15#NOTT
Luna'nın ardından Loki, yavaş adımlarla onu takip ederken Thor'un Midgard da olduğu düşüncesi onu eğlendirmiyor değildi. Fakat savaşın neden ve nasıl durduğunu anlamakta güçlük geçiyordu. Hela'ya ne önermiş olabilirdi ki? Peki Bragi ve Idunn ne yapmışlardı? Onların kurtulacağını biliyordu. Şimdi ise canını sıkan bir ölümlü ile uğraşmak zorundaydı. Bunun Balder kadar kolay olmayacağını biliyordu. Luna Steve'in yanından mümkün olmadıkça ayrılmıyordu ve her şekilde Luna bunu anlardı. Kafasında dönen çarkları zaptedemiyordu.
Bir süre tüm ilgisini kutuya açmaya vermiş olsa da, Luna'nın yanına her gelişi tekrar odaklanmasını zorluyordu. Belki de yetmiş seneye yakın bir süredir, kendi türünden uzak olması onu Loki'ye daha çok çekiyordu. Bunun farkındaydı. Her ne kadar bunun olmasını istemese de, gerçek böyleydi.
Kutunun bulunduğu odaya girdiğimizde üzerindeki rünler daha da parlamaya ve Luna ona dokunduğu anda rünler değişip hızla Luna'nın adını yazmaya başladı. Nott...
Luna bu ismi görünce kaşlarını çattı. Bu isimden nefret ediyordu. Sebebini bilmiyordu ama öğreneceği bir an geleceğini biliyordu.
"Odin'in bu isimle mühürleyeceğini bilmeliydim." diye histerik bir kahkaha atan Luna, yüzünü Loki'ye döndü.
"Bence çıksan iyi edersin." dediğinde Loki başını salladı. Gece tanrıçasının gücü, zaptedilmesi zor bir şeydi. Luna bunun için kaç asır harcadığını bilmiyordu. Fakat tanık olduğu anı hatırlıyordu.
Henüz daha çok küçükken, Asgard ormanlarında dolanıyordu. Daha çok Thor ve arkadaşlarının iğrenç şakalarından kurtulmaya çalışıyordu. Iduun'in elma bahçesini geçtiğinde bir süre sonra yeşilliği kurmuş otlar ve ölü toprak yer almıştı. Loki yavaş adımlarla saklanarak ilerlediğinde küçük bir kızın çığlıkları yankılanmıştı ormanda. Loki biraz daha ilerlediğinde onu görmüştü. Iduun ve Bragi'nin, Odin'in gazabından korumak ve diğer Aesir ve Vanir Tanrılarının ona zarar vermelerini önlemek için göz önünde tutmadıkları, neredeyse herkesten sakladıkları kızdı. Nott, Luna Morningstar.
Küçük kızın bedenini kaplayan karanlıkla birlikte kürek kemiklerindeki kanatlara baktı. Bedenini kaplayan yoğun karanlık yüzünden yüzünü göremiyordu. Yoğun karanlık çevresindeki her şeyi öldürürken, kanatlar yavaşça kızın bedenini sardı ve kız tekrar bir çığlık attığında işte o zaman yüzünü gördü. Simsiyah gözleri ve yanaklarına uzanan çatlaklara baktı. Kan ağlıyordu. O an sadece korkuyla bekledi Loki. Bu yaşamında gördüğü en korkunç şeydi. Ama sonra karanlığı delip geçen beyaz ışık hüzmeleriyle Loki şaşkınlıkla baktı.
Luna'nın bedeninde parlayan ışık artarken bu seferde karanlığın yerini göz açtırmayacak derecede parlak bir ışık kapladı. Kolunu gözüne siper ederken, ışık patlaması yaşanıp söndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
His at Night ~ Steve Rogers Fanfic (TÜRKÇE)
FanficSteve G. Rogers Fan Hikayesidir. Gece Tanrıçası kovuldu ve düştü onun kucağına. Artık geceler onun gecesi oldu. .... "Luna, sonunda asker olarak katılabileceğim!" gülümsemekle yetindi Luna. Elindekileri hep kaybetmeye alışıktı zaten. .... "Steve...