Bölüm 11: "kader değişmez, ölüler dirilmez."

555 78 55
                                    


(Yıldız hatırlatması)
Bölümü beğenmezseniz diye önceden diyeyim, geri çekmek yasak!

Katsuki

Hissettiği dikenli kelebekler nereden çıkmıştı? Vücudunda bu kadar çok duygu barındırması kesinlikle sağlıksız olmalıydı.

Hayatı boyunca asla mutluluktan ağlayacağını tahmin etmezdi. Sonra sinirden çıldıracağını ve olduğu yerde çöküp çocuklar gibi -bu sefer hıçkıra hıçkıra- ağlayacağını tahmin etmezdi.

Ochaco yaşıyor.

İki kelime, rastgele iki kelime, nasıl bu kadar kutsal bir anlam taşıyabilirdi?

"Neden...?" Elleriyle yüzünü kapatmıştı. Kafası hala karıştıktı.

"Nasıl yani sensei..? Siz şaka falan yapıyor olmalısınız, oldukça iğrenç bir şaka." Mina ellerini sırasına vurarak yerinden kalkmış, titreyen sesiyle bağırmıştı.

"Mina otur. Bakın, Izuku gelene kadar çok vaktimiz yok. Kimse kesinlike ona çaktırmayacak, anlaştık mı?"

Katsuki hiçbir şey duyamıyordu, duysa da anlamıyordu.

Ochaco yaşıyor...

Momo

Aizawa sınıfa girerken kafasında hala Mina'nın dedikleri dolanıyordu. Kalemliğinden bir kalem alıp parmakları arasında sallamaya başladı. Belki stresini atmasına yardımcı olurdu, belki..

Katsuki ne alakaydı? Mina nereden çıkartmıştı ki şimdi?!

Kendine gelmesi, Aizawa'nın konuşmasıyla oldu.

Aizawa'nın normalden gergin ve yorgun sesi onu endişelendiriyordu.

"Evet çocuklar derse geçmeden önce size açıklamam gereken önemli bir şey var." Yanında oturan Shoto ile göz göze geldi. Birbirlerine 'ne demek istiyor şimdi?' dercesine kafa sallayıp tekrar, konuşan öğretmenlerine döndüler.

"Muhtemelen hepiniz bağırıp çağıracaksınız ama tek birinizden bile bir çıt çıkarsa sizi tüm gün koştururum. Az sonra söyleyeceklerim oldukça gizli bilgi." Momo iyice endişelenmişti.

"Sensei, meraklandırmayın daha, lütfen." Aklına milyonlarca kötü senaryo geliyordu. Birine bir şey mi olmuştu? Bir pro mu ölmüştü yo-

"Ochaco yaşıyor."  Momo, elindeki kalemi yere düşürdü.

Kötü bir şakaydı.

Şaka yapılacak bir durum değildi.

Ölüler dirilemez Momo.

Mina

Mina şakaları çok severdi. Hatta birileri ona sınıfın en şakacısı diyebilirdi (kendisi)

Ama bu komik değildi.

Birinin ölmemesi ilk defa bu kadar korkutuyordu onu. Sevinmesi gerekiyordu, evet. Anlamıyordu. Nasıl yani? O kadar ağlamışlardı. Acı çekmişlerdi.

Izuku... Ah Izuku...

Paramparça olacaktı.

Shoto

"Ne zaman görebiliriz onu?!" Bir anda ayaklanmıştı. Aizawa eliyle yerine oturması için işaret etti.

"Görmeyeceksiniz. En azından şu an iyi bir fikir olduğunu düşünmüyorum." Shoto kaşlarını çattı.

"Öldü sandığımız arkadaşımıza yaşıyor diyorsunuz, görmek isteyince de 'hayır göremezsiniz hayatınızda bir şey değişmemiş gibi devam edin' mi diyorsunuz?!"

Home // IzuochaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin