17.Bölüm (KÜÇÜK MUZLU TURTA)

255 5 2
                                    

Arkadaşlar beklettim biraz biliyorum fakat tipik bir tablet sorunu yaşadım ve yaklaşık 1000 karakterlik calismam silindi. Allah hicbir yazara böyle bir acı vermesin ...*ağlar* Neyse keyifli okumalar.

Merdivenleri çıkarken bir yandanda yaşadıklarımı düşünüyordum..
Ne kadar da sessiz kalmıstım bana yaptıklarına .. Bağırmam , çağırmam , hatta onları dövmem lazımdı ve icimdeki bu sessiz çığlığı duyurmam lazımdı. Kalbimdeki filler iyice tepisirken ,
Nefes anlamıyorum..
Onlar nasıl bir katildi ki bu kadar titizler?

Doğum günleri , birlikte yenen yemekler , dinlenen müzikler , içilen sigaralar , gülüşmeler , az da olsa ağlamalar , hediyeler ve partiler... Ah partiler ve tüm o öpüsmeler..

Her bir basamakta anılarım canlanırken , bir sonraki basamak için adım atarken yeni küfürler keşfediyordum...

Tam 22 basamak ciktiktan sonra kolidoru hızlıca geçip odama girdim.
Artık planim için hazırlanmam lazımdı.

Kıyafetlerimi cikardım ve iç camasırımı da çıkarıp belime küçük bir havlu sarıp şuanda odasında olan Nick'in odasına daldım.

Anlamsız gözlerle bana bakarken konuştu ;

"Harry bir sorun mu var?"

"Şeyyy.. Mmm musluğumda sorun var ve su akmıyor senin banyonda duş alabilir miyim?"

"Ahh tabikide .." demişti. Şuana kadar olan en iyi yalanimı söylemiştim ve kesinlikle oscar adayı olmam lazımdı.. Ben içimden zafer cıglıklari atarken gözleriyle beni süzdüğünü anlamıstım. Etkilenmişe benziyordu..
Ah lanet olsun o bir homo olmasına rağmen ben nasıl farkedememistim.. Tamam.... Tamam... Sakinim..

Ona seksi bir gülümseme göndermiştim ve banyoya girmek için kapıyı aralamıstım ki  Nick hızlıca sordu ;

"Şeyyy.. Çocukları gördün mü .. Yani.. Chuck'ı falan?" Off Onun aslında sormak istediği kişi kesinlikle James'tı.

"Chuck şu terzı kızı yatağa atmisti.. James'ta uyuyordu."

"Hmm .." diyebilmişti bir tek ..

Kafamı yukarı asaği onaylar şekilde sallarken banyoya girdim. Öncelikle banyoyu karıstirmam gerekti fakat eger ses cikarırsam Nick anlar diye suyu actım ve su sesinin banyoda yankilanmasına izin verdim .ilk olarak hemen banyo dolabını karıstirmaya başladım.

Yuh oha çüş !
Banyo dolabını acmamla iki tane bornozun bana 'selam bitches' demesi bir oldu ve bilin bakalım kimin bornozu.. İlk baslarda bu odayı kullanmadiklarini düşünmüştüm fakat yanlis düşündüğümü simdi anlamistım..
Sinir krizi içerisinde hem bir elimle dolabı karıstiyordum hem de diğer elimle kayan havlumu tutmaya calisiyordum..
Bornozdan başka bir şey yok galiba derken iki tane diş fırçası bana 'nihahaha' demişti.
Anlaşılan james'in yasam alanı artik burasi olmuştu.

Tamam..
Sakinim..
Ağlamayacağim..
Nefes almakla alamamak arası çok ince bir çizgideyim.. Ne kadar çizgiden cıksamda..
Boğulmak , yok olmak , bağırmak , kırmak , dökmek , ağlamak , sarılmak ahh evet kesinlikle bunu istiyorum  kocaman bir kucaklaşma.. Fakat tek yapabildiğim kollarımı umutsuzca kendi bedenime sarmaktı.. Bu yapayalnız hissettirmisti..

Banyonun tezgahına tutunup çömeldığim yerden kalktim ve aynaya baktim.

Aglayamıyordum bile..

LOVE IS LOVEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin