Daha sonra kapı çalar gelen Kerem'dir.
Devamı sınır dolunca
Hande aşağı iner ve kapıyı açar.
Hande:Hoşgeldin Kerem
Kerem:Hoşbulduk
Kerem Hande'nin hazırladığı masayı görür
Kerem:Masa gerçekten çok güzel görünüyor
Hande: Teşekkür ederim ama sanırım bir sorunum var.
Kerem:Yardim edebileceğim bir şeydir umarım.
Hande:Yani sanırım yardım edebileceğin bir şey. Çünkü elbisemin fermuarını kapatamıyorum.
Kerem:Ee yardım edebileceğim birşey olduğuna göre sorun yok.
Hande arkasını döner ve kerem yavaşça fermuarı kapatır. Kerem'in fermuarı kapatmasıyla Hande'nin aniden arkasına dönmesi bir olur. Hande o kadar ani dönmüştür ki Kerem'le nerdeyse dudak dudağa gelirler. Birbirlerinin nefesini yüzlerinde hissediyorlardır. Bu büyülü anı bozan Azul'un havlaması olur. Azul'un havlaması ile ikisi birden irkildi ve Hande hemen Kerem'den uzaklaştı.
Hande:Ben bi Azul'a bakayım
Kerem: Tabi bende sofraya geçiyorum o zaman.
Hande:Tamam sen geç bende Azul'a bakıp geliyorum .
Hande hala o anın etkisindeydi. Kerem ne kadar da güzel kokuyordu öyle. Bu anı unutup Azul'a baktı ve masaya geçti.
Yemek yemeye başladılar. Bir yandan da sohbet ediyorlardı .Hande:Ee nasıl buldun yemekleri ?
Kerem:Bence çok güzel olmuş. Hatta bence değil kim yese çok beğenirdi bu yemekleri.
Hande:Ya çok teşekkür ederim. Aslında ben sana İskender yapıcaktım ama maalesef o kadar zamanım yoktu. İnşallah bir daha ki gelmende yaparım .
Kerem:Sen benim en sevdiğim yemeği nerden biliyorsun ?
Hande:Yani biraz küçük bir yardım almış olabilirim.
Kerem:Gerçekten tekrardan ellerine sağlık yemekler çok güzeldi. Ama artık o gün bana neden bı açıklama yapmadan gittin anlatıcak mısın ?
Hande:Evet, tabiki anlatıcam .
Sen şöminenin oraya geç bende kahveleri yapıp geliyorum. Böylece daha rahat konuşuruz . Tabi kahveden önce masayı toplamam gerekiyor.Kerem:Tamam o zaman bende masayı toplamana yardım edeyim.
Hande:Sen yorulma istersen .
Kerem:Yok canım ne yorulması.
Birlikte masayı toplarlar ve şöminenin oraya geçerler.
Hande o gün olanları Kerem'e anlatır ve Kerem Mavi için çok üzülür .Hande:İşte böyle. Bende o anki panikle sana birşey diyemedim .
Kerem:Yok ya sorun değil. Mavi nasıl peki şuan iyi mi ?
Hande:Evet şimdi iyi zaten çok fazla birşey olmamış.
Kerem:Tekrar çok geçmiş olsun. Gazme'ye de iletirsin geçmiş olsun dileklerimi.
Hande:İletirim tabi. Neyse biz bu tatsız konuşmayı bi kenara bırakalım .
Hande ayağa kalkar ve pencereye bakar. Ve dışarıda kar yağıyordur.
Hande:Ya Kerem dışarı baksana ne güzel kar yağıyor.
Kerem:Aa evet ne güzel yağıyor.
Dışarı mi çıksak ne yapsak .Hande: Bilmem çıksak mı ki ?
Kerem:Çıkalım bence ya
Hande:E tamam o zaman çıkalım bakalım.
Montlarını giyip dışarı çıkarlar.
Biraz bahçede yürürler.
Hande o sırada içinden o anı geçiriyordur. Aynı zamanda Kerem'de. (O an fermuar kısmı varya o an işte)Daha sonra Kerem Hande'ye döner vee....
Devamı sınır doluncaaaa