"Yerde yatan ölü adam kim gördün mü sen?" Dediğinde korkudan bacaklarım titremeye başladı. Başımı yavaşça kim dercesine salladı. "Kant Aren'in kardeşi, Valen Aren." Saydığı isimler kimdi neydi bilmiyordum. Bildiğim tek şey ise ambulans çağırmamız gerektiğiydi. "Bana baksana sen." Sağ elimdeki Teoman konser biletini üzerine fırlattım. "Sana o adama yardım edelim dedim. Ama sen gaza bastın! Şimdi de beni mi göndermek istiyorsun. Geri zekalı mıyım sanıyorsun sen? Adam ölmemişse bile çoktan ölmüştür! Senin yüzünden." Dedim tek bir kelimemde bile kekelemeyerek. "Gaza bastım çünkü; Adam tanıdık bir camianın yüzüydü. O yolda kamera olduğunu hatırlayamadım. Eğer kamera varsa biteriz." Sinirden göğsüm sıkışıyordu. Aramıza çok bir mesafe yoktu. "Kim nereye bitiyor? Ben bir şey yapmadım adamı yolun kenarına ben atmadım ya!" Çok normal bir şey söylüyormuş gibi. "Ama gördün Mersa." "Gördük." Diye düzelttim. "Gördün."
10 parts