Heartbeat - Bts Next Door

9/

Haneul yatağında yastığını kucaklamış bir şekilde uyurken telefonunun çalmasıyla birlikte hafif irkilerek gözlerini aralayıp kapatmış ardından eliyle telefonunu komidinin üzerinde yoklamıştı. Eline gelen telefonuyla ezberlemiş olduğu ekrana dokunup - alarm yada birinden gelen arama herneyse onun için şuan fark etmiyordu - sessize almış ve uykusuna geri dönmeye çalışmasıyla yeniden telefonu çalmaya başlayınca oflayıp telefonu uzandığı yerden doğrulup hafif araladığı gözleriyle ekrana bakmıştı. Bangtan'ın aradığını görünce cevaplama tuşunu kaydırıp kulağına götürdü gözlerini zar zor açıp tutup sağ gözünü elinin tersiyle kaşırken.

"Alo?" diye açmıştı telefonu yeni uyandığını belli eden ses tonuyla ve karşı taraftan saniyeler içinde cevap geldi.

"Komşu kızı, bugün bize her zamankinden biraz daha fazla lazımsın. Tam saat 8:00'da burda ol. Tamam mı?"

Taehyung'un dediklerini duyunca göremeyeceğini bildiği halde başıyla onayladı aşağı yukarı sallayıp.

"Tamam Taehyung."

Arama sonlandırıldığında telefonunu kenara koyup yeniden yastığına sarılıp tam uyku moduna geçecekti ki, bu sefer de alarmının çalmasıyla birlikte yastığı âdeta kafasına gömüp kendi kendine söylendi ve o anda jeton düşmüştü. Yatakta doğrulup oflayarak yanındaki eline gelen Tata BT21 oyuncağını duvara fırlatmıştı sinirle.

"Nasıl saat hemen 7:30 olabilir?! Sanki 5 dakika uyumuş gibi hissediyorum, tanrım çıldıracağım!"

~~~~~~~

Kahvaltı olarak birşeyler atıştırıp  sevdiği siyah kot pantolunu ile üstüne dar badisini giyip saçını örmüş ve saç spreyiyle saçını sabitleyip spor ayakkabılarını giymiş, böylece ince ve güzel fiziğini ortaya çıkarmıştı Haneul. Hafif esneyip gerinme hareketleri yaparken evden çıkmış ve üyelerin evlerinin önüne gelmişti. Kapıyı tıklayıp beklediğinde birkaç saniye içinde kapı Hoseok tarafından açılmıştı.

"Günaydın uykucu. Sanırım dün birileri pek iyi uyuyamamış?"

Diyerek gülümsemesini kıza göstermişti Hoseok. Haneul tebessüm edip cevapladı.

"Biliyorsun, arkadaşım ödevinde ve birkaç şeyinde yardım etmemi çok isteyince bende onu kıramadım. Biraz sabahladık denebilir."

Hoseok cevap vermeden sadece gülümseyip kenara çekilip kızın içeri girmesine izin vermişti. Haneul içeri girmiş ve çoktan hazırlanmış olan üyelere bakmıştı. Kendisi sabahın 7 sinde zar zor kalkarken bu kadar özenli giyinmek ve karizma olmak... İdol olmanın altın kuralı olmalıydı. Namjoon'un kendisine seslenmesiyle birlikte ona yöneltmişti bakışlarını.

"Biliyorsun ki burda olduğumuzu hiçkimse bilmiyor. Fanlar, netizenler, sasaengler vs. Yinede hurda dinlenirken menajerimizden yapmamız gereken bazı görev ve sorumluluklar aldık. Bunun başında evdeyken kendimizin yapması gereken birkaç photoshoot geliyor. Sonrada yaptığımız egzersiz ve antrenmanların videolarını çekip göndermemiz gerekiyor, ne yiyip içtiğimizin bir örnek menüsünü de göndermemiz gerekiyor ve senin bunlarda bize biraz yardımcı olman gerekiyor."

Haneul düşündü. Menajerlerinin biraz sert ve tuhaf biri olduğunu düşündü. Ayrıca ne kadar da tuhaf görevlerdi bunlar böyle?

"Anladım da, neden evde photoshoot yapmanız gerekiyor ki? Zaten dünyanın çekimini yaparken 1000 tane resminiz çekiliyor. Karışmak gibi olmasın da."

Namjoon giydiği takım elbisenin ceketini düzeltirken cevapladı.

"Resim çekme ve fotojenik görünme yeteneğimizin körelmemesi için. Ne kadar şuan izinde olsak bile bazı şeylere uyup kilomuzu koruyabildiğimizden emin olmaları gerekiyor. İdol olmanın görünmez buz dağı gibi bir yüzü var Haneul."