• Eclipse • // SakuAtsu //

|•°*Way*°•|

***

**

*

Stüdyoya gelmiştik hatta şoför hızlı olduğu için 5 dk erken varmıştık. Sakusa bunu hiç şikayet etmedi ve arabadan inip kapıları açmamı bekleyerek odasına gitti. Şuan çekimi yapacak yönetmen ile konuşuyordum. Neler yapılacağını söylüyordu ve Sakusa'nın da şuan makyajı yapılıyordu. Makyajı bittikten sonra kıyafet tasarımcılarının hazırladığı kıyafetleri götürüp giyinmesinde yardımcı olacaktım. Onun üstünde bir şey yokken görmek beni ne kadar heyecanlandırsa da işi batırırsam ağır laf yiyeceğime emindim. Çünkü Sakusa stüdyoya girdiğinden beri üstünde ayrı bir öfke vardı. Nedenini bilmiyordum ama şuan ki sinirli halini dışarı çıkarma gibi bir amacım yoktu.

Yönetmen ile konuştuktan sonra ellerimi dezenfektan ile temizleyip Sakusa'nın odasına girdim. Dediğim gibi bitki çayı gelmişti ama Sakusa sinirli bir şekilde makyözlere bakıyordu. Makyözlerde korkudan işlerini yapamıyordu. Derin bir iç çekip odanın kapısını kapatıp içeri girdim. Masanın üstünde duran dosyamı açıp içindeki tableti ve kalemi alıp Sakusa'ya tam yaklaşmayacak bir şekilde yanına geçtim.

"İstediğiniz bir şey var mı efendim?"

Sakusa'nın sert soğuk bakışları bu sefer benim üstümdeydi. O sırada makyözler üstlerindeki baskı gittiği için işi daha iyi yapıyordu. Sakusa bitki çayını alıp dudaklarına götürdü ve bir yudum alıp yerine koydu.

"Bana efendim deme."

Kafamı sallayıp Sakusa'nın gözlerine odaklandım. Ne kadar soğuk olursa olsun o sevdiğim ve canımı bile feda edebileceğim biriydi onun bu bakışları canımı acıtmazdı.

"Size nasıl hitap etmemi istersiniz?"

Sakusa yüzünde son ayrıntıları yapan makyözlere kısa bir süre baktı ve bakışlarını geri bana odakladı.

"Ne istersen söyle ama ben efendi değilim."

Kafamı sallayıp işi biten makyözlerin odadan çıkıp kapıyı kapatışını izledim.

"Peki omi-kun siz nasıl isterseniz."

Normalde omi omi demek isterdim ama şuan o kadar yakın olmadığımız için omi-kun yeterliydi.

Tıklatılan kapı ile kapıya baktım. Kapıya bir kaç adım atıp açtıktan sonra elinde Sakusa'nın giyeceği kıyafetleri tutan kadına baktım.

"Bunlar çekimde giyilecek kıyafetler konuya göre hangisinin giyilmesi gerektiğini anlarsınız."

Kafamı sallayıp kıyafetleri aldım. Bunlar özel olarak poşette getirilmişti. Herkes Sakusa'nın titizliğini dikkate alarak çalışıyordu. Her şeyi titizlik ile temizleniyor ve getiriliyordu. Tabi eğer öyle yapılmazsa yüksek ihtimalle Sakusa burayı terk ederdi, yapmak zorundalardı.

Derin bir nefes alıp kapıyı kapatıp elimde ki kıyafetleri askılığa teker teker asıp dezenfektanladım. Bakışlarımı Sakusa'ya çevirdiğimde, Sakusa ayağa kalkmış ve bitki çayından son yudumunu alıp geri yerine koyup bana çok yaklaşmadan kıyafetlere baktı.

"İlk hangisinin çekimi var?"

Tam orta da duran kıyafeti kılıfından çıkarıp Sakusa'ya gösterdim.