Felix Hyunjin'in talimatı üzerine bembeyaz giyinmiş, çekim yapmak için Hyunjin'in evine gidiyordu.
İlk karı birlikte karşıladıkları günden sonra aralarında pek bir şey değişmemişti. Hâlâ çok sık görüşüyor,ancak birbirlerine hislerinden bahsetmiyorlardı.
Felix, botları ile karları ezerken çoktan vardığını fark etti. Evin önüne vardığında gözünün önüne gelen anılarla gülümsedi. Ardından kapıyı çaldı.
Hyunjin üzerinde bol bir sweatshirt,gri bir eşofman ve kocaman bir gülücükle karşıladı onu.
Felix montunu çıkarıp astığında beyaz bol gömleği ile kalmıştı. Altında ise düz beyaz ve bol bir pantolon vardı. Bembeyazdı.
"Peri gibisin Felix." dedi Hyunjin yutkunarak.
Sanırım ilişkilerinin atlayabildiği tek aşama bu olmuştu. Artık iltifatlarını saklamıyorlardı.
"Teşekkür ederim." diye mırıldandı Felix ve yüzüne yayılan sıcaklık dalgasını önlemeye çalıştı.
Hyunjin'in pek kullanmadığı bir odayı tamamen stüdyo gibi kullanmaya karar vermişlerdi. Her şey hazırdı. Felix kameranın karşısına oturdu.
Kahverengi parkeli zeminin üzerinde, batmaya başlayan güneşin sarı ışınlarını kendine çeken beyazlar içindeki Felix, tabi ki periden başka hiçbir şeyi andırmıyordu.
Hyunjin aşık kalbinin bugün çok zorlanacağının farkında olarak kameranın başına geçti. Açıyı ayarladıktan sonra Felix'in saçını düzeltmek için yanına gitti. Bu haliyle de olağanüstü gözüküyordu ancak sarışın olan fotoğraflarda fark ettiğinde üzülecekti. Bu yüzden düzeltmek en iyisi idi.
Hyunjin yavaşça Felix'in karşısına çömeldikten sonra sarışının gözlerine düşen tutamları düzeltmeye başladı.
Gözleri önce Felix'in gözlerini buldu. Günışığında parlıyorlardı iri gözler.
Ardından teker teker saymak istediği çillere geldi. 'Aşığım.' diyordu sürekli içinden.
Felix kalp atışlarının hissettiği kadar şiddetli olmadığını, sesin dışarıdan duyulmayacağını umut etti.
Çok yakınlardı. Hyunjin'in gözleri Felix'in tüm yüzünde idi.
Gözleri en sonunda şekilli dudaklara kaydı. İç çekti.
Öpmek istiyordu. O an düşünebildiği tek şey Felix'di."Felix." diye mırıldandı. Sesini çıkarabildiğine dahi şaşırmıştı.
"Hm?"
Hyunjin aklını toparlayamadığını hissediyordu. Düşünceler karmakarışık yumaklara dönüşmüş, akıl raflarından yuvarlanıp gidiyorlardı.
Felix kendini ilk defa bir şey bu kadar istediğini fark ederken buldu. Hyunjin'in pembe dudakları kendininkilere değsin diye ölüyordu.
"Seni öpebilir miyim?" diye sordu usulca Hyunjin.
Çok yakınlardı.
Başını salladı yavaşça Felix. Sesini çıkarmaya mecali yoktu.
Sıcak dudakları birbirini buldu. Usulca sarıldılar birbirlerine. Susuzluğun içinde kavruluyorlardı sanki.
Hyunjin'in eli Felix'in ufak yüzüne gitti. Baş parmağı ile Felix'in çenesini okşuyordu.Merhamet ve saf sevgiden ibadet yumuşak bir öpücüktü bu. Aşkın iç ısıtan sıcaklığını taşıyordu.
Soluksuz kalmadan ama nefes nefese ayrıldıklarında birbirlerine yaslandılar. Sarıldılar.
Felix ellerini Hyunjin'in boynuna sarmıştı. Hyunjin'in elleri sarışının ince belini buldu. Sanki elleri yuvasını bulmuş gibi sardı orayı.
"Seni seviyorum." diye mırıldandı Felix.
Hyunjin artık dünyevi hissetmiyordu. Kolları arasındaki melekle kendini dünyadan uzakta sanmıştı. Sımsıcaktı.
"Seni seviyorum." dedi o da. Felix'in boynuna gömdü başını. Kokusunu çekti, öptü.
Uzunca sustular. Kokuları,tenleri birbirine karışıyordu. Felix'in ufak parmakları Hyunjin'in siyah saçlarını okşuyordu.
'Mutlu olmak ne kolay.' diye düşündü Hyunjin.
'Tabi eğer Felix varsa.'
Ondan nasıl ayrılacağını düşündü. Kolları arasından çıkarası yoktu. Sıcaklığını hissetmekten yoksun kalmak istemiyordu. Şimdi battaniyenin altında güzel bir uyku çeksek dedi kendince.
Felix yavaşça ayrıldı.
"Çekimi halledelim, sonra uyuruz hm?" dedi usulca. Hyunjin ondan ayrıldığı için hala mutsuz görünüyordu.
"Battaniyenin altında?"
İkisi de Felix'in bu sözlerine kıkırdamışlardı. Hyunjin bu fikirle ikna olmuş, sarışının yanağına ufacık bir öpücük kondurup ayaklanmıştı. Kameranın karşısına geçmiş, profesyonel olmayı denemişti.
•••
Daha da uzatmayayım dedim. Aşırı uzun bir fic de olmaz gibi zaten. Neyse öhöm yeni çiftimize mutluluk diliyorum. size de iyi geceler, bye~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Photographer • Hyunlix
Fanfic"Pekala sevgilim, Balzac paralel evrenin birinde kahvesini yudumlasın. Gel biz yağan karı izleyelim, olur mu?" 25.01.21 08.02.21