Tüm kitaplarda kız ve erkek ya üniversite koridorunda hızlı giderken çarpışarak, ya erkeğin arkadaş grubu ile iddalaşması sonucu, ya rast gele numara sallayıp mesajlaşarak, ya yeni bir yere taşınarak, ya öyle, ya böyle, ya şöyle tanışıyor. Bizim tanışmamız böyle sıradan olsun olur mu? Sen sahilde böyle otururken ben senin yanına geldim. Aşk hikeyemiz böyle başladı. Ne ben kötü çocuğum ne sen saf kızsın. Ne ben egoluyum, ne de sen çılgınsın. Geldim. Girdim hayatına. Başladı sıradan aşkımız. Ne sen bana diklendin ne de ben seni zorladım. Böyle sıradan başladı..." Anlattıklarına güldüm. "Yani sen şimdi egolu olmadın mı böyle?" diye sordum. Oturduğu bankta geri yaslandı. "Hiçte bile. Tamamen sıradan bir erkek vatandaşım. Ne zenginim ne kötü çocuk ne egolu ne de yalancı. Baya baya sıradan biriyim." "Peki anlaştık. Ama bir şartla." dedim. İlgiyle bana döndü. "Nedir şartın?" "Beni sen inandır."
14 parts