[26]

113 10 61
                                    

Eve gelişimizin ardından odada Akın ve Aslı'yı basmış, söylenip durduğum için dayağımı yerken Sinan elindeki tabağı düşürmüş ve alelacele odasına gitmişti. Neler olduğunu bile anlayamamıştım. Diğerleri de benimle aynı şekilde şaşkınca birbirine bakıyordu.

"Ne oldu buna şimdi?"

Bilmem anlamında omuz silkerken bakışlarımı Akın'a yönlendirmiştim. Aslı'nın da kendisine baktığını fark eden Akın kaşlarını havaya kaldırarak "Yok artık!" dedi.

"Tamam bir kaç şey biliyorum da her saniye geleceği görmüyorum anasını satayım. Bakmayın bana öyle. "

Onun bu tepkisine gülerken Aslı homurdanmıştı.

"Şafakların eve geleceğini de bilemedin zaten. Paslanmışsın sen, paslanmış. "

Üzerinden çok zaman geçmeyen olayı hatırlayınca bu kez daha büyük bir kahkaha patlatmıştım. İkilinin öfkeli bakışlarının hedefi olurken anında gülmeyi kestim.

"Ben yeri temizleyeyim bari ehehe."

Kaçarcasına gidip temizlik malzemelerini getirdim. Çok bir şey yoktu zaten. Sinan odadan çıkınca hemen yanına gitmiştim.

"Sinan neler oluyor? Nereye gidiyorsun, neyin var?"

"Sonra konuşalım mı Şafak?"

"Yüzün bembeyaz olmuş. Bu hâlde seni nasıl bırakayım?"

Onu en son bu şekilde gördüğümde spor kariyerinin bittiğini öğrenmiş ve ağır depresyona girmişti.

"Benim bir şeyi kontrol etmem gerekiyor. Lütfen."

İstemeye istemeye de olsa kolunu bırakmıştım. Üstüne gidince ters tepiyordu çocukta. Sinan evden çıktıktan sonra arkasından melankolik bir ifadeyle bakmaya devam etmiştim. O üzülünce ben de üzülüyordum.

"Ya Şafak bak ne diyeceğim. Hazır temizliğe başlamışken şu çamaşırlara da bir el atsana. "

Kafamı sallayarak onayladığımda Akın bana inanamıyormuş gibi bakıyordu. Sadece biraz kafamı dağıtmaya ihtiyacım vardı.

"Normalde yastık düşmüş koltuğa geri koysana desem kılını bile kıpırdatmazsın. Temizlik aşkın mı kabardı birden?"

"Ay abart." diyerek yastığı Akın'a fırlattım ve banyoya gittim.

Bunlara da bir türlü yaranamıyorsun. Bir şey yapsan dert, yapmasan ayrı dert. Nedense böyle diyince aklıma Tamay gelmişti. Telefonumu çıkarıp hızla mesajlara girdim ve saçma sapan bir fotoğraf attım. Görmesini beklemeden internetimi kapatıp telefonu cebime geri koydum. Gözüm aynaya takıldığında gülümsediğimi fark etmiştim. Kafamı iki yana sallayarak kendime gelip sepetteki kirlileri çamaşır makinesine tıkıştırdım. Deterjan ve yumuşatıcı da ekleyip makineyi çalıştırdım. Çamaşırlar uzun zamandır yıkanmadığı için banyoyu tuhaf bir koku kaplamıştı. Odamdan deodorant getirip boca ettim. Artık daha kötü kokuyordu. Sanki bunu yapan ben değilmişim gibi delilleri yok edip odama girdim.

"Nasıl geçti ev ziyareti?"

Akın'a şöyle bir bakıp çantamda getirdiğim kıyafetleri dolabıma yerleştirdim.

"Geldi geçti işte. Aslı gitti mi?"

Beni süzmeye devam ederken "Dersi varmış. " demişti. Kıyafetleri yerleştirmem bitmesine rağmen Akın hâlâ gözlerini üzerimden çekmemişti.

"Ne bakıp duruyorsun oğlum, çok mu özledin beni?"

Alayla sorduğum soruya karşılık "Sende bir şeyler var ama hadi hayırlısı. " demişti.

Boşa Gitmesin|| BxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin