Mutlu hissedersiniz kendinizi , sağlıklı , elinizdekiler sizin icin en mukemmelidir çoğu kez ama bazen oyle bir şey olur ki bunlarda neymiş dersiniz . Şanssizim , neden boyleler, neden , neden daha iyisi degil...
Suan tam anlamıyla o evredeydim. Birkac gun önce dunyanin en şanslı insanıyken dün benim icin her sey bitmişti. Ama suan yuzume vuran güneş dun yasanilanlari yalanliyordu."Gunaydin Ayse Sultan." Annemin yanağına sulu bir öpücük kondurdum.
"Gunaydin meleğim."
"Ooo aramıza dönmüş biricik sevgili (!) ablamiz bakiyorumda. "Saçları birbirine karışmış gözleri kizarmisti. Anlaşılan gece geç yatmıştı.
"Sen gitde LYS çalış sevgili biricik kardesim hadi . " annemin kaş göz isaretlerini umursamadan kahvalti masasina tabaklari taşımaya başladım. Kaan'nin üzerine cok gittiğimi düşünüyordu annem ama olmasi gereken böyleydi benim suçum yoktu.
"Ablaacim."
"Söyle minik kuş."
"Bugun saçlarımızı yapıp suslenelim mi ?"
"Hımmm bakarız."
"Hep bakarız hep bakarız neden benimle ilgilenmiyorsun artik sen yaa " bir yandan cırlıyor diger yandan agzina patates kizartmasi atiyordu.
"Sende en olmayacak zamanlarda bulaşma o zaman küçük cadı."
"Anne ben artık abilerle ve ablayla konusmayacagim. " bu surat ifadesi tam olarak bir kediyi andırıyordu.Cevap vermeden masaya yanına oturdum. Ardından devam etti
-Konuşmuyorum sizle
Tartışmasız gayet keyifli bir kahvaltı yapmıştık.
Yaklaşık 3 saat sonra evdeki tum işlerim bitmişti ama en önemli ve zor görev şimdi başlıyordu. Ne yazıkki 2 tane baş belası arkadaşım bana tüm asrın en büyük tribini atacakti bundan emindim.****
"Ya benim anlamadığım madem depresyona girdin bunu bize haber verebilirdin "Depresyonadayim Erva sonra konusalim" adlı bir mesaj atabilirdin.
"Bizi yanına cagirabilirdin."
"Beraber çikolata komasına girebilirdik."
"Deli gibi aglayabilirdik. Erkek meselesi seni bu kadar üzmemeli"
Erva ve Beste'nin depresyona giren arkadaşa tavsiyeler adlı kitabindan alintilarini daha fazla dinlemek istemiyordum.
"Emre ile ayrılmadım. Onunla tam 1 haftadır gorusmuyoruz zaten."
"Hah işte sorunu bulduk. " Erva ile ellerini birbirine carptilar. Kendi kendime göz devirdim. Abartmiyorlar miydi ? Cidden
"Kızım o velet umrumda bile değil neden anlamiyorsunuz ?"
"O zaman sorun ne anlatda bilelim artik dimi ?"
Sessizce ayağa kalktim. Oturduğumuz banktan 3 metre uzaklikta olan ağaca gitmeye başladım acaba 10m uzaklıktakine mi gitsem ? Yok suradaki daha iyi .
Kolumun aniden çekilmesi ile koluma bir damla düştü. Ne zaman yağmur başlamıştı ki ?"Yağmur , kardeşim ağlama."
Yağmur yağıyordu ne ağlaması?"Gel oturalım konuşalım. Dertler paylastikca azalır.Biliyorsun kaçma artik."
Uzaklardan bir yerlerden ruzgar esiyordu . Tam yürüyüş yapmalik."Yagmur! Suratima bak !"
Neydi ki bu üzerime çöken? Ayaklarımın bağını çözen?Sesszice yere coktum. Hıçkırıyordum belkide kim bilir ? İçimdeki aci oylesine kaplamıştı ki benligimi. Oylesine dilim titriyordu ki . Bana sarilan kollara sığındım küçük bir cocuk gibi . Kimsesi kalmamış cocuklar gibi agliyordum sadece . Neden dedim kendi kendime neden ? Daha sonra zaten her şey kendiliğinden gerçekleşti en yakın arkadaşlarım her zamanki gibi dermanim oldular .
*****
"İlaçlarını bıraktı mi yeniden ?"
"Bilmiyorum oğlum bilmiyorum . Son zamanlarda gayette iyiydi."
"Tamam sessiz olun işinize donun anne hadi"
Kaan'in sesini duymamla yattığım yerde dogruldum. Ilaçlarım... Onlar beni suanki durumumdan kurtarmiyordu. Kurtarmayacakti da .
"Öhm Öhm.. Gelebilir miyim prenses ?"
"Tabii gelebilirsin abi" beraberinde Rüya da içeri girmişti. Abimin Ruya'yi kucağına alıp disari bırakmasıyla Ruya tekrar içeri girmeye çalıştı abimde biraz oncekinin aksine onu dışarı fırlatıp kapıyı kilitledi. Anlaşılan önemli bir mevzuydu.
Derin bir iç çektim."Nasılsın?"
"iyiyim sen ? "Alışkın değildik abimle bu tarz konuşmalara.Ensesini kaşımaya başladı. Ardından şakaklarını ovusturdu.
"Kızlar beni aradığında çok endişelendim. " Anladığımı belirten mırıltılar çıkardım. Demek beni buraya abim getirmişti. En son hatırladığım Beste ve Erva ile kucaklaşmıs ağlaşıyorduk. O an aklıma gelince tüylerim ürperdi.
Beklenti ile gözlerime bakıyordu."Bilmiyorum hiçbir sey bilmiyorum. En son 2 yil önce boyle ruya görmüştüm abi en son 2 yil once. Yeniden başladılar yeniden görüyorum o kabuslari . Icmiyordum o ilaçları uzun zamandır. İşe yaramıyor anlamiyor musunuz işe yaramıyor.
"Görmemi engelleyen gözyaşlarımı sinirle sildim. "
Ne kadar zaman daha bağlı kalacağım o ilaçlara tum ömrüm boyunca mi icecegim? Icimde bir huzursuzluk var anlıyor musun ? Her seye sahibim abi her seye . "Bağırıyordum elbette bu yuzden boğazlarım ağrıyordu. " Harika bir ailem var, her an yanımda olmak isteyen arkadaslarim var , herkesin hayali olan bir üniversite de okuyorum. Iyi olan bir sevgiliye sahibim.Ne bu abi ne bu icimdeki huzursuzluk ? Neden bir anda mutsuz hissediyorum ? Halbuki birkaç gun önce o kadar mutluydum ki ama yine o lanet olası rüya başladı. O kabuslar başladığı andan beri mutsuzum. Huzuru bulmak istiyorum. Bunca şey beni artık mutlu etmiyor abi etmiyor."Hizlica beni kendisine çekti. O da bilmiyordu içimdeki bu huzursuzlugun dermanini. Ama artik ikimizinde bildigi bir sey vardı o ilaçlar bana iyi gelmiyordu.
-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TATSIZ HUZUR
ChickLitHayat çoğu kez bizi pençelerine alır. O pençelerden bakarız bazen her şey normal gelir bazen de görmemizi zorlaştırır bizi sıkar. Oysaki kolaydır kurtulmak bazılarınki gibi... Hayatın pençelerinden kurtulmak isteyen bir kız... "Darmadağın hissediyor...