Ne Planı Şimdi Bu ?

1.4K 51 8
                                    

Karşımdaki  sinirli yüzün sahibi sonunda konuştu:
"Sen karışma küçük kız"
Ne küçüğü be ben 23 yaşındayım. Delinin zoruna bak ya. Sonunda kendimi toplayarak
" Pardonda karışmamam için bi sebeb "
"Sen kimsin ki karışıyorsun küçük kız " Bak ya hâlâ küçük diyor. E yuh yani küçült küçült de cebine koy. Onu umursamayarak hakim olduğunu anladığım kadına yönelerek " Ben yeni hakim Buğu Varol" diyerek kendimi tanıttım. Kadın ise bi anda gülümseyerek "Bende başsavcı Filiz"dedi. Demek ki şu meşhur savcımız buymuş. Adamlara tekrar dönerek "Kim olduğumu öğrendiğinize göre sorun ne açıklayın " dedim despot sesimle. Arkadan genç bir ses
"Sorun adalet okuyanların adaletsizlik yapması" dedi. Ağzımdan bir "Hah" çıktı ama bozuntuya vermeden "Size sormadım" dedim çünkü verecek bir cevabım yoktu. Dikkatli bakınca uzun boyu ve yapılı oluşuyla dikkat çekiyordu ve çok yakışıklıydı. Off ne diyorum ben ya.. Yaşlı adam "Arel cevabı verdi küçük kız" dedi. Onları umursamayarak -tekrardan- Filiz Hanıma dönerek " Bugün ne olursa olsun gelmem söylenmişti" dedim.
"Doğrudur, fakat çok yorgun duruyorsunuz isterseniz gidin ben dava saatlerinizi mail olarak atabilirim" dedi. Aslında çok sert biri demişlerdi hakkında bence gayet tatlıydı."Hayır, hiç gereği yok cidden" dedim ve gösterilen odama doğru ilerlemeye başladım. Küçük fakat şirin bir odaydı. Aklım hâlâ Arel'in verdiği cevaptaydı.Diyecek bir lafım yoktu çünkü üniversitedeyken bize hukuk öğreten hocalar büte kalan arkadaşları bazen parayla geçirirlerdi.Ama bu konunun üzerinde duracaktım sonra.Odama geçerken yarın ki dava saatlerime baktım sadece 3 tane duruşmaya katılacaktım. Demekki geri kalan vakitlerde dosya incelemem gerekti. Şimdiden 150 dosya verilmişti ve ben hiç değilse bugün 3-4 tanesine bakabilirdim.

Başımı kaldırdığım da boynum feci şekilde ağrıyordu. Huyumdur kitap olsun dosya olsun içine girecek gibi eğilirim.. Dışarı çıktığımda takım elbiseli adamlar, adını henüz öğrenmedim, ve Arelin yüzünde güller açıyordu. Demekki istedikleri oldu. Yanlarından geçerken Filiz: "Buğucum akşama Nejdet Bey bizi yemeğe çağırdı sende artık bizden olduğuna göre sende gel" dedi. Bi bu eksikti zaten yol yorgunluğundan dolayı ayakta zor duruyorum. "Filiz kusuruma bakmayın ama cidden çok yorgunum bu seferlik beni mazur görseniz" dedim. Ama hiç ikna olacağa benzemiyordu. Nejdet Bey lafa girerek " Az dinlenin öyle gelin zaten daha akşama var "dedi. He canım ya saçıydı kıyafetiydi biz kadınların dinlenecek vakti oluyor, demek istedim ama sadece istedim. "Peki"diyerek geçiştirdiğim sırada Nejdet Beyin "Bu plan da tamam dediğini" işitir gibi oldum. Ne planıydı şimdi bu ?

Telefondan yazdım yazım yanlışı olabilir.Kusura bakmayın.Vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen..

BilinmeyenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin