NİGHTMARE

bölüm 3

Koşarak sınıfa gittim.Neyseki hoca henüz gelmemişti.Bu sefer en arka sıra boştu.Bende oraya geçtim.Birden kapı açıldı.İçeri önceki ders bana arkamdan not atan çocuk girdi.Çocuğa sadece göz ucuyla bakmıştım önceden ama şimdi...Tanrım.Yaklaşık 1.90 dı.Esmerdi.Hafif dalgalı saçları vardı.Ve o koyu yeşil gözleri...Gözleri nedense bana kütüphanedeki kızı hatırlatmıştı.Çocuk herkesin ona bakmasını umursamadan yanımdaki boş sıraya oturdu.Bana bakıp sırıttığında hala onu izlediğmi fark ettim ve önüme döndüm.Ders bitince hemen dışarı çıktım ve kapının önünde kütüphanedeki kızı gördüm.''Selam Wendy.''dedi.Bende gülerek''selam''dedim.Kız çok şen şakrak birine benziyordu.Gülüşü bulaşıcıydı.''Akşam sinemaya gitmek istermisin?''dedi gülerek.''Tabii ki zaten bu şehirde yeniyim.Yapıcak bir işim yok.''diye yanıtladım onu.''Oleeey.''dedi ve çabucak sarıldı.''Bu arada ben lucy.''dedi.Gülümsedim.O ara yanımıza 1.90 lık eleman geldi vekolunu lucy'nin kırılıcak gibi görünen omuzlarına koydu.''Kuzen bakıyorum yeni kızla tanışmışşsın.''dedi.Lucy''Evet o iyi biri.''diye cevap verdi.Demek kuzenlerdi.Bu aralarındaki benzerliği açıklıyordu.Çocuk çok korkutucu ve nefret dolu bir ifadeyle bana bakıp''Lucy bu kızla konuşmanı istemiyorum ona güvenemeyiz.''dedi.''Heey ben burdayım yanlız.''dedim.İkiside takmadı.Lucy'nin gözleri dolmuştu.''Lütfen dave,onu sevdim.''Tanrım.Görünmez felanmı olmuştum ben?!Dave''Senin ona ihtiyacın yok Lucy.''dedi ve gitti.''Az önce ne oldu öyle!'''diye bağırdım.Şaşkındım.Lucy'nin yanakları kızarmıştı.''Ben çok özür dilerim gerçekten.Dave çok korumacıdır.Bu huyu beni çok sinir ediyor ama onu değiştiremiyorum.''diye mırıldandı mahçupça.Gözleri yaşlar yüzünden parlıyordu.Dave'in bu kızı üzmeye hakkı yoktu.''Önemli değiil.Derse gitmeliyim.''dedim ve bi kağıda adresimi yazıp Lucy'e verdim.''Beni burdan alabilirsin.Kendim gelirdim ama buraları pek bilmiyorum.''dedim.Lucy gülümseyerek''Tabii 18.00 da alırım.''dedi ve seke seke uzaklaştı.Bu kızı sevmiştim.

Okuldan sonra hemen eve gitmiştim.Bir kot sortun üstüne düz beyaz bir tişört giydim.Lucy'nin gelmesine yaklaşık 15 dakika vardı.Gidip rimel sürdüm ve tam oturmuşken kapı çaldı.Hemen gidip kapıyı açtım.Lucy gerçekten muhteşem görünüyordu.Yüksek dolgu topuklu ve bantlı bir ayakkabı -ben giysem boynumu kırardım-benimkine benzeyen bir şort ve beyaz bol bir askılı tişört giymişti.Makyajı benimki gibi rimelden ibaretti.''Selam.''dedi ve bana çabucak sarıldı.''Hadi gidelim.''

Sinema yürüme mesafesindeydi.Bi filme girmiştik ve film başlamıştı.Herkes filme odaklanmıştı ama ben odaklanamıyordum.Bir şey beni rahatsız ediyordu.Etrafa bakındım.Çoğu kişi filmi izliyordu.Önüme döndüm.İzleniyormuş gibi hissediyordum.Tekrar arkama döndüm.Bu sefer gözüme bir şey takıldı.Kapıdan biri bizi izliyordu.Sanırım tamda bana bakıyordu.Korkuyla önüme döndüm.Lucy gözünü filmden ayırmadan ''Sence Josh o arabaya binmeli miydi?'' dedi.''Josh da kim?''diye yanıt verdim.Bana döndü ve''Josh baş karakter.Wendy sen filmi izliyor musun?''dedi.''Tabii.''dedim etrafa bakınarak.Bana doğru eğildi ve fısıldayarak ''Bir sorun mu var?''dedi.Başımı evet anlamında salladım.''Kapıda biri vr ve sanırım bizi izliyor.''Başını yavaş yavaş kapıya çevirdi ve bana döndü.''Evet onu tanıyor musun?''dedi.Başımı hayır anlamında salladım.Lucy''Tamam birazdan ara olur ve bizde gidip bakarız.''dediği anda ışıklar yandı.Hızla arkama döndüm.Adam gitmişti.Lucy yerinden kalktı ve'''Belkide kapıdadır.''deyip salonun çıkışına doğru ilerlemeye başladı.Etrafta kimse yoktu.''Belkide gitmiştir.''diye mırıldandı lucy.''Ben bir lavoboya gideceğim.''dedim.''Tamam ben içerideyim.''dedi ve gitti.O içeri gidince bende lavobonun olduğu koridora gittm.Çok sessizdi.Kimse yoktu.İçeri girdim.Buradada kimse yoktu.Musluğu açtım.Su sesi bütün lavoboda yankılandı.Soğuk suyu yüzüme çarptım.İyi gelmişti.Musluğu kapadım ve her yer sessizliğe gömüldü.Lavobodan çıktım.Hava birden soğumuştu sanki.Herkes nereye gitmişti böyle?Sinema bomboştu.Koridorun sonunda o adamı gördüm.Adam son derece zayıftı.Simsiyah giyinmişti ve aşırı açık teni kıyafetleriyle zıtlık oluşturuyordu.Adam beni korkutmuştu.Yumuşak bir sesle''Merhaba acaba herkes nerede?''diye sordum.dam cevap vermdi.İfadesi çok soğuktu.Git gide yaklaşıyordu.Dönüp tualete koştum ve içeri girip kapıyı kitledim.Kapının kilidi kendiliğinden açıldı ve adam içeri girdi.Kanım çekilmişti.Titriyordum.Korkuyordum.Adam boğazımdan tuttu ve beni sertçe duvara yapıştırdı.Nefes alamıyordum.Korkutucu bir sesle''Nerde o?''diye sordu.''Kim?''dedim zorlukla.Adam alay edercesine güldü ve beni boynumdan kaldırıp yere fırlattı.Omurgama saplanan derin acıyla çığlık atmaya çalıştım ama hafif bir inlemeden başka bir şey çıkmadı.Adam benisaçımdan sürükleyerek sinemanın giriş kısmına götürdü.Üzerime doğru eğildi ve tekrar gülerek''Sİz insanlar o kadar güçsüz ve çaresiz yaratıklarsınız ki.''dedi.Birden ciddileşip yüzüme iyice yakınlaştı ve''Bana doğruyu söyle.Üzerinde onun kokusu var.Nerede!''diye kükredi.Kimden bahsediyordu bu adam?Nefes alamıyordum ve şakaklarıma derin bir acı saplanıyordu.Ölecektim.Bilincim kapanmaya başlıyordu.Tam o sırada yer sarsıldı.Gücümün son damlasını kullanarak gözlerimi araladım.Bana saldıran adam yerde yatıyordu.Ve Dave bana doğru geliyordu.Dave mi?''Dave..''diye fısıldadım.Sesim çok kısık çıkmıştı ama o beni duyup adımlarını hızlanrıdı ve yere çömelip başımı dizlerinin üzerine koydu.''Dave.''diye fısıldadım tekrar.''Burdayım.Sakin ol.Yok birşey.Geçti.''dedi yatıştırıcı bir sesle.Artık gözlerimi açamıyordum.Başımın tekrar sert ve soğuk zemine konulduğunu hissettim.Ardında göz kapaklarımı aşan kör edici bir ışık geldi.Ardından bilincim kapandı.

Umarım beğenmişsinizdir.Yazım yanlışları olabilir çünkü biraz aceleye geldi.Şimdiden hepinize teşekkürleer.