Brent acı içinde inlerken zevke gelmemek için kendimi çok zor tutuyordum ve o da bunun farkındaydı. ama ne yapabilirdim ki altımda yatıyor ve lanet olası bir dikiş yapmaya çalışıyordum.
Gözlerimden gelen yaş ile birlikte bitirmiş olduğum dikiş işlevini lavoboya gidip kusarak sonlandırdım . Tanrımm.. içimdeki tüm sevişme arzusu yok olmuştu ve bu gece yeterince kusmuştum. Elimi yüzümü yıkayıp odaya girmemle Brent'i ölü gibi görmüştüm.
Hemen koşup onu uyandırdım. Ohh be ne aksiyon ama!!! hala yaşıyordu ve sarhoştu. Onu bu şekilde evine gönderemezdim mecburen burada kalacaktı.
Bu gece sesimiz biraz fazla çıkmıştı . Umarım çocukları rahatsız etmemişizdir.
Bunları düşünmek istemeyip kendimi baygın halde duran Brent'in yanına attım.Uyumak istiyordum ama aklım şuanda yandaki odada sevgilisiyle uyuyan ve başka şeyler yapan lanet olası James'taydı.
Acaba o kız im?
Unuttu mu beni?
O kızın kollarında mutlu mu?
Git ve arkana bakmadan terket beni.Seni sevdim ve pişman değilim. Eğer mutlu olacaksan o kızla birlikte olmana katlanabilirim. Belkide o kızla beni kıskandırmak da istemiş olabilirsin , olsun ama gülümse yinede hatta beni kıskandırmak için ve beni sevmediğini ispatlamak gibi bir niyetin varsa daha da çok gülümse . Eğer öyle gülümsersen Herkes kıskanır ., Ben dayanırım , acıya alıştım artık .
Kalbim inlemişti. Ben ne ara bu kadar duygusal oldum bilmiyorum.
Gözlerim artık uyumam için yalvarsada akan yaşlar uyumama engel olacak gibiydi. Brent 'in duymaması için dudaklarımı dişledim ve yavaşça ağladım. Kimse beni duyamaz diye kendimi teselli edince gözlerimden düşen yaşları ellerimle sildim. İşte bir çaresizlik örneği ; ağlarsınız ve kimsenin duymaması için inleyemezsiniz ,...
Artık gözlerim pes ederken yarın büyük gün olacağı aklıma geldi.Chuck bizi Brent ile görmüştü ve artık biliyordu zaten baştan beri birşeyler sezdiğine adım gibi eminim. Ahh bide yarın Chuck ile uğraşmak istemiyorum. Birde olayları Nick 'e anlatmak da var . Ovvv bir dakika yanımda yatan sex tanrısını ne yapacağım . Yokk bu gece bana haram.
Umarım yarın ölürüm evet bana bi araba falan çarpsın ya da direk kalp krizi yoksa bu işin altından kalkamam. Ahh bide Sasha var. Kıza o gay demiştim şimdi ise onun bir sevgilisi olduğunu öğrenicek .
Herşey boktan gitmek zorunda mı ? Kendimi boğmak istedim ya Sasha yarın bize gelirse 'SIÇTIM!!'"
En iyisi Brent ' i postalayıp ortadan yokolmak. Evet yarın kesinlikle öyle olacak . Yani umarım öyle olur.
*******************************************************************************
Sol kolumdaki uyarıyla irkildim. Uyandıran Brent ' ti.
"Şeyyy gitsem iyi olacak dün gece için teşekkür ederim . Sana yeterince yük oldum."
Anlaşılan bu çocuk hakkında çok yalnış düşünmüşüm.
"Yaran iyi mi ? yürüyebiliyor musun ?" Bu soruları kesinlikle nezaketten soruyordum yoksa umrumda bile değildi .
"ben iyiyim ama gitsem iyi olacak "
"Ahh tabi ailen seni merak etmiştir"
Yaklaştı dudaklarıma yumuşak bir öpücük kondurup pencereye yöneldi. "Yakında görüşeceğiz Bay Arty " dedi ve bu ana kuzusu çocuk dikişine aldırmadan camdan atladı. "Hıı???" bu da neydi böyle . Ah ben ona soyadımı söylediğimi hatırlamıyordum. Bu işte bir iş vardı . Bu çocuk beni daha önceden tanıyordu ama hakımda başka ne biliyor olabilir ki ? Demek sandığım kadar ana kuzusu değildi. Belkide beni çeteden biliyordur . Ahh tabikide , Lanet olsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOVE IS LOVE
Teen Fiction#boyxboy "Keşke"lerle dolu bir hayat... Harry en yakın arkadaşına aşık olur ama bu sıradan bir aşk değildir , aşık olduğu kişi bir erkektir. Kabullenir acısını Harry ama unuttuğu birşey vardır. "Keşke şeytanın lafıdır."
