Bölüm 3

1.6K 74 1
                                    

Eve girdiğimde annem ve babamın kavga seslerini duydum ve hemen sesin olduğu yere gittim. Annem ve babamı izleyen Doğa ve Kuzey abimi görüp yanlarına gittim.

"Niye kavga ediyorlar?" diye sordum. Doğa gözlerini anne ve babamızdan ayırmadan bana cevap verdi;

"Bilmiyoruz, az önce sorduk ve bize ikisi de 'bir şey yok' dedi."

"Bunlar boşu boşuna mı kavga ediyorlar şimdi?" dedim. Anne ve babamın tam yanlarına geçtim. Beni gördüklerinde ikisi de sustu. Babam gülümseyerek;

"Hoş geldin kızım." dedi. Bende onun gibi gülümsedim;

"Hoş buldum baba." diye cevap verdikten sonra " siz niye kavga ediyorsunuz?" diye sordum. Annem;

"Biz kavga etmiyoruz ki güzel kızım." dedi. Kuzey abim;

"Eeee ne yapıyorsunuz o zaman?" diye sordu. Babam;

"Sadece bir konuda anlaşamadık onu konuşuyorduk annenizle." Annem;

"Evet kavga etmiyoruz konuşuyoruz sadece. Ayrıca siz acıkmadınız mı? Hadi herkes mutfağa sofra hazırlanacak." dedi ve yanımızdan geçip mutfağa gitti. Ben, Doğa, Kuzey ve babam annemin dediğini yapıp mutfağa geçtik. Annem yemeklerin altını yaktı ve kenarda bizi bekledi. O sırada babam cacık yaptı, Kuzey tabakları, Doğa çatal ve kaşıkları, ben ise bardakları koydum ve şeftalili soğuk çayı buzdolabından çıkardım. Daha sonrasında annem yemekleri tabaklara koydu ve yemek yemeye başladık. Normalde sofrada sohbet etmemize rağmen bugün annem de babam da konuşmadıkları için bizde konuşmamayı tercih etmiştik. Sessiz sedasız yemeklerimizi bitirdik, hep birlikte sofrayı topladık, bulaşıkları bulaşık makinesine yerleştirdik, mutfağı topladıktan sonra da çayı demledik ve odalarımıza çıktık. Çıktık diyorum çünkü iki katlı bir evde yaşıyoruz. Bu ev 4 oda 1 salon ve çok güzel bir bahçesi var. Zaten bu evi almamızdaki en büyük sebep evin çok güzel ve büyük bir bahçesi olmasıydı.

Odalarımıza çıktıktan sonra abim elinde klima kumandasıyla bizim odaya gelmişti. Bizim klima kumandamızın pili bitmişti ve biz sürekli kumandaya pil almayı unutuyorduk...

Kuzey klimayı açıp Doğa'nın yatağına oturdu.

"Bizimkiler ne iş?"

"Kavga etmiyoruz falan diyorlardı da basbayağı kavga ediyorlardı." dedim. Doğa;

"Belki gerçekten de önemli bir şey değildir, bazı zamanlar anlaşamamaları gayet doğal fazla uzatmamak lazım." dedi ve haklıydı. Kuzey abimde bende ona hak verdiğimizi belli etmek için kafalarımızı salladık. Kuzey abim;

"Hadi kalkın dışarı çıkalım." dedi. Doğa;

"Dışarı çıkıp ne yapalım?" Kuzey;

"Ne bileyim biraz yürürüz bir yerlere gidip bir şeyler içeriz. Hadi hazırlanın." dedi ve yataktan kalkıp odadan çıktı. Onun dediği şeyi yaptık ve hazırlandık. Hava çok sıcak olduğu için ben şortlu tulum giyindim, Doğa'da şort ve sade bir tişört giyindi. Çantalarımızı ve telefonlarımızı alıp aşağıya indik, oturma odasına geçtik. Kuzey abimde oradaydı ve anne ve babamıza çıkacağımızı haber vermişti. Annemde babamda çok durgun gözüküyorlardı ama bunun sabah yaşanan olaydan dolayı olduğunu biliyorduk ve bu yüzden sorgulamadan evden çıktık. Abimin arabasına bindik tabiki de Doğa ön koltuğa oturmuştu bende arka koltuğa geçtim. Doğa bize "GOOBA" şarkısını açmıştı bu aralar bu şarkıyı açıp durmadan dans ediyorduk. Aşırı enerji verici bir şarkı olduğunu düşünüyorum. Abimde şarkıyla birlikte gaza gelip hız yaptığından ötürü Doğa'ya şarkıyı değiştirmesi konusunda ısrarda bulundum. Benim isteğim üzerine Kendimden Hallice- Sakince Yoruldum şarkısını açtı. Abim bizi  arabayla gezdire gezdire şehrin çıkışına yakın bir yere getirdi. Rahat ve güzel bir mekandı. Çok ışık vardı ama gözleri acıtmıyordu, insanlar vardı ama insanlardan çok şarkıların sesi duyuluyordu. Bir masaya oturduk garson siparişlerimizi almak için yanımıza geldi ve bize menü verdi. Sıcak havalarda çok tercih edilen limonata istedim tabi ki.. Doğa soğuk kahve, Kuzey abimde buzlu çay sipariş etti. Saçma sapan konular hakkında bir süre konuştuktan sonra siparişlerimiz geldi. Yaklaşık yarım saat sonra babam Kuzey'i aradı ve ona eve erken gelmemizi söyledi. Saat 9'u geçiyordu ve bizde babamın dediği şey üzerine hesabı ödeyip kafeden çıktık ve bir yerlere uğramadan direkt eve geçtik. Eve girer girmez ellerimizi yıkadık ve oturma odasına geçtik annem ve babam çay içiyorlardı. 


devamı gelecek...






Bunu okuyan kişi sana söyleyeceğim bazı şeyler var ve bunları içimden geldiği için söyleyeceğim..

Kimseye kendinden çok değer verme, insanlar güvenilmezdir..

Hiçbir zaman kitaplardaki gibi bir yaşantın olamayacak, hiçbir zaman başkalarının yaşadığı hayatı yaşayamayacaksın. Çünkü o senin hayatın değil, başkasının hayatı.. 

Özendiğin hayatların, özendiğin insanların içinde olmadan ne yaşadıklarını bilemezsin..

Bu hayatta herkesin kendisine göre ayrı bir zorluğu vardır. İnsanların ne yaşadığını bilemeyiz...

Hayat kalp kırmak için çok kısa. İnsanları üzeceğinize sevin, köstek olacağınıza destek olun. Herkesin düşüncelerine, isteklerine, yönelimlerine saygı duyun..

Eminim ki bu dünyayı öncelikle saygı kurtaracak..

Seni seviyorum.

Kendine çok iyi bak:)))


Aklımda Bi KördüğümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin