Dördüncü Bölüm Alıntısı
❝A H G E R❞
Leyla Karacahan
Bir yemin ıslandı toprağı kuru dudaklarımda.
Bir yangın başladı avuçlarımda.
Ve tenha bir uçurum dibi, yuva oldu kanlanmış cesedime.
Terk edilmiş viran bir şehrin karanlığı vardı zihnimde. Işıklarım söndürülmüş, sokaklarım insansızlığı tadan o şehir kadar boştu; düşüncelerimden yoksundum.
Ayılan bilincimi görmezden gelen sancıyan göz kapaklarını usulca araladım ve içinde bulunduğum tanıdık gelmeyen odada göz gezdirdim. Çatısı ahşaptan, duvarları koyu renkli taşlardan olan odanın bir duvarı tamamen camdandı. Üzerinde uyuduğum yuvarlak yataktan doğrulurken elim başıma gitti. Damla'nın aklına uyarak alkol aldığım gecenin sabahında hissettiğim baş ağrını utandıracak bir ağrıya ev sahipliği yapıyordu başım.
Dünü hatırladım. Ensemde hissettiğim alazlı nefesi, ağzıma kapanan eli, onun kollarına yığılışım ve kulağımda çığlık çığlık yükselen fısıltısı. Bağrımın tam ortasına, gönlüm kırıldığında nefesimin tıkandığı o yere bir avuç yangın bırakıldı, cehenneme terk edildim. Celladım; şeytanı alt etmiş, cehennemin orta yerine taht kurmuştu.
Sessizliğimin yükseldiği odaya önce açılan kapının sesi ardından onun ayak sesleri düştü. Kemiklerimin içindeki iliği söküp atacak kadar soğuk olan sesini işittim.
"Günaydın, dinlemediğin sözlerin yaratacağı yıkımı görmek için güzel bir sabah."
•
Başta da dediğim gibi bu sadece alıntı. Önceki bölüme gelecek voteler bir dahaki bölümü yazdırır. Okuyan var ama yıldıza basan yok, üzüyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YASAK TUTKU
Novela Juvenil❝ Y A S A K T U T K U ❞ Bin bir ceza ile kutsanmış ruhuma, ruhunu ölüm meleğinden almış bir adam dokundu. Parmak uçları; yangınlar yaktı, zelzeleler yarattı, yüzyıllar aştı. Yüzyıllık günaha ortak oldu.
