6.Bölüm

48 22 8
                                    

Selamm

Yeni bölümle karşınızdayım

                            ***

Sabah saat 07.00'da çalan alarmımla uyandım.Biraz açılmak için lavaboya gidip yüzümü yıkadım.Ardından mutfağa indim.Kahve suyu koydum.Bir fincan alıp içine kahvemi döktüm ve kaynattığım  suyu kahvemin üzerine döktüm.

Kahvem hazır olunca salona geçip oturdum. Sakince kahvemi yudumlarken düşüncelerim beni rahat bırakmadı.

*Şimdi ne yapacaktım?*

Açıkçası bilmiyorum, hapisten çıktı ve sıradaki hamlesi ne olacaktı? Ben... birini öldürebilir miydim?  Yapamazdım.

Fakat o benim babamı öldürdü. Kanlar içinde kapımızda eşiğin önündeki o halini nasıl unutamıyorsam çektiğim acının bin mislini ona yapmak istiyordum..

Bedel ödetmek kendine yapılan acının bin mislini karşısındaki insana yapmak demekti.. Öyle yapacaktım öldürüp öldürmeyeceğim şuan için tartışılır.

Hem... Erim ne hissedecekti babasını o şekilde görünce.. Eh bu pekde umurumda değildi. Benden nefret edebilir daha az umurumda olamazdı. Sahilde yaptığım..  tamamen saçmalık kimseye sığınmaya ihtiyacım yok benim. Annemi bulacak her şeyi açıklayacak ve sevdiklerime iyi bir yaşam sunacaktım.

Bardağını makineye atıp dolabımın önüne geldim. İçinden krem tonlarında çiçekli hoş duran bir elbiseyi aldım saçlarımı üstten sıkı at kuyruğu yaparak yüzüme hafif tonlarda makyajımı da yapıp işe gittim.

Bir Caffe de garsonluk yapıyordum. İş yerime gelince her zamanki buz kraliçe edalarımla iş yerindeki kıyafetlerimi giyip içecekleri masalara götürdüm. Tuhaf bir şekilde saatin 16.00 olmasına karşılık günüm hayret verici bir şekilde sakindi.

*Sanki... Fırtına öncesi sessizlik gibi*

                       ...

Müşteri: Ben sizden limonata istedim hanımefendi! Bu ne böyle? Resmen pişirmişsiniz bu sıcakta!

" Hemen değiştiriyorum efendim"

Limonatayı alıp uzaklaşacakken kadın bir anda üstüne döktü ve tiz bir çığlık atıp 'Ne yapıyorsun sen!' Diye bağırmaya başladı.

Ne diyordum? Hah evet, çok sakin...

Kadın "Hemen benimle lavaboya geliyorsun!" Demeye  başlayarak beni lavaboya çekiştirdi. Saf değilim bilerek yapıyor.

Beni lavaboya çekti ve kapıyı kitleyerek üstüme doğru geldi aynaların hemen önünde benden tahmini 3-4 sanrım kısa olan kıza baktım. Ben bir şey demeden konuşmaya başladı.

"Adım Gizem Görgün.Dibinden ayrılmadığın Erim'in sevgilisiyim!"

Ağzımı açmaya fırsat bırakmadan konuşmaya devam eden kadına şaşkınlığımı yansıtmamaya çalışırken hiçte zorlanmıyordum.

" Neden onun hayatı da olduğun veya ne için onunla beraber göründüğün umurumda değil Nihal. Sevgilimin yanından uzak duracaksın. Sahillere çağırnayı keserek başlayabilirsin."

Hafifçe gülümseyerek aynaya döndüm ve cebimdeki ruju alarak dudağıma sürmeye başlamadan önce konuştum.

" Senin sevgilin umurumda bile değilken, uyarı yapman çok kırdı beni Gizem Görgün"

Dudağımın alt kısmına ruju sürerken bu sefer o konuştu.

" Sahillerde omzunda ağlarken bir sorun yoktu ama Nihalcim"

Sahte sahte gülümseyen kıza aynadan bakarak rujumu dudağıma yaydım.

" Sevgilin umurumda bile değil Görgün.Tek telefonumla seni bırakıp bana gelecek kadar beni umursayan o tatlım"

Dudağımdaki ruju kontrol ederek tekrar ona döndüm.

" Sevgilini elinde tutmaya çalış mazallah eski nişanlısı kalbini kırar sevdiğinin sonra"

Kapıya ilerlerken arkama dönüp.

"İçtiğin limonatanın içinde 3 tane buz vardı ve şuan tüm çalışanlar bunun farkında. Gereksiz tantana yaptığın için döndüğünde seni caffeden huzuru bozduğun için atacaklar. Bence önce davran ve çık. Mazallah egonu tatmin ettirmen zordur şimdi senin"

Başka bir masadaki boşları alırken sinirle çıkışını yüzümdeki sırıtışla izliyordum....

Bölüm bu kadardı

ValkyrieCain_1234

DAVA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin