yatağımın üzerine atıp dolabımdan bornozumu aldım. Tuvalet masamdan kremimi ve yağımı alıp duşa girdim. Kısa bir duş aldıktan sonra banyodan çıktım. Hava iyice kararmıştı ve Tansu ' nun odasının ışığı kapalıydı. Kapısını tıklatıp" iyi misin ?" dediğimde cevap alamamıştım. Odama girip yatağıma uzandım. Annemin sesiyle birden zıpladım sanırım dalmıştım. Aşağı inip yemek masasına oturdum. Ve onun oturduğu sandaliye boştu
" Nerde ? "
" Kim ?"
Babamda yoktu masada ;
" İkiside "
"Baban 2 günlük bir tatile çıktı Tansu da dışarıda takılacağını söyledi. "
Masadan sertçe kalkıp ;
" Pardon ikimizde aynı kişiden mi bahsediyoruz ? Yüzünün halini görmedin mi ? "
" Bana sesini yükseltme ! Ne varmış ki halinde "
" Bu sabah dövüldüğünün haberini aldım anne hemde bir grup adam tarafından ve onu kim nerede bulmuş biliyor musun ? "
" Ne ? "
" Evet aynen , aynen böyle onu bulan kişi Levent ve bir marketin deposunda bulmuş. Eve birlikte gelmiştik ama sen fark etmedin odamda pansuman yaptık hatta hatta ... " odasında ki poşette bulduğum şeyleri söylesem fazla mı ileri gitmiş olurdum acaba hem ayrıca yapmamam gereken bir şey yapmıştım.
" Yok artık daha neler " deyip tabağı masaya sertçe koydu.
" Kimmiş yapanlar peki " deyip devam ettiğinde.
" Bana market personellerinin olduğu söyledi ama gidip kayıtları izledim ve bir grup adam işte tanımıyorum bende "
Yukarı kattan bir ses geldiğinde ikimizde ürkmüştük. Sinirden sesim titrerken ;
" Neydi ya bu şimdi ? " dedim anneme bakarak." Bilmiyorum " korkmuş görünüyordu evde Hasret annem ve ben vardık ve Hasret ortalıkta yoktu. Annem ;
" Hasreeet Hanıımmmm " diye seslendiğinde ses gelmemişti. Bu ses öyle sıradan bir tıkırtı da değildi ayrıca . Kafamı çıkarıp yukarı baktığımda Tansu ' nun odasının ışığı yanıyordu ve banyonunda .
" Gel otur anne yemeğimiz soğudu lavobadadır "
" Bekle ben bakacağım" deyip yukarı çıktı . Aniden bir çığlık sesi duydum ağzıma attığım ekmeği yutmaya çalışırken. Bu ses anneme aitti ve merdivenlerden yuvarlanarak kapının önüne kadar gelmişti . Olamaz bayılmış . O korkuyla kapıyı açıp direkt koşmaya başladım. Annem annem ... Kafayı yiyecektim ve ayrıyetten saçlarım ıslak ayaklarım çıplaktı. Cebimden telefonu çıkarıp Alev ' i aradım. " Çabuk çabuk buraya gel çok kötü bir şey oldu hadi hemen " dediğimde gözümden bir yaş akmıştı ve dayanamayıp ağlamaya başladım. Kendime engel olamıyordum ellerim titriyordu. Bir araba sesi duydum ve etrafıma bakmaya başladım Alevdi bu. Arabanın ışıklarında gözlerimi buruşturup ona baktım.
" Ne oldu ? "
" Annem bayıldı "
" Ne ? "
" Soru sorma hadi çözüm yolu üret "
" Tamam en kolayı ambulansı ara . Ya da bekle ben ararım "deyip telefonla konuşmaya başladı onu dinlemiyordum annemden başka bir şey düşünemiyordum.
Beni kollarımdan tutup arabaya oturttu .
" Sakin ol tatlım şimdi geliyorlar . "
" Ama çok yüksekten düştü Alev " elimi yüzüme tutup ağlamaya devam ettim .
Çok hızlı bir şekilde eve geldik evin kapısı açıktı ve ambulans ta kapının önündeydi . Annemin sedyedeki görüntüsünü görünce kendimden geçmiştim. İlk kez başıma böyle bir şey geliyordu.
Alev koşarak eve girdi. Ve yukarı çıktı . Kapıdan onu izliyordum sağlık görevlisi ;
" Başka yaralı var mı ? " dediğinde odamdan bir çığlık daha duydum artık kafayı yiyecektim koşarak kadınla birlikte içeri girdim ve yukarı çıktım . Alev elini ağzına tutmuş ağlıyordu ve hiç tepki vermiyordu. Onun baktığı yere kafamı çevirdiğimde .