"ben iwaizumi hajime. fiziksel olarak hiçbir şey hissetmiyorum. dokunduğum hiçbir şeyin ne sıcaklığını ne de soğukluğunu hissediyorum. açıklayamacağım bu his son zamanlarda daha çok canımı acıtır oldu. bunun sebebi gün geçtikçe hissedemediğim duygular. aynı dokunma hissim gibi bir gün onları da tamamen kaybedeceğimden...
?: takım elbiseyle çok iyi gözüküyorsun ?: ama sadece takım elbiseyle
moebius sendromu; çok nadir görülen ve kişinin yüz ve göz sinirlerini etkileyerek yüz felçine yol açan sendrom. kişi yüz mimiği yapamaz, gülümseyemez.
ilk osuna [ osamu × suna ] kurgusu ♡ osayolo sık sık kalp kırıyordur. suna ise yeni kurbanlarından biridir.
bokuto nedensizce kelimenin tam anlamıyla tehlikeli sularda yüzmeyi seviyordu.
hajime: sonunda seni buldum küçük pislik tooru: birincisi küçük filan olduğum yok tooru: ikincisi pislik kısmına tam anlamıyla katılmıyorum tooru: üçüncüsü; üslubunuzu hiç beğenmedim. terbiyenizi takınana kadar mesajlarınızı görmezden geleceğim.
• uyarı: şiddet, silah stockholm sendromu; rehinelerin, kendilerini esir alanların duygularını anlama durumuna gelmeleri ve daha sonrasında suçlulara yardımcı olmaya çalışmaları ve sonunda özdeşim kurmaları halidir.
iwaizumi, para kazanmak için ders vermek istemektedir. bir hafta sonra sonunda telefonu çalınca onu arayan kişi oikawa'dır.
• uyarı: şiddet, intihar, öldürme -olumsuz örnek bulunduğu için yetişkin içeriktir. hajime, ölü birine aşık olmuştu.
tobio yeni mezun, takıntılı bir diyetisyendir. shoyo da sağlıklı bir yaşam tarzından çok uzak bir üniversite öğrencisi.
tadashi, eski sevgililerinden dolayı insanlardan çok sıkılmıştır. kei ise hayatında ilk defa ilk mesajı atmıştır.
tsukiyama (+kagehina) # tamamlandi yamaguchi'nin ölmeden önce yapmak istedikleri vardı. ve bunları yazdığı bir defteri de...
Garip bir arkadaş grubumuz vardı. Ben Jungkooktan hoşlanıyordum, Jungkook Jiminden, Jimin Yoongiden, Yoongi Hoseoktan. Hoseokun ise kimden hoşlandığı hakkında hiçbir fikrim yoktu. Grupta birbirlerini seven yalnızca Namjoon ve Jin vardı. Onlar da birbirine açılamayacak kadar salaktı. -Texting ve düz yazı (daha çok düz...
Uyku artık eskisi kadar kolay gelmiyordu. Bokuto bunun farkındaydı, şimdi Akaashi de öyle... Bokuto Koutarou + Akaashi Keiji (Haikyuu!!) ✧ THIS IS A TRANSLATION! The original story is by LittleLuxRay on Archive of Our Own. Bu bir çeviri kitabı, orijinal hikâye Archive of Our Own sitesindeki LittleLuxRay kullanıcısına...
Bana nefesini ver, kalbimden kalbine sonsuz adımlar atayım. Bitmeyecek gecelerimize bir kadeh kaldıralım ve gülerek, severek, birbirimizi parçalarcasına sevişelim. Diz kapaklarını ellerimle tutup bacaklarını açayım; cennetine ürkek bir giriş, dudaklarımdan süzülen en güzel sessizlikler. Çığlıklarında gizlediğin bizi...
Gözlerim kapalı, kalbim ve zihnimin arasındaki savaşın ortasında kaybolmuş yürüyorum. Yürüyorum, nefret ve sevgi arasındaki çizgide... " Senden nefret ediyorum." " Seni seviyorum."
O kadar konuşmasından sonra tek sorduğum soru şuydu. "O kim?" Üçü de bunu cevaplamak istemiyordu bunu anlamıştım.Ve bu kadar şey anlatıldıktan sonra onu sormam gözlerini devirmelerine sebep olmuştu.Jimin istemeyerek de olsa cevap verdiğinde duyduğum isim bile sanki titrememe sebep olmuştu. "Jungkook.Jeon Jungkook."
