02| "geri döndüğün için teşekkür ederim, seni çok özledim.

261 46 12
                                    

"Kalp bu... Her zaman atar. Asıl marifet ritmi değiştirebilende..."

⊰᯽⊱┈──╌❊╌──┈⊰᯽⊱


Kaç dakikadır ağzı açık bir şekilde karşıdaki adama gözlerini diktiği hakkında en ufak bir fikri yoktu Hermione Granger'ın. Umrunda da değildi açıkçası.

Ron Weasley, o kadar yıl sonra karşısında görmeyi beklediği son kişi bile değildi.

Üstelik Ginny'nin abisi olarak beklediği kişi hiç değildi.

Ginny'nin bahsettiği o Ron'un, bu Ron olduğunu düşünmemişti.

Kendini umutlandırmak istememişti...

Ron Weasley, Hermione için yıllar boyunca aklına bile getirmediği, düşünmeye gücünün yetmediği, kalbinin dayanmadığı tek kişiydi çünkü.

Kalbinde yıllar öncesinden kalan ufak bir kıpırtı hisseden Hermione şaşırmaya engel olamadı. Aradan yıllar geçtiğinde bile kalbinin ritmini değiştirebiliyordu öyle mi? Sadede üzerinde diktiği bir çift mavi gözle.

Nasıl yapıyordu bunu?

Daha doğrusu nasıl bu kadar... Yoğun bakıyordu o gözler de Hermione bayılacak gibi hissediyordu?

Eğer şokundan çıkıp daha dikkatli baksaydı karşısındaki adama, onun da kendisiyle aynı derecede şaşkın ve şokta olduğunu görebilirdi. Öyle ki kız kardeşinin kucaklamasına bile zar zor dikkatini verebilmişti. Neredeyse çığlık atarak üzerine atlayan Ginny yüzünden yere kapaklanmaktan son anda kurulduğunda kendine gelebilmişti kızıl saçlı adam.

"Tanrı aşkına Ron! Seni çok özledim!" Ginny'nin yanaklarında ise aşağı doğru yavaşça süzülen sevinç göz yaşları parlıyordu. Yıllar boyunca abisini görmemişti. Savaş devam ederken her günü abilerinden birine bir şey olabileceği ihtimali ile korkarak geçirmişti.

Aslında... Korktuğu başına da gelmişti. Charlie ve Percy'i savaşta kaybetmişlerdi. Yıllarını, birbirine bağlı olarak geçiren Weasley ailesi için oldukça dehşet verici ve yıkıcı olmuştu. Ama zor da olsa tüm Weasleyler zaman içinde bunu aşmasını bilmişti.

Ron ve Ginny, bunları hatırlarken ikisinin de kalbi burkuldu.

Zorlu dönemlerdi...

"Ben de seni Ginny." dedi Ron kız kardeşine samimiyetle. İki kardeşin yanaklarında ince bir göz yaşı çizgisi oluşmuştu. Hermione ise ancak etrafı bulanık görmesi ile ağlamaya başladığını fark edebilmişti.

Kendinin bile zar zor duyabileceği bir ses ile fısıldadı kabarık saçlı kız. "Ron..."

En sonunda iki kardeşin birkaç dakikalık hasret gidermesi sona erdiğinde Ginny burnunu çekip gülümsedi. Ron'un gözünün arkasında bir noktaya takıldığını görünce kaşlarını çattı. Ron, gülümseyerek arkasındaki kabarık saçlı kıza bakıyordu.

"Oh Hermione!" dedi Ginny heyecanla. Hermione'nin bir şey söylemesine izin vermeden kolundan çekiştirerek abisinin önüne getirdi kızıl saçlı kız. "Bu Ron. Bu gün sana bahsettiğim abim."

Hermione şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırdı. Ginny abisinden sadece bir kere söz etmişti. Genellikle ailesinden pek bahsetmezdi. İki abisini yeni kaybettiği için canı yanıyordu büyük ihtimalle.

Ama... Ron'un, Ginny ile bir akrabalık ilişkisi olabileceğini de hiç mi hiç düşünmemişti. İki kardeş birbirine benziyordu buna rağmen bunu aklına getirmemişti.

letters to no one | romioneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin