Malfoy,
Birbirimize günaydın demezdik, Draco. Benim çevremde hep insan olurdu. Fark edilmek istemezdik, ikimiz de. Gizli saklı büyüyen bu dinamiği görmelerini istemezdik, bize kalsın, kimse karışmasın diye. En azından ben böyle düşünüyorum. Sadece bu da değil tabii ki, benimle arkadaş olmayı açıklayamazdın, Draco. Benim için o kadar sorun olmazdı ama sen? Onun sana verdiği görevi için ruhunu kanatırken hangi akla hizmet bir muggle doğumlu ile arkadaş olduğunu nasıl açıklayabilirdin? Belki arkadaşlarımdan bilgi taşımam için olabilir, Draco. Harry bilse bunu, bizi, büyük ihtimalle ondan sana bilgi götürmem için bana yaklaştığını iddia eder. Ona da hak verirdim çünkü biliyorsun... bizim yakın olmamamız, gerçek bir şeylere sahip olmamamız için onlarca sebep vardı, Draco. Benim yanımda olmaman için onlarca sebep vardı.
Ah, Draco, zaten kolay olmadı ki! İkimizin de nefes almaya ihtiyacı vardı, kendimize ait bir yere, kafamızı toplamaya ihtiyacımız vardı. Aynı yeri seçeceğimizi kim tahmin edebilirdi?
Bir ay boyunca neredeyse haftada üç dört kez kavga ediyorduk. Şu an bu sadece gülümsememe sebep oluyor. Gece çöktüğünde bile kimliklerimizden sıyrılmak kolay olmamıştı, değil mi? Ama anlıyorum, Draco ve bu beni öldürüyor.
Seni anlamak beni mahvediyor, Draco.
Ben inatçıydım, hâlâ öyleyim, asla terk etmezdim. Sen de inatçıydın, herhalde gizli yerini bir bulanıkla paylaşacak değildin, değil mi?
Biz geri adım atmazdık, sen de, ben de.
Ve bu yüzden birbirimize bir adım attık, birlikte.
Kolay olmadı, yılların birikimi vardı. Nefret vardı, taraflar vardı, savaş vardı. Ama sen vardın, Draco. Altı yıl boyunca aynı kalede olup bir kez olsun tanıyamadığım sen vardın, kendi kabuğunda kendini yiyerek hayatta kalan bir çocuktun sen.
Kalbini daha önceden görebilmeyi çok isterdim, Draco.
Sana yaptıkların yüzünden hiçbir öfke duymuyorum, Draco. Bana hakaret ettiğin günleri düşünmüyorum, ikimiz de bunları aştık.
Geriye bir tek sen kaldın, Malfoy.
Seni öyle özlüyorum ki Draco...
Bana ne yaptığını görüyor musun, Malfoy? Beni nasıl çaresiz bıraktığını hissediyor musun, Malfoy? Her sokak sana çıkıyor, her nefesim seni bulmak için yalvarıyor.
Draco, sen beni böyle pişmanlıklarla bırakmakla ne yaptığını biliyor musun?
Bugün, kaçarken, Ron yaralandı. Eminim onun doğru düzgün cisimlenmeyi beceremediğini söyleyerek dalga geçersin. Evet, bazen dikkatsiz olabiliyor. Çok endişelendim, Draco. Onun için çok endişelendim, bir şey olacağını düşünmek beni çok kötü yaptı.
Her gün, Draco, sana bir şey olduğunu düşünerek yaşamak beni çok kötü yapıyor.
Tek bir haber yok, Draco. Senden tek bir haber yok. Eğer zarar görseydin, o kaçık teyzen seni öldürseydi haberlerde çıkardın değil mi?
Tanrım, delirmek üzereyim.
Ama sana kıyamaz, kanında Black ve Malfoyların kanı akarken seni öldüremez. İnan bana Draco, safkanlığa şükredeceğimi hiç düşünmemiştim. Sen benim her bir tabumu bir bir yıktın, Malfoy.
Çizgilerim yumuşadı, Draco. Seni içine alamayan tüm çizgilerim silindi gitti.
Seninle yepyeni bir dünya kurdum ben.
••••••
ŞİMDİ OKUDUĞUN
letters to draco malfoy
Fanfiction"Seni, senden başka kimseye anlatamazken, nerede olduğunu bilmemek beni öldürüyor, Malfoy." [Hermione Jean Granger] //15 Aralık 2020