YATAKHANE

487 45 1
                                    

Dumbledore'un yumulun demesi ile ziyafet başlanmıştı. Astarte bu kadar çok yemeği bir arada daha önce görmemişti hepside çok lezzetli görünüyordu. Hemen ordan makarna ile tavuk aldı.

Astarte:Bunları kim yapıyor? Çok lezetliler.

Cedric:Ev cinleri.

Astarte:Ev cinleri mi?

Cedric:Büyücülerin köleleri. Şimdi azalsa da hala var. Çok kötü şartlar altında çalışırlar ve sahipleri onlara kötü davranır.

Astarte:Bu iğrenç sırf onlardan farklı diye.

Hannah:Bu onların yaratılışlarında var.

Astarte:Hizmet etmek olabilir ama işkence görmek kimsenin yaratılışında yok!

Cedric:Sakin ol. Hogwarts'ta işkence görmüyorlar.

Astarte önüne dönerken düşünceleri ile boğuşmaya başladı. Demek büyücülerde de kölelik vardı. Hemde hala sürüyordu. Gerçi ırkçılığa uğramıştı. Köleliğe şaşırması biraz saçmaydı. Ama büyücü ve cadılar özellikle cadılar yakılarak öldürülmüştü muggle kitaplarında öyle yazar. Onların kendi arasında ırkçılık yapması iyice kafasını karıştırmıştı. Bunları düşünürken aniden yemekler yok olmuş onların yerine tatlılar aldı. Astarte karamelli olduğunu tahmin ettiği bir tatlıyı önüne aldı. Gerçekten buraya alışması biraz zor olucaktı. Aniden beliren yemekler , tatlılar, hayaletler ve hortlak. Büyük sınıflar konuşurken duymuştu şakacı bir hortlak varmış sanırım. Astarte daha nasıl ilginçlikler olabilir diye düşünürken bunların cevabını Hufflepuff ortak salonuna giderken alıcaktı. Sınıf başkanını onları ortak  götürmek için ayağa kalktı. Hufflepuff Ortak Salonu’na, ulaşmak için Hogwarts mutfaklarına girilen koridoruna geldiler. Büyük natürmort tabloyu geçtikten sonra bir varil yığını görüldü.Sonra bina başkanı konuşmaya 
başladı.

Sb:Koridorun sağ tarafında gölgeli bir taşın üzerinde bulunan varillerin en alttan ikincisi, orta sıradaki, eğer “Helga Hufflepuff” ritmiyle tıklanırsa bir yol açar. Hufflepuff’lı olmayanlara geçit vermemek üzere bir güvenlik olarak, yanlış varili tıkırdatmak ya da az/çok kez vurmak, vuran kişinin sirkeyle yıkanmasına neden olur.

Varilin içindeli eğimli ve topraklı bir geçitten geçtikten sonra, rahat, yumuşak, alçak tavanlı bir oda görünmüştü. Oda bir porsuğun setini andırıyordu. Odanın renkleri cıvıl cıvıl sarı ve siyahlarla arı gibiydi adeta. Oda bol cilalı bal rengi tahta masalarla ve yatakhanelere açılan yuvarlak kapılarla donatılmıştı.
Hufflepuff ortak salonunun atmosferini tazeleyen renkli bitki ve çiçek türleri vardı: çeşitli kaktüsler dairesel raflarda (duvarlara uyumlu olarak yontulmuş) dururken, birçoğu da geçenleri sallanıp dans ederek karşılamıştı onları. Bakır altlıklı saksılar, altlarından geçerken tavanın ortasından sarkarak eğreltiotları ve sarmaşıklarla saçları tararıdığını öğrenmişti.Dans eden porsuklarla süslenmiş tahta şöminenin üzerindeki portre vardı. Sınıf başkanı bunun bina kurucusunun olduğunu söyledi.Helga Hufflepuff'tı. Hogwarts’ı kuran dört büyücüdenbiri olan Hufflepuf, iki saplı ufak ve altın kadehiyle öğrencilere kadeh kaldırmıştı. Küçük, yuvarlak pencereler ise kalenin temellerinden hemen biraz yukarıdaki toprağa bakıyordu. Bu alçak pencerelere rağmen oda kalıcı olarak güneşli gibidiydi. Ya bunların çoğunu sınıf başkanı demişti. Kızlar yatakhanesine geldiğinde tüm eşyaların orda olduğunu gördü. Hannah,Susan Bones ve tanımadığı iki kız ile aymı odayı paylaşıyordu. Yatakhane oldukça komforlu karyolalar ve yamalı yorganlarlar vardı. Hemen üstünü değiştirip yatağa yattı. Yarın için uykusunu alması gerekiyordu.

Ay'ın Kızı // Harry Potter hayran kurguHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin