İyi okumalar❤ Satır arası yorum ve beğenilerinizi esirgemeyin lütfen. Hatalarım olduysa affola. Azerbaycanlı olduğum için bazı yazım hataları olabilir.
YORUM SINIRI :50
BEĞENİ SINIRI :4Barlasın anlatımından.
Ayrı eve çıkmamın üzerinden iki ay geçiyordu. Yengemi hiç sevmiyordum. Fitneci biriydi. Dedikodu yapmaya bayılırdı. İnsanların arkasından konuşmaya, ve insanlara iftira atmaya bayılırdı. Sürekli kavga çıkarırdı. Hiçkimse onu sevmiyordu. Abim onun gibi birini nasıl seviyordu anlamıyordum. Bu evde hiç huzur yoktu. Ondan nefret ettiğim için ayrı eve çıkmak istemiştim. İşten yorgun geliyordum, sürekli kavga etmeleri yüzünden daha da kötü hissediyordum. Dinlenmek istiyorum,uyumak istiyorum âmâ ne sesten uyuyabiliyordum ne de dinlene biliyordum.
Bugün yengem evde olmadığı için eve gidebilirdim. Biz üç çocuktuk. Abim otuz yaşında, ben yirmi beş ,küçük kardeşimde on dokuz yaşında. Abim iki yıldır evliydi. Çocukları hiç olmuyordu. Abim eşine kör kötük aşıktı. Ona asla kötü söz denilmesini kabul etmiyordu.
......"Ellerine sağlık anne çok güzel olmuş. Yemeklerini çok özlemişim."
"Afiyet olsun oğlum."
"Dilan nerde?"
"Arkadaşlarıyla dışarı çıkmıştı,birazdan evde olur."
"Daha neler neler yapıyorsun? O, senin canını sıkacak bir şeyler yapıyor mu?"
Bu soruyu sormamla annem telaşlandı.
"Hayır,oğlum."
Tam ağzımı açıp bir şey söyleyecektim ki kapının ritimli şekilde çalınmasıyla kız kardeşimin geldiğini anladım. Anneme oturmasını söyleyip kapıyı açmaya gittim. Kapıyı açıp beni görmesin diye kapının arkasında durdum.
"Ben geldimm."
"Hoş geldinn!"
Ayakkabılarının bağcıklarını açmak için eğilen kardeşim sesimi duyunca duraksadı. Ardından hemen ayağa kalkıp gözleriyle beni aramaya başladı. Beni görünce hemen sarıldı.
"Abi, seni çok özledim!"
"Bende güzelim." Deyip küçükken hep yaptığım gibi saçlarını karıştırdım.
Bunu yaptığıma sinirlenip hemen geri çekilip saçlarını düzeltti .
"Ya benimle uğraşmayı bıraksana!" Sistemli şekilde söylendi.
Omzumu silktim.
"Büyü artık abi!" Deyip ayaklarına terliklerini giyinip yürümeye başladığında yanına hızla yetişip bir kolumu omzuna atıp ,diğer elimle de saçlarını karıştırdım.
"Ben çocuk değilim ya, büyüdüm. Benimle uğraşmayı bırak!"
"Büyüdüm ha? Sen daha on sekiz yaşındasın! "
"On dokuz!"
"Ha on dokuz ha, on sekiz ne fark eder? Hâlâ da küçüksün."
Sinirle beni geriye itip hızla yukarı çıkmaya başladı.
"Şeytan diyor ki bul kocayı ,bas nikahı! O zaman görürsün sen küçük müyüm yoksa büyük müyüm?!"
"Abinle doğru düzgün konuş! Seni eve hapsederim! Sen daha okuyacaksın, ne evlenmeyi!?"
Sinirle ofladı. Ne yapayım,kendi kaşındı. Eve hapsederim derken yalandan söylemiştim. Amacım gözünü korkutmaktı. Çünkü sürekli evlenmekle ilgili hayâller kurup beni delirtiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİNE TUTSAK
FantasíaTelefonu elime alıp yine duaları okumaya başlayacağım an kapının kapalı olduğu hâlde asker uniformasında birinin odaya girmesiyle uzandığım yerden kalkıp, gözlerimi kapatıp bildiğim duaları okumaya başladım. Asker botlarının çıkardığı sert sesleri...