Bu bölümü kaktüs 'e söyleyemediklerimi, içimi biraz da olsa rahatlatmak için yazıyorum.
Yine bir gece yarısı, yine sen , yine gözlerim dolu. Bu böyle devam edecek mi? Ben seni hayatım boyunca bekleyecek miyim? Bak ben öyle mutlu bir çocukluk yaşayamadım, hatta çok zor büyüdüm ordan oraya savrularak geçti çocukluğum. Şimdi etrafımdaki herkes eğleniyor, geziyor, hayatı deli dolu yaşıyor bense şu pencerenin arkasında gökyüzünü izliyorum. Gökyüzü çok güzel benim için; sonuçta aynı gökyüzüne sahibiz, bu bile beni mutlu ediyor .Biliyor musun ? Günlerden 14 şubattı. Ben o güne aylar önceden hazırlanmıştım sana bi hediye almak pek normal karşılanmazdı, ama o güne kadar yazdığım ne varsa sana verecektim, hava buz ,dersteyim, sende beden dersindesin yüzünde güller açıyor çok mutlusun dersi dinlemek yerine seni izliyorum bir de baktım ki sen çantandan kocaman bir hediye kutusu çıkardın. O an tüm emeklerime, duygularıma, geçen giden zamanıma acıdım. Sen başkasına aşık olmuştun, yapacak bişeyim yoktu . Onun için kendini bile öldürürdün. O sana naptı bilmiyorum ama şimdi ise aşka küsmüşsün. 2 yıl başkasına olan aşkınla uğraştım kendi içimde hep savaş verdim . Şimdi de 2 sene senin aşkı sevmeni mi bekleyeceğim. Seni seviyorum diye bana aptal muamelesi yaptın sen ya . Şimdi de psikolojik baskı. Ben takıntılı değilim. Bu cümleyi günde binlerce kez tekrarlamaktan yoruldum.Yorulmak nedir ? Ben nefes alırken yaşanan o acı duygu, su içerken hissedilen ağrı, ağlarken gözlerimin içinin alev alev yanması , gece karanlıkta seni düşününce kalbime giren kramplardır yorulmak . Ve ben hepsini aynı anda yaşıyorum. Ben ex olacağım günü büyük bir merakla bekliyorum. Şimdi yoğun bakımda gibiyim. Tek bir şeye ihtiyacım var . O da sensin. Kan olsam ağzından gelirdim ben ya. Sanıyorsun ya ben seni hep böyle Çaresizce ağlayarak bekledim . Ben kaç kez denedim vazgeçmeyi ama tabii hiçbirşeyi başaramadığım gibi onu da yapamadım. Kalbim paramparça senin gelmeni bekliyorum ama gelmeyeceğini biliyorum. Peki aptal mıyım? Yeter valla yeter ben kendi içimde verdiğim savaştan bile mağlup ayrılıyorum. Beni sevmen için ne yapmam gerekiyor . Belki o sevdiğin kız gibi yüzümü boyalarla kaplamıyorum, onun gibi kıçını bile zor örten etekler giymiyorum, istediğinde seni memnun edemem . Ama benim sana olan sevgim hepsine yeter. Annemin bir lafı vardır "sevgi karın doyurmuyor." seninki de o hesap işte . Bu dünyada kim sevdiyse bedelini ağır bir şekilde ödüyor zaten. Unutsun demiş birde ulan gel sök kalbimi bitsin bu acı sende kurtul bende kurtulayım. Şimdi ağlamıyorum. Sadece karnıma kramplar giriyor, kalbim sıkışıyor sen aklıma geldikçe. Sabret geçer diyorum, geçmiyor. Ya ben senden önce de böyleydim, yine kimsem yoktu . Üzülme. Sıkma yüreğini. Su akıyor ve yatağını buluyor. Bulmasa bile akıp gidiyor işte . Sen geldin , izledin ve hiç yokmuşum gibi sırtını dönüp gittin. Sadece bana nasıl yaşarken ölünür onu öğrettin, sana çokça teşekkür ederim . Çok karışığım. Bir yanım olduğunca huzursuz ve yorgun. Diğer yanım mucizelere ve düşlerin hâlâ olabileceğine inanıyor ve heyecanını koruyor. Bu iki yanım arasında eziliyorum günden güne ben. Enkaz altında tek bir nefes sesi aramak gibi senin gelmeni beklemek. Hiç geçmediğin yollardan bile sayısız kez geçip senin gelmeni bekledim ben . Tamam belki birgün başka biri seni çok sever , senin için çok ağlar, seni çok düşünür ama hiçkimse seni benim beklediğim kadar beklemez , bekleyemez zaten kimsede bunu yapacak kalp yok. Bizimkisi de şu hesap " Ben seni çok sevdim Kız Kulesi . Ama ne yaparsam yapayım senin için bir Galata olamayacağım. " Ne yaparsan yap ne kadar kırarsan kır ben aşkıma sahip çıkıyorum. İsterse herkes kusura baksın ama ben hiçbirşeyi abartmadan yapamıyorum. Seversem çok, sevmezsem hiç sevmiyorum. Bulursam bir şarkı günlerce bıkmadan usanmadan tekrar tekrar sanki ilk kez dinliyormuşum gibi dinliyorum, susarsam birdaha hiç konuşmuyorum, konuşursam hiç susmuyorum. Kafama takmış olduğum herhangi birşeyi çözemediğim takdirde, dünyanın sonu sanıyorum . Yani demem o ki sen sevme ama ben seni nefes almadan bile seveceğime bile yemin ettim. Lavinia'n seni çok seviyor, bunu unutma .
Bu bölüm bu şekilde oldu.Bu platformda çok yeni ve heyecanlıyım. Sizlerin düşüncesi benim için çok kıymetli lütfen yorumlarda belirtin .Vote vermeyi de unutmayın #lavtüs ailesine sizde katılmak isterseniz sizi burda bekliyorum öpüldünüz 😍 😍
NOT : GERÇEK YAŞANMIŞ BİR HİKAYEDİR.
