3-Tony Stark(2)

197 14 1
                                    

Olayların zamanı filmle tam uyuşmayabilir,umarım güzel olmuştur.

İyi okumalar

Tony etrafına bakarken sen ise ona bakıyordun. Göz göze geldiğinizde bu kadar yüklü bir duyguyu kaldırabileceğinden emin olamadın. Kırgınlığını saklamaya çalışıyordu ama gözleri her şeyi anlatıyordu.

" Bu da ne böyle ? Artık böyle şeyler-eliyle küreyi gösterdi- yapabiliyorsun, öyle mi ?"

"Evet ve açıklaması biraz zor, beni dinlemek-"

"Hayır! Hayır, dinlemek istemiyorum."

Tekrar küreye baktı ve çıkmak için yeltendi.   
Kafanı onaylamaz anlamda sallayıp çıkmasını engelledin.

"Seni nasıl dinleyebilirim ki! Sen beni öylece bırakıp gittin, TERK ETTİN BENİ!"

Zaten dolu olan gözlerinden birkaç damla yaş akmasını engelleyemedin. Gittiğin için her dakika pişman olsan da o zamanlar gücünün kontrolünü asla sağlayamamıştın. Ve gitmek senin için tek yol gibi gelmişti.

"B-ben keyfimden mi gittim sanıyorsun! Daha bu gücün ne olduğunu bilmeden onu kontrol etmeye, zapt etmeye çalıştım. Kimseye zarar vermek istemedim, sana zarar vermek istemedim."

Son cümlenden sonra daha fazla ayakta duramayacağını anladığında yere eğilip oturdun. Bu kadar yoğun bir duygu selinin üzerine bir de gücünü kullanınca fiziksel ve  ruhsal olarak yorgun düşmüştün.

Tony de son cümleni duyduktan sonra yanına oturdu ve omuzlarından tuttu.

"Bana anlatabilirdin, birlikte bir çözüm bulabilirdik. Ama sen bunun yerine gitmeyi tercih ettin."

Elini burnuna götürüp burnunun kanadığını anladığında yorgun gözlerle ona baktın.

"Haklısın, bu benim suçum."

Cümleni bitirir bitirmez gözlerin karardı ve olduğun yerde bayıldın.

........

Gözlerini yavaşça açtığında geniş bir odada yatakta yatıyor olduğunu fark ettin.
Karşında ise Natasha ve Doktor Banner vardı. Senin uyandığını görünce yanına geldiler. Bruce yanına yaklaşarak serumu kontrol etti.

"Nasıl hissediyorsun?"

Başını hafifçe ona çevirdin. Hareketlerin oldukça yavaştı çünkü dayak yemiş gibi hissediyordun.

" Çok yorgunum. Hiç bu kadar bitkin hissetmemiştim."

" Gücünü bu kadar uzun süre kullanırken çok enerji harcıyorsun. Biraz dinlensen iyi olacak, sonra çözüm aramaya başlarız."

Hafifçe kafanı sallayıp tekrar uyumak için gözlerini kapattın.

................

Testlere başlamak üzere toplandığınızda çalışma grubunda Tony ve Bruce vardı. Tony boynundaki çipi ayarlarken sana fazla bakmamaya çalışıyordu. Taktıktan sonra bilgisayarın başına geçip ayarlamalara devam etti. O sırada Bruce konuştu.

"Ben derim ki işe şu zaman küresinden başlayalım, Y/N senin için uygun mu?"

Kafanı olumlu bir biçimde salladın. Tony diğerlerine ne kadar anlattı merak etmiştin. Kimse sana gelip neler oldu diye sormamıştı çünkü. 

O sırada Tony Bruce'u yanına çağırdı ve ekrandan birkaç bir şey gösterdi. Onlar aralarında konuşurken sen de onlara bakmayı kesip elini boynuna götürdün. Şu anlık pek acıttığı söylenemezdi ve umarım ileride de pek acıtmazdı.

Konuşmayı bitirip Bruce yanına geldi.

"Şimdi sen küreyi oluşturunca içeriden birinin ölçümleri başlatıp tamamlaması gerekiyor. Aksi takdirde dışarıdan yapsak uzun sürer ve sen yine yorulursun."

Kafanı salladın. Ardından Tony ve Bruce bakıştı. Bruce omzunu silkti.

"Senin teknolojin."

Tony itiraz eder gibi oldu ama sonradan elindeki tabletle yanına geldi. Onun için ne kadar zor olduğunu anlıyordun. Onu bırakıp gitmiştin ama onun da bunu neden yaptığını anlaması gerekiyordu. Kimseye zarar vermek istememiştin.

Yanına gelince ayağa kalktın ve elini kaldırıp küreyi oluşturdun. Şu an yalnızca sen ve Tony vardı. Ona bir bakış atıp geri yerine oturdun.

Tony elindeki tabletten bir şeylere bastı ve ardından boynundaki çipi aktifleştirmek için sana eğildi. Nefesi boynuna vuruyordu. Şu an tek isteğin ona sarılmaktı. Öyle çok özlemiştin ki,büyükçe yutkundun. O olayın üstünden birkaç gün geçmişti ve hiç konuşmamıştınız.

"Benim hatam olduğunu kabul ediyorum."

Ona bakmadan devam ettin.

"Senden beni anlamanı istiyorum sadece. Böyle bir gücün neler yapabileceğini bilmiyordum. O zamanlar...birine zarar vermeme çok az kalmıştı.Korktum ve bir anda karar verdim. Gitmeseydim belki çok farklı şeyler olacaktı."

Yüzüne doğru döndü. Gözleri kızgınlığın aksine kırgınlık doluydu. Eğildiği boynundan geri çekildi.

"Beni ve diğer herkesi düşündüğünü anladım ama tam tersini yaptığından haberin bile yok."

Sen gittikten sonra bir şey mi olmuştu? Haberlerde onun bir araba yarışında kaza  yaptığını ve biriyle dövüştüğünü görmüştün ama bu genelde olan olayların sadece bir tık üstündeydi. En azından Iron Man için.
 
"O adamın sana saldırmasını ve arabanı patlamasından bahsediyorsan haberim var. Orada olamadığım için üzgünüm."

Hatırlamış gibi sinirli bir nefes verdi.

"Evet, o da var ama daha önemli bir durumdu bu ,yani en azından benim için."

Sona doğru sesi kısılmıştı. Devam etmesi için bekledin.

"Reaktörden sızan paladyum kanımı zehirliyordu. Ne yapsam engelleyemedim. Birkaç günüm kalmışken sen de gittin."

Gözlerin açılabildiği kadar açıldı.

"Nasıl düzelttin peki?" Dedin fısıltı gibi çıkan sesinle.

Göğsünü gösterdi.

"Baştan sona değişim."dedi kısaca. Önceden yuvarlak olan reaktörü şimdi üçgen şeklindeydi.
 

"Tony..."devamını getiremedin. Gerçekten gitmek için öyle bir zaman seçmiştin ki bir daha onu görememe ihtimalini düşündükçe pişmanlığın kat kat artıyordu.

"Çok üzgünüm."diyebildin en sonunda. Ellerinle yüzünü kapatmış olanları düşünürken tabletten sesler gelmeye başladı. O da ellerini yüzünden çekip ona bakmanı sağladı.

"Hadi şu küreyi bırak, tekrar bayılmanı istemiyorum."

Onu onayladın ve etrafınızdaki büyüyü geri çektin. Bedenin yeniden yorgunluğa ev sahipliği yaparken Tony'e baktın. Elindeki tableti Bruce'a verip yanına geldi.

"Şimdi biraz dinlen, bu konuyu konuşmak için bol bol vaktimiz olacak."


   

Marvel ve DC ile Hayal EtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin