2. Bölüm

88 36 18
                                    

Umarım okurken keyif alırsınız oylamayı unutmayınız

Gözlerimi açtığımda saatin 10:30 olduğunu farkettim . Yataktan çıkıp ruhsuz bir şekilde lavoba ya doğru ilerledim elimi yüzümü yıkadım yüzüme çarpan soğuk su ayılmama sebep oldu odama doğru ilerlediğinde yatağımda Yaren oturuyordu .

Melisa ; geleceğini haber etseydin keşke erken kalkardım

Yaren : sürpriz yapmak istedim , malum nerdeyse 1 haftadır konuşamadık

Doğruydu günlerdir ne o bana ne ben ona yazmıştım aramızda birşey olmamıştı ama nedensiz bir soğukluk girmişti aramıza bu yüzden onun yanıma gelmesi beni mutlu etmişti

Melisa : Haklısın...

Yaren : hazırlan kahvaltı yapmaya çıkalım , çok açım bu yüzden çok çok hızlı ol

Günler sonra evden dışarı çıkmak mı ... Bende açtım bu yüzden elime gelen ilk mavi kazağı giydim altıma beyaz bir eşofman giydim saçlarımada elimle şekil verdim ve hazırdım . Çok hızlı hazırlanmıştım hayret. Yaren le birlikte aşağı indik kahvaltıya başlamışlardı bile , Berk bana bakıyordu ama farklı o iyi değildi , eve geldiğimde sorarım şuan çıkmam lazımdı;

Melisa : teyze biz yarenle kahvaltı yapmak için dışarı çıkıyoruz

Berk karşı duvara bakıp konuşmaya başladı bana bakmıyordu, kimseye bakmıyordu , sesi soğuk ve üzüntülü çıktı

Berk: Bugün annem ve babamın ölüm yıl dönümü...

Başımdan aşağı kaynar suların aktığını hissettim nasıl unutabilirdim bugün " 13 Ekim" di . Ben bunu unutmuştum  heryerimin acıdığını hissediyordum ama bu acı farklıydı . Öfkem, üzüntüm , unutkanlığım hepsi bir birine karışmıştı kafamın içinde benim bile anlam veremediğim fırtınalar kopuyordu dışardan nasıl gözüküyordum bilmiyordum ama içerideki çığlıklar yükseliyor du "Napıcaktın he gerizekalı annen ve babanın ölüm yıl dönümü unutup bugün gezip tozucakmıydı , iğrenç bir insansın boşuna demiyorum " iç sesimin her zaman haklı olduğunun diğer kanıdıda buydu . Gözlerimde yaşlar birer birer sırayla akıyordu , sıcaktı. Sanki biraz daha aksa yaşlarım yüzünden yüzüm yanıcak gözümdeki yaşları sildim masaya baktım herkes susmuştu. Kimse hiç bir kelime etmiyordu Berke tekrar bana döndü ve ;

Berk: birazdan çıkıcam yola belki gelmek istersin diye sormuştum ...

Sadece kafamı evet gelmek istiyorum dermişcesine salladım ayakkabılarımı giydim ve aşağı indim arabanın önünde Berk ' i bekliyordum Yaren' i orda bırakmıştım ama umrumda değildi onunla yarında görüşebilirdim sonuçta, ama onları... Çok uzun sürmedi Berk'de aşağı indi Tarık , Güney ve Yaren 'de gelmeyen tek kişi teyzem ama o zaten gelmemeli , geldiginde kendini kaybediyor du o yuzden onu yıllardır oraya götürmemiştik. Hepimiz arabaya binmiştik sürücü koltuğunda Berk, yan koltuğunda ben Arka koltuklarda ise Tarık , Güney ve Yaren herkes sessizdi yolumuz 2 saatlikti ben kendimi kötü hissediyordum hemde hiç olmadığım kadar sanırım içimde tuttuğum yeterdi bir anda hıçkırıklar içinde ağlamaya başladım tek söylediğim cümle NASIL UNUTURUM , NASIL BİR ÇOCUĞUM BEN DAHA AİLESİNİN ÖLÜM YIL DÖNÜMÜNÜ UNUTAN BİR EZİGİN TEKİYDİM bu cümleler arabada yankılanıyordu ve Berk arabayı durdurdu kendimi hemen dışarı attım nefesim daralıyor du Tarık hızlı Bir şekilde bana su getirdi onu içtim ve az da olsa iyiydim Berk hâlâ sessizdi ve bana bakıyordu yol boyu 1 kelime dahi etmemişti zaten , o bana bakıyordu ben ona

Berk : senin hatan değil benim hatam sana hatırlatmam gerekirdi herşeyi unuttuğunun farkında olmama rağmen sana söylemedim özür dilerim bugün ki eğlenceni de bozdum

SENSİZ BEN - TUTUNAMAYANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin