Savaş: Belayı başıma sardığın gibi yardım edeceksin. Işıl: Dernek miyim ben Savaş? Işıl: Vakıf mıyım? Işıl: Senin için parmağımın ucunu bile kıpırdatmam. Büyük konuşmuşum. *** Savaş benden oldum olası nefret ediyordu. Ben de ondan nefret ediyordum, sorun burada değildi. Savaş'ın benden haz etmediği kadar sinir olduğu bir başka isimse Yonca'ydı. Bense 'güya' Savaş'ın en yakın arkadaşlarından biri olarak Yonca'ya bir mesaj atmıştım. Savaş'la aralarını yapacağıma dair bir söz vermiştim. Aramızda başlayan savaşın esas nedeni bu olmasa da savaşı başlatan olay bu olmuştu. Savaş'ın durmayacağını biliyordum. Kurduğum oyunun en başından beri hiç planladığım gibi gitmemesi ve oyunun yine kendi planlarımla tersine dönecek olması hiç beklemediğim bir şeydi. Taklaya getireyim derken yine taklaya gelmiştim. Bu durumda çare tekti, nefreti kucaklamak. Derin bir nefes al Işıl. Nefret senin düşmanın değil. Bir nefes al ve onu kucakla. Ya da boş ver, ona kafa göz dal.
27 parts