hatırlar mısınız twitter'da dolaşan cinci hocaları??? güzel, şimdi hepsini unutun ve üfürükçü sahtekâr peder zayn malik ile tanışın
~
"Seni özlüyorum, seni istiyorum, kalbim adını bir an bile dilinden düşürmezken nasıl yaşayacağımı bilmiyorum. Bana geri dönmen için daha ne kadar ağlamalıyım? Beni istediğini fark etmen için daha ne kadar gözyaşı dökmeliyim?"
Ahizeden yükselen melodik ses tonu, son kısımda iyice tizleştiğinde yüzümü buruşturdum. Daha fazla dinlemek istemediğim için telefonu yastığıma bastırıp yüzümü buruşturdum.
Çığlık sesi kısılınca telefonun ahizesi yukarıda kalacak şekilde onu yatağıma bıraktım. Hoparlöre alıp sırt üstü uzandım. "Yeni mi bu?"
"Dün gece yazdım. Seni düşünüyordum... bir anda aklıma geldi sözler."
Yüzümü buruştursam da sesimi canlı tutmaya çalıştım. "Kulağa güzel geliyor."
"Lara?"
Yo, hayır. Yine değil. Bugün olmaz.
Aşağıdan gelen çığlık, dudaklarıma kocaman bir gülümseme kondurdu. "Ah... sanırım biri annemi öldürüyor. Hatta kalabilir misin?"
"Lar-"
Telefonu suratına kapatarak yatağımda biraz uzağa fırlattım.
Adam Kramer, başımın tatsız belası.
Aslında onunla olmak eğlenceli olabiliyordu. Kafayı bulup gecenin bir yarısı kapısında bittiğimde beni kolları arasında tutmasını ve her şeyin yoluna gireceğini o an uydurduğu şarkılarla söylemesini seviyordum. Benimle bir bebek gibi ilgilenmesi hoşuma gidiyordu.
Ama bunu sürekli yapmasını sevmiyordum. İstediği kişi gibi davranmadığımda beni suçlamasından, bu ilişki için hiçbir şey yapmadığımı iddia etmesinden, sonra da ansızın beni arayarak benim için bir şarkı yazdığını söylemesinden hiç hoşlanmıyordum.
Tam üç haftadır ayrıydık. Şarkı yazma bahanesiyle beni aramasının tek sebebi buydu. Beni özlemişti.
Ben de onu özlemiştim... ama şu an değil.
Az önceki çığlığı yeniden, ama bu kez daha şiddetli bir şekilde duyunca kaşlarımı çatarak yatağımda doğruldum. Gerçekten biri annemi öldürüyor olabilir miydi?
Telaşlı adımlarla saçlarımı kaşıyarak odamdan çıktım. Merdivenlerden iniyordum ki merdivenlerin başında Clint belirdi. Gözleri beni bulunca üzerimdekilere ön yargılı bakışlar attı. "Rahip aşağıda. Üstüne bir şeyler giy."
Kilisede olanların üstünden üç gün geçmişti. Üç gündür Clint'in Amber hakkındaki sızlanmalarını dinliyordum. Pederi o günden beri görmemiştim, ama hayaleti her gece benimleydi. Benimle konuşuyordu, ve daha başka birçok güzel şey.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
epiphany
FanfictionBir pederi istemek Lara'yı ne kadar adi yapar? zain javadd malik | 09.12.2020