46. Siyah Elmas

90.6K 3.2K 2.3K
                                    

Bu bölümü  SsGOCER   ve Rojinhayal e ithaf ediyorum.

Ben geldiiimmm. Bir haftadan fazla ara verdik. Nihayet kavuştuk. Özlediniz mi beni? Ben sizi çok özledim. 😍

Keyifli okumalar...

Güneşin ilk ışıkları odanın zeminine vururken, ben aynanın önüne geçmiş karşımdaki kadına bakıyordum. Enzio gece boyunca beni uyutmamış tutku dolu bir gece geçirmemizi sağlamıştı.

Güzel ve keyifli geçirdiğimiz anlardan sonra boynuma bu kolyeyi takmıştı. Doğum günü hediyemmiş. O kadar güzeldi ki, kendimi de güzel hissetmeme neden oluyordu.

İlk görüşte aşık olmuştum. Ömrüm boyunca da çıkarmaya hiç niyetim yoktu. Duşa girip çıktığımda, yanından geçtiğim her aynada gözlerim kolyeye takılıyordu.

Gözlerimi boynumdaki kolyeden alamıyordum. Oval kesim ceviz büyüklüğünde siyah bir elmasın iki yanında kolyenin zincirlerine bağlı sonsuzluk işareti vardı. Sonsuzluk işaretlerinden birine Müge, diğerine de Enzio yazısı işlenmişti. Daha önceden sadece resimlerini gördüğüm bu nadir bulunan siyah elmas, gözlerimi kamaştırıyordu.

"Çok mu beğendin?"
Enzio ben duştayken yatakta uzanıp keyif yapmayı tercih etmişti. Hala bedeni çıplak, yüzünde huzur, dudaklarında tebessüm vardı. Gözleri havlu sardığım bedenimde dolaşıyor, arzu kıvılcımları saçıyordu.

"Evet, birisi söylese 'siyah elmastan kolye mi olur, çirkindir o' derdim. Şimdi gözlerimi alamıyorum."

Elini uzattığında gidip yanına uzandım. Başımı göğsüne çekip, saçlarımı okşamaya başladı.

"Benim gecemden, karanlığımdan bir parça. Senin ayışığın olmasa, teninde bu kadar güzel parlamaz."

Bazen öyle bir konuşuyordu ki tekrar tekrar bu güzel sözleri söylesin istiyordum. Kalbimi öyle bir çarptırıyordu ki, olduğum mekanı ve zamanı unutuyordum.

Güneş, biraz daha yükselmiş şimdi ışıklarını yatağa vurur olmuştu. Bedenimizi ısıtmaya başladığı gibi, bir gün yuvamızı da ısıtmalıydı.

"Bugün de gidecek misin?"
Kalsın istiyordum. Ailem de gelmişken beraber vakit geçirmek istiyordum.

Başımın altından geçen kolunu bedenime dolayıp beni kendine çekti.
"Gitmek zorundayım. Çok önemli işlerim var. Çok az kaldı, kral olmama çok az kaldı. Eğer sevkiyatı Rusya'ya ulaştırabilirsem. Rakiplerimden bir çoğu piyasadan çekilecek ve söz sahibi olacağım. Artık kral olacağım."

Gözleri ışıl ışıldı. O kadar heyecanlı anlatıyordu ki, içimden umarım hayal kırıklığına uğramaz diye düşünüyordum. Onu ilk defa bu kadar konuşkan ve mutlu görüyordum.

O bu kadar keyifliyken pozitif enerjisi bana da bulaşıyordu. Ailemin de yanımda olmuş olması mutluluğumu katlıyordu. Enzio için yine bir şeyler yapmak istiyordum.

" Akşama ne yemek yapmamı istersin canım? "

Dün yemeklerin yarısını başkası yapmıştı. Bugün hepsini ben yapacaktım. Bakalım bu sefer beğenecek miydi?

"Evde yemek yapacak birileri varken benim güzel bebeğim neden yoruluyor? Tüm gün ailenle gezmeye ne dersin?"

Yüzü sıkıntılı bir hal almıştı. Bu kadar kötü müydü yani?

"Sen hiç merak etme, sevgilime yemek yapacağım hiç yorulur muyum?"

Göz kırpıp yanağından öptüm. Elini alnına götürmüş, derin bir nefes almıştı. Ben de neşe içinde giyinme odasına girmiştim.

TUTSAK +18 (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin