Jeon jungkook
**************************************
Jiminle yaşadığımız o geceden sonra ondan 3 gün boyunca haber alamamıştım. Onu cidden merak ediyordum ve deli gibi özlemiştim.
Tanrım HALA ONUNLA ÖPÜŞTÜĞÜMÜZ ANI BEYNİMDEN ÇIKARTAMIYORUM. Acaba şuan ne yapıyordur mutlu mu üzgün mü beni düşünüyor mu mesela ben onu düşünmeden 5 dakika bile geçiremiyorum da.
ah tamam jeon jungkook kendine gelmek zorundasın hadi yataktan kalk ve zorla bulduğun işe git. geceleri barda barmen olarak çalışmaya başladım. Galiba gittikçe yarasa oluyorum sabahları uyuyup akşamları çalışıyorum.
yatakta yuvarlanarak yavaşca kendimi yataktan aşağı attım. Icerde ki sesleri duyunca kendimi zorla yerden kaldırıp odamdan çıktım ve salona doğru yürüdüm.
TANRIM KÖR OLSAYDIM DA BUNLARI GÖRMESEYDIM.
Şuan karşımda seokjin hyung ve jiminin en yakın arkadaşı taehyung resmen yiyişiyorlar*
"Yah yah hyung tanrı aşkına ne yapıyorsunuz kendi evinizde yiyişsenize."
Ellerimle gözlerimi kapatarak mutfağa doğru yürümeye başlarım.
"Pişt tavşan buraya gel bak sana bir iş daha buldum."
Gözlerimi açıp geri salona hızla yürümeye başladım.
"Ne işi hyung"
Taehyung tatlı tatlı gülümseyerek bana bakar.
"Sahte sevgili rolü yapman lazım ama bunu yaparsan cidden iyi bir fiyat ödicek kız sana"
Tabi seokjin hyungtan düzgün iş bekleyen kafamda sorun var benim.
"Off cidden başka bir is yok mu"
"Aslında isi ben yapacaktım ama seokjin asla izin vermediği için. Ve bu işi yapacak en iyisi kisi sen missin öyle dedi."
Tabi isine gelince hemen kullan beni.
"Peki tamam nasıl olacak peki şu sahte sevgili"
"Sana bir okul adı vericem sende oraya gideceksin ama hızlı ol hemen git çıkmak üzereler."
"Çabuk çabuk çabuk git yakışıklı ol bakım filan yap"
Seokjin hyungun beni tekmeleyip koltuktan itmesiyle odama hızlıca yürüdüm.
Ah bu sevgililik işi kolay olacaktır. Tabi herkesin atladığı o noktayı söylemeden önce düşündüğüm şey buydu. Galiba hayatımın en kötü işine 2 saat sonra gitmis olucam.
Saçımı düzeltip üstümü giyindikten sonra seokjin hyungdan zorla aldığım arabasına binip okula sürmeye başlarım.
Okulun önüne gelince inip arabaya yaslanırım.
(Böyle biri benim okuluma gelse üstüne atlarım herhalde)
Telefonda oyalanırken kalbimi titreten o sesi duyarım. Tanrım bu bir şaka mı yoksa hayal mi görüyorum. Kafamı kaldırıp 3 günde deli gibi özlediğim yüze bakarım.
Resmen 3 günün deli gibi yorgunluğu stresi üstümden uçup gitti onun o dolgun dudaklarını öpmek ona sarılmak istiyorum. Kollarında huzuru bulup kokusu ile uyumak o güzel sesiyle huzura kavuşmayı istiyorum tanrım söyle bana çok mu şey istiyorum.
Kendi kendime hayallere dalarken jiminin kolumu tutup tekrar o güzel ağzından adımı duyduğumda kendime gelmiştim.
"Jungkook-ah burada ne işin var."
Gülümsemesini izlerken sizce ne kadar aptal gibi gözüküyorumdur.
"Şey bir arkadaşımı bekliyorumda"
Gülümseyip ensemi kaşımaya başlarım, ne zaman stres olsam ya da yalan söylesem ensemi kaşırım.
Tam ondan 3 günün hesabını sorucakken. Daha doğrusu cesaret etmeye çalışıcakken yanağıma konan öpücük ile olduğum noktaya çivilenip kaldım resmen.
O KADAR UĞRASTAN SONRA BURADA BITEMEZ ÖYLE DEĞİL Mİ
"Sevgilim bekletmedim değil mi"
Şok içinde bir kıza ve bir jimine bakarım.
Ah evet işte şimdi sıçtın jeon jungkook.
Bir adet şaşkın tavşan bırakıyorum.
Sizce jungkook jimine her şeyi açıklasın mı yoksa jimin kudursun mu
Bölüm çok geç geldi üzgünüm ama galiba depresyona giriyorum hüğ :(
Umarım bölümü beğenirsiniz beğenmediğiniz bir yer olursa söyleyin lütfen.
Ve lütfen oy verip yorum yapın. Sizi seviyorum ❤❤