5

1.2K 157 100
                                    


Chanyeol ne olduğunu anlamamış bir şekilde koşarak uzaklaşan Baekhyun'a bakıyordu. Hızlıca kapıdan çıkmıştı küçük oğlan. Ne olduğunu anlamak için peşinden çıktı dışarı. Kapıdan baktığında küçük bedenin ağladığını gördü. Bir anda şaşırsa da Baekhyun'un Kyungsoo'ya bir şeyler söylediğini gördüğünde içinden 'Belki kötü bir haber almıştır' diye düşündü ve ağlayan bedeni ve arkadaşını orada bırakıp az önce kartı verdiği kızın odasına çıktı...

"Geldin sonunda" gülerek kıza baktı. "Ufak bir işim vardı güzelim halledip geldim" kız Chanyeol'e doğru yürümeye başlayınca Chanyeol alarmı anlayıp üstündeki takımı çıkarmaya başladı. Kız ona yaklaştığın da ikisini de derin bir öpüşmenin içine çekti. Ve küçük oğlan onun için ağlarken o kendini bulutların üzerine çıkardı...

-----------
2 HAFTA SONRA

"Baekhyun biraz sağa kay lütfen, sakın pozunu bozma!" Baekhyun kameramdan aldığı bilgileri uygularken sakince kenarda duran Kyungsoo'ya bakıp gülümsedi ve pozuna döndü.

"Tamamdır. Şimdi üzerini değiştirip gel, son çekimi yapacağız."

Oturduğu yerden kalkıp hızlıca soyunma odasına girdi. Ona verilen kıyafetleri giyip makyaj odasına yöneldi.

"Gel bakalım buraya. Sana hafif bir şeyler yapacağım, tamam mı?"

Baekhyun gülümseyerek kafasını salladı. Sadece bir aydır modellik yapmasına rağmen insanlar tarafından oldukça seviliyordu. Telefonuyla oynamaya başladı.

"Baekhyun benim erken çıkmam lazım, senin için sorun olur mu?"

"Kyungsoo saçmalama istediğini yap."

"O zaman ben şimdi çıkıyorum, başarılar!"

Gülerek önüne döndü Baekhyun. Makyajın bitmesine az kalmıştı ve bir an önce eve gitmek istiyordu. Tabi bu hayalleri çalan bir telefonla bozulmasaydı. Arayan kişiye baktığında Sehun yazısını görmesi kalbini sıkıştırmıştı. Neredeyse bir aydır sadece iki defa görüşmüşlerdi ve bu Baekhyun'un aklında ki 'ayrılma' düşüncelerini tetikliyordu.

"Alo, evet Sehun çekimdeyim. Aslında direkt eve geçmeyi planlıyordum. Ahh, peki konum at çıkınca gelirim."

Sehun'un bir anda konuşmak istemesine anlam veremese de 'bu sefer konuşmak cidden her şeyi bitirebilir' diye düşündü. Hazır olduktan sonra odadan çıkıp kamera karşısına geçti.

"Son poz Baekhyun! Şimdi kafanı yarı çevirmeni istiyorum."

Söyleneni yaptıktan sonra çekim bitmişti. Herkese teşekkür ederek üstünü değiştirmeye gitti. Günlük kıyafetlerini giyip Sehun'un attığı konuma baktı. Buraya yakındı ama daha önce adını bile duymamıştı. Arabasına binip yola çıkarken kendi kendine bir şarkı açıp mırıldanmaya başlamıştı. Her ne kadar yakın olsa da yaklaşık yarım saat sürecekti gitmesi. Bir anda aklına gelen düşünceyle suratı düştü, mırıldandığı şarkıyı bıraktı ve düşünmeye başladı.

İki hafta önce Chanyeol'ün ona söylediği 'hastalıklı' kelimesinden sonra ağlamıştı.. İki haftadır Chanyeol ile hiç görüşmemişti ve gördüğü her yerde kaçmıştı ondan. Aklına gelen düşünceleri kovdu ve Kyungsoo'yu aradı.

"Alo? Kyungsoo neredesin? Alışveriş merkezinde ne yapıyorsun tanrı aşkına, sen sadece siyah gömlek alırsın.. İyi tamam laf etmedim. Ben Sehun ile buluşacağım eve belki geç gelebilirim. Tamam, görüşürüz."

Telefonu kapatıp arabayı durdurdu. 'Sehun ne konuşacaksa cidden bu kadar şık bir yerde konuşmasını gerektirecek bir şey var' diye düşündü. Cidden oldukça şık bir yere gelmişti. Son kez üstünü düzeltip içeri girdi. Hâlâ şu 'zengin' hayatına alışamamıştı ve bu onu biraz zorluyordu. Çalışanın Sehun'un olduğu masayı göstermesiyle oraya doğru yürüdü.

affascinante : chanbaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin