Killing the Same Person Every Time (BL) (Türkçe Çeviri)

Bölüm 8

Xing Yan aceleyle saygısız ifadesini gizledi ve acı çeken o kişiyi kontrol etmek için öne çıktı. "Usta, sorun ne?"

Bu Bai'nin başı net göremeyeceği ölçüde ağrıyordu. Tüm bu anılar başını ağrıtmıştı. Sadece biraz soğuk bir elin ona verdiği masajın çok rahatlatıcı olduğunu hissetti. Yanına doğru baktığında, bayılmadan önce doğal olarak "Xing Yan" diye seslendi.

Onu baygın gören Xing Yan'ın itaatkar tavrı değişti. Sanki çevresinde bir don ve buz tabakası oluşmuş gibi, aşırı derecede soğuk ve kopuk bir aurası vardı. İnce parmağı Bu Bai'nin boynuna temas etti ve gücünü biraz gösterdikten sonra, Bu Bai'nin açık yüzü parlak kırmızıya döndü. Güzeldi, karın ortasında oturan kırmızı bir erik çiçeğinin görüntüsüne benziyordu.

"Henüz doğru zaman değil. Kaçışımdan kesinlikle emin olduğumda, seni kesinlikle öldüreceğim." Şu anda ailesinin istenmeyen oğluydu ve kendisini küçük düşüren insanlardan intikam alabilmesi için birkaç yıla daha ihtiyacı vardı. Ancak şu anda maalesef bu kişi tarafından yakalanmıştı ve tüm çabalarının boşa gitmesine neden olmuştu. Gerçekten cesurdu!

Parmağını açık ve berrak tenin üzerinden çeken Xing Yan, Bu Bai'nin mürekkep siyahı saçlarını dikkatle taradı, hatta onu özellikle yorganla örttü. Bundan sonra, normalde olduğu gibi çekildi ve odanın karanlık bir alanında durdu.

Kendisine ait olmayan anıları ve duyguları almaya zorlanan Bu Bai, kendini hiç iyi hissetmedi. Bu Bai bilincini kaybettikten bir süre sonra uyandı. Şu anda, yanındaki genç de baygındı, hiçbir hareket belirtisi göstermiyordu.

Bu Bai daha da ayıldı. Orijinal kişinin anıları ona hatırlattı, az önce bir canavar tarafından ihlal edilmiş olan ve o sırada yanında yatan bu genç ana kahraman Yan Shu'ydu. Bu Bai'nin son umudu da küçük parçalara ayrılmıştı.

Başlangıçta, kahramanın küçük hayatını bağışlayacağı umuduyla, kahramana daha iyi davranmayı bile amaçlamıştı. Bu Bai umutsuzluğa kapıldı. Şu anda, onun kahramandan kaçışını planlamak daha mantıklı olacaktı.

Bu Bai odanın diğer tarafındaki genç adama baktı. "Xing Yan." Bu Bai hatıraları aldıktan sonra, o genci şimdi tanıyabilmişti. Açıkça söylemek gerekirse, Xing Yan'ı da yakalamış olmasına rağmen, o burada hapsedilen adamlardan biri olarak sayılmazdı. Xing Yan onunla diğer gençlerin yaptığı gibi yatağa girmezdi. Xing Yan başından beri, asistanı olmasına izin vermesi için orijinal Bu Bai'ye yalvarmıştı. O sırada, orijinal kişi zekasının kötü olmadığını görünce kabul etmişti. Sonunda Xing Yan ne kadar çok kullanıldıysa, o kadar kullanışlı hale gelmişti, bu yüzden onunla ilgilenmek için yanında kalıyordu.

"Ustanın herhangi bir talimatı var mı?" Xing Yan, bulunduğu yerden hızla öne çıktı. Bu Bai'nin yüzü kırmızıya döndü. Orijinal kişinin bu hobisi çok anormaldi. Biriyle yattığı bu türden anlarda bile birisini seyirci olarak bırakıyordu.

"Biraz ilaç almama yardım et." Bu Bai hiçbir şekilde bu şefkatli gencin kendisine ait olduğunu kabul etmeye istekli değildi.

Xing Yan, ipucunu hemen aldı ve ilacı almak için geri çekildi ve Bu Bai'yi tuhaf bir durumda bıraktı. Yorganın altındaki kahramanı kıyafetlerine sararken, zaman zaman bu gencin cildine sürtünmek kalbinin birkaç kez titremesine neden oldu. Bu Bai kendine sürekli hatırlattı, ikisi de erkekti, bu hiçbir şeydi.

Ancak şuanki rolü sıradan bir erkek değildi, yakışıklı erkekleri seven tuhaf bir adamdı. Ona göre davranmalıydı öyle değil mi?

Xing Yan döndüğünde, Bu Bai'nin endişeli görünümüyle karşılaştı ve kısa bir süre şaşırdı. Sessizce ve itaatkar bir şekilde kenara çekilmeden önce bir cümle söyledi, "Efendim, ilacınız geldi."