Şafak: Selam bebeq ben kebelek
Tamay: Şafak ne diyosun aq
Şafak: Ne bileyim yav haxnlsşajdpqxjpqxjsk
Benim dersim bitti
Sen ne durumdasın?
Tamay: Dersteyim :\
Bir yarım saat sonra salarım sizi dedi hoca
Şafak: Ne kadar da örnek bir öğrenci
Derste telefonla ilgileniyor
Tamay: Cevap vermeseydim kırk tane mesaj atmayacakmış gibi konuşmaz mı bir de
Şafak: Beni iyi tanıyorsun sjpajpqxjwpkd
Sevdim bunu
(Görüldü 16:54)
Ehem o zaman ben sizin okula geçeyim
Gelmem on- on beş dakikamı falan alır herhalde biraz da orada takılırım eve beraber geçeriz
Tamay: Olur
Görüşürüz o zaman
Şafak: Görüşürüzzz
(Şafak çevrimdışı)
.
.
.Telefonu yan koltuğa koyup arabayı çalıştırdım. Aynadaki gülümsememi görünce kendi kendime göz kırpmıştım. Taş gibi çocuktum maşallah. Kısa süre sonra okula vardığımda bizimkinden o kadar da uzak olmadığını fark etmiştim. Tamay'ın dersten çıkmasına daha vakit vardı bu yüzden kantine gidip boş masalardan birine oturdum. Şuan ciddi ciddi Tamay'ı bekliyordum ve geçen seferki gibi kavga etmek için de değildi. Resmen sevdiği kıza yavşadığım adamın evinde kalıyordum bir süreliğine ve halimden aşırı memnundum. İnanılır gibi değildi.
Sandalye çekilme sesiyle düşüncelerden uzaklaşıp karşıya baktım. Abdülhamit'i görünce göz devirmiştim. Ne bekliyorduysam? Saçmalamayın, tabii ki de cevabını bildiğim sorular sormuyorum.
"Seni görünce şaşırdım, selam vereyim dedim. Bir işin mi var bizim okulda? "
Saati kontrol ettikten sonra "Evet, birini bekliyorum. " dedim.
"Ha dükkanın önünü kapama diyorsun yani? "
"Ne alakası var ya? Sordun cevap veriyorum. "
Gülerek sandalyede geriye yaslanmıştı.
"Tamam, tamam demedim bir şey. "
Birkaç saniye susup kurtlu gibi yerinde kıpırdanmaya başlayınca gözlerimi kısıp onu incelemeye başlamıştım. Tuvaleti mi gelmişti yoksa bir şey mi söylemek istiyordu? Söz konusu Apo'ysa ikinci ihtimal daha yüksekti.
"Dökül."
Öne eğilerek kollarını masaya bırakmıştı.
"Asaf nasıl?"
Bıkkınca oflayarak "Beni Sinan'la aranda köprü olarak kullanma niyetindeysen yol yakınken vazgeç. Yedirmem sana arkadaşımı." dediğimde sıkıntılı yüz ifadesi değişmemişti.
"Amacım o değil. Onunla asla eskisi gibi olamayacağımızın ben de farkındayım. Bunu hak etmiyorum da. Sadece son olanlardan sonra nasıl olduğunu merak ettim o kadar. "
"Son olanlar?"
"İşte Ekin'in onu aldattığını öğ-" Artık nasıl baktıysam çocuğa cümlesini "Siktir sen bunu bilmiyor muydun?" diyerek tamamlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boşa Gitmesin|| Bxb
Short StoryRenk Körü'nün yan kitabıdır. Kısaca anlatmak gerekirse: Şafak vs Tamay Karışıklık olmaması için bunu da buraya bırakayım. Kutsalpoşet = Şafak Tammoon = Tamay