Morgan akşama kadar odasında oyalandı. Bundan sonra kullanacağı adı düşündü. Biraz araştırmadan sonra yıllar önce yaşamış Morgan le Fay, ya da herkesin bildiği adıyla Morgana isimli bir cadının olduğunu öğrendi. Morgana çağın en büyük kara büyücüsüydü. En büyük düşmanı Merlin'e yenilerek ölmüştü. Ve o zaman buldu. O da takma isim olarak Morgana'yı kullanabilirdi. Ama tam isme de ihtiyacı olacaktı. Onun için de Morgan le Fay ismini kullanabilirdi. Benzerlik kimin umrunda? Morgan sonunda yeni ismini bulmuştu. Ve bunu gerçekten sevmişti. Günün devamında her soygunundan önce yaptığı gibi defalarca planın üzerinden geçti. Evin planını aldı ve inceledi. Eğer acil bir şey olursa odasının karşısındaki odada gizli bir geçit vardı. Orayı kullanabilirdi. Ama bir sorun çıkmadıkça asıl plana bağlı kalacaktı.
Sonunda akşam olmuştu. Herkesin uyumasını bekledi. Tüm sesler kesilince önceden hazırladığı çantasını aldı. Ama planında bir açık vardı. Küçük bir hayvana dönüşürse çantasını taşıyamazdı. Bu da B planına geçmesine neden oldu. Sessizce odasından çıktı. Koridoru kontrol etti ve gizlice karşıdaki odaya girdi. Karşı duvardaki dolaba doğru ilerledi. Asasıyla üzerine 3 kere vurdu. Dolap kenara çekildi ve arkasındaki gizli geçit açıldı. "Lumos!" dedi ve önünü aydınlatarak yürümeye başladı. O içeri girince dolap arkasından tekrar kapandı. Bir süre yürüdükten sonra yol bitti ve karşısına tavanda eski tahta bir kapı çıktı. Kapıyı araladı ve etrafa baktı. Etraf taşla doluydu. Yavaşça dışarı çıktı ve buranın bir mağara olduğunu anladı. Mağaradan çıktı ve onu orman karşıladı. Koşmaya başladı. Ne kadar az zaman kaybederse ve Lestrange Malikanesi'nden ne kadar uzaklaşırsa o kadar güvende olurdu. Yaklaşık yarım saat boyunca ilerledi. Sonunda orman bitti ve bir kasabaya vardı. Burası hep alışveriş yapmak için gittiği kasabaydı. Sonra Aaron'un verdiği kağıda baktı. (Biliyorum böyle bir şeyden bahsetmedim.) Grimmauld Meydanı 12 numara. Şanslıydı ki oranın nerede olduğunu biliyordu. Yaklaşık 1 saat kadar yürüdü. Yanındaki çantası bütün planlarını bozmuştu. Ama en azından yakalanmamıştı.
En sonunda kağıtta yazan adrese gelmişti. Saat iki olmuştu. Ama bir terslik vardı. Burada sadece 11 ve 13 numaralar vardı. Kağıdı defalarca kontrol etti. Ama 12 yazıyordu. Sonra karşıdan bir kız geldi.
"Merhaba. Sen Morgan mısın?"
"E-evet."
"Aaron geleceğinden bahsetti. Bu arada ben Bella. Bella Black."
"Memnun oldum."
"Hadi içeri gel. Yorulmuş olmalısın."
"İyi de, Aaron'un bana verdiği adreste 12 numara yazıyor."
"Evet 12 numara. Büyülerle gizlenmiş. Sadece sır tutucular görebilir."
Bella asasını eve doğrulttu. 11 ve 13 numaralı binalar yana kaydı ve ortalarından bir bina daha çıktı.
"Vay canına!"
"Hadi içeri girelim. Babam seni bekliyor."
Beraber içeri girdiler. Ev ne kadar huzursuz olsa da Sirius ve Bella çok cana yakındı.
"Aaron buraya geleceğini baykuşla anlattı. Ama fazla detay vermedi. Neler oldu?"
"Size güvenebilirim değil mi?"
"Evet. Her zaman."
"Tamam o zaman. 2 gün önce Lestrange malikanesinde bir toplantı oldu. Sanırım ölüm yiyen toplantısıydı. Karanlık Lord da oradaydı. Toplantı bitmeden önce beni çağırdılar. Onlara ajanlık yapmamı istediler. Ben metamorfmagusum. Bu onlar için çok büyük avantaj olacaktı. Daha fazla detay vermediler. Haftaya bir toplantı daha olacağından bahsettiler. Aaron kaçmamı söyledi ve bana yardım etti. Kendi hafızasını sildi. Sabah kalktıklarında benim olmadığımı anladıklarında peşime düşecekler. Bu yüzden görünüşümü ve adımı değiştirdim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MORGAN DARK
Fantasy*Askıda* Morgan Voleur Dark, kökenlerini bilmeyen bir kız. Gerçekte çağının korkulu rüyası, Merlin'in baş düşmanı, zamanın en kötü kara büyücüsü Morgana'nın büyük büyük torunu. Şimdiki haliyle soylu Lestrange ailesinin kenara atılmış evlatlık kızı...