Çalımlı bir geceydi.
Ay henüz aydınlığını yakalayamamıştı. Bedenimden akan koyu kırmızı kan bana kim olduğumu hatırlatıyordu...
Ruhum uyuştu acı inleyişlerim bir kere daha işlendi..
Ruhum bedenimden dökülüyordu.
Bir tarafım karanlıkta boğulurken diğer yanım kendi aydınlığını dalgalandırıyordu.
Gökyüzündeki beyazlık ve siyahlık çalkalanıp gri'yi doğurduğu sırada sonumun yaklaştığını iliklerime kadar hissettim.
Düşüncelerimin özgürlüğünü ilan ettim.
Bu defa kaçmayacaktım, neysem o olacaktım.
Bedenim uyuştu, ruhum çıplak bir bedeni giydi..
Ve bu benim ilk sonumun gelişi değildi belki de bu son olacaktı..
Ay bu sefer karanlığını ele geçirmişti.
Yıldızlar birliğini bozmamıştı ama onlarda kül olup kendilerini ateşe vermeye hazırdılar.. Belki de gökyüzüne ihanet edeceklerdi, yarım bırakacaklardı gökyüzünü...
^
Gözlerimi açtığımda karanlık her yeri hüküm etmişti.
Belli belirsiz biri duruyordu karşımda. Anlayamadım. Kimdi. Neden buradaydı..
"Kimsin?" diye fısıldadım karanlığa doğru.
"Korkma" dedi. Nefes alışverişlerim şiddetlenirken.
"Sakin ol"
Ellerimi şakaklarımdan çekerken yatağın içinde doğruldum. Hala kim olduğunu seçemiyordum. Bütün geceyi giymişti üstüne.
Bir adım attı ve bir adım daha, durdu..
Tırnaklarımı avuç içlerime bastırıp, kendime bir harita çizmeyi denedim, öfkemin şiddetini dindirmeye çalışırken.
"Sakin ol benim küçük deli kızım dedi. Zihnine girmeyeceğim hangi cehennem de olduğunu öğrenmeye geldim küçük kız."
"Küçük, deli kız" ses dalgaları kulağıma yer edinmişti.
Geceyi gökyüzüne asıp gündüzü tufan edip dibimde bitmişti.
Hangi cehennemdeydim sahi ben?
Yatağın ucuna doğru oturdu, kokusu iliklerime kadar işlendi..
Her şeyden biraz kalırdı ya.. Kavanozun içinde biraz kahve, insanın içinde biraz umut...
"Neredeydin?" diye tısladı içten içe.
"Ne fark eder, asıl sen buraya nasıl girebildin bana söylemek ister misin?"
"Ne fark eder "dedi hafif sırıtarak, gülüşünün beyazlığı karanlığı esir almıştı...
"Yeniden geleceğim" dedi oturduğu yerden kalkarken.
Tekrar etti "Yeniden geleceğim, hangi cehennemde olsan bulurum seni, ama bu sefer çok başka geleceğim."
"Aden" diye fısıldadım içimden. Kesip atmak istedim bu dört harfi, kalbimin arasından makasla söküp atmak istedim.
Felaket öncesi sessizlikti bu.
Oksijen ciğerlerime iştiyak duyuyordu.
Çığlıklarım bütün insanlığın kulağına sezmişti.
Acıyı idrak edemiyordum.
"O ateşlerin benim sınırlarımın arasında dans edip suyun her zerresini kendisine hüküm etmişken ben muhtaç kalmaya hazırdım."
"BEN CEHENNEMDEN KURTULANDIM O İSE KAÇAN."
Selam inanın şuan bunu nasıl yayınlayacağımı düşünüyorum.. Eğer siz bu satırları okuyup buraya kadar gelebilmişseniz kendimde cesaret bulup bir şeylere yelken açmışım demektir Bölümü uzun tutmak istemedim. Her şeyin başındayız. Hatalarım olabilir ,eksiklerim olabilir biliyorum, hepsini yorumlarda belirtin..
Kurguyu nasıl buldunuz?🎈
Yıldıza basıp, yorum yapmayı unutmayın..❤❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN ARAFI
Fantasy"Dünyaya açılan bir çift yeşil göz." "Kanayan dudaklar." "Yaralı kalpler."