ÇARPIŞMA

1K 70 14
                                    

"Seni sürekli kurtarmak zorunda mıyım ben?" yine o sesi duymanın verdiği bir heycanla gözlerimi açtım..
Gözlerimi açtığımda yüzünde anlam veremedim bir ifadeyle bana bakıyordu. 

"kurtarılmaya ihtiyacım yok" dedim kararlı sesimle ve arkamı dönüp yürümeye başlamadan kulaklıklarımı kulağıma takıp en sevdiğim parçayı açtım.İlerlerken ,buna engel olan onun kolumdaki kolu olmuştu.Bu ani temas karşısında,hızlıca kolumu çekip, istemedende sesimi yükselterek bağırmıştım.
"temas yok" Bu kelimeleri tekraralayarak geri geri adım atıyordum.
O ise bu ani çıkışımı anlamamış,şarşırmış yüz ifadesiyle,yaptığım her hareketi dikkatle izliyordu.Sonrasında ise bu şaşırmış yüz ifadesine yüzündeki şaşırmış tebessümü eşlik etti.
"sen gerçekten -"korktuğum o kelimeyi onun ağzından duymadan ,söze ben devam ettim.
"Hayır.Ben gerçekten deli değilim ama sen bunu nerden biliceksinki" dedim ,eğer biraz daha 
bu konuşma uzarsa gözyaşlarımın geliceğini haber veren sesimle.Arkamı dönüp, çıkan kulaklıklarımı tekrar kulağıma taktım ve ilerlemeye başladım.Aklımda ani bir düşünceyle olduğum yerde kaldım.Burası neresiydi .Ne bir araba ne de bir taksi geçiyordu.Ne zamandan beri yürüyorduk ki böyle bir yere gelmiştik.
Arkamı döndüğümde ise daha adını bile bilmediğim o çoçuğun sinirli olduğunu oldukça belli eden adımlarla ilerlediğini gördüm.Şimdi napıcaksın Erva.

(...)

Gerçekten Evan,ona yardım ederek naptığını sanıyordun ki.Bunları düşünerek daha çok sinirleniyordum.yürüdüğüm toprağa baktım.Aklıma gelen fikirle durdum önce sırıttım ve ayakkabılarımı , çoraplarımı çıkardım.Evet,rahatlamaya ihtiyacım vardı.Bunu da topraktan başkası yapamazdı.Takip edildiğimi söyleyen bir hisle arkamı döndüm hiç kimseyi göremeyince yoluma devam ettim.
Eve kadar çıplak ayakla yürümüştüm.Evin önünde ayakkabılarımı giyip zile bastım.Kapıyı annemin yeni sevgilisi olarak düşündündüğüm adam açtı.Bu kaçıncıydı bilmiyorum ama her geçen gün ondan nefret etmemi sağlıyordu.Annemle konuşmadan hızlıca odama çıktım.Tam odama girecekken buna annemin sesi engel oldu.
"Evan" dediğinde onu tiksinen bakışlarımla süzdüm.Zaten oda bana anlamadığım bir sinsilikle bakıyordu.
"geldiğini haber vermedin"dediğinde zorla yatıştırdığım sinirlerim tekrar ortaya çıkmıştı.
"yeni sevgilin söyler diye düşündüm" diye karşılık verdiğim cümlemi onu aksine sinirli söylemiştim.Gözlerimi,makyajdan oluşturduğu yeni yüzünde gezdirirken,bakışlarımı yere çeviren attığı tokat olmuştu.Anlam veremediğim tokatı sözleriyle dahada anlamsızlaşmıştı.
"Seni bu kadar çabuk değiştirebileceğini düşünmemiştim."Attığı tokatla sinirlerimin yice tepeme çıktıgını belli eden sesimle,
"kim" diye bağırmıştım.
"şu,Müslüman kız"dedi bir şeyleri ima etmeye çalıştığını belli eden gülümsemesiyle.Ben bundan nasıl haberi olduğunu düşünürken o konuşmasına devam etti.
"Haberimin olmiycağınımı düşündün yoksa Evan."son kelimeleriyle sesi gittikçe yükseliyordu.
"Onun kim olduğunu unutma Evan.O bir Müslüman.Onalar senin babanı öldürdü Evan." dediğinde gözümden bir damla gözyaşı,yanağıma doğru süzülmüştü.Babam...Hiç görmediğim babam.Sürekli nasıl bir yüzü olduğunu,nasıl biri olduğunu hayallerimde tasarladığım babam.Bu düşüncelerimin sonucu ağzımdan çıkan kelimeler annemden bir tokat daha yememi sağlamıştı.
"Madem babam senin için bu kadar önemli ,niye sürekli başkalarıylasın?"Attığı tokatla daha fazla burda kalmak istemediğime karar verip hızlıca kapıya yöneldim.Dışarda olduğumda tahmin ettiğim gibi yağmur yağmaya başlamıştı.Merdivenlerden aşağı inecekken,onu gördüğümde durdum.merdivenlere oturmuş kendini yağmurdan korumaya çalışıyordu.Henüz kapatmadığım kapıyı biraz daha araladım.içereyi kontrol edip kimsenin olmadığana emin olduktan sonra,askıliktan bir şemsiye aldım.Kapıyı hızlıca çarptığımda,arkasına dönüp bakmaması beni biraz şaşırtmadı değil .Biraz daha ilerlediğimde bunun sebebinin kulağındaki kulaklık olduğunu gördüm.Şemsiyeyi kucağına bırakıp hızlıca ilerlemeye devam ettim.Bu kız niye sürekli beni takip ediyorduki.Oysaki bana o kadar bağırmıştı.Bu kızın ciddi anlamda sorunları var.Düşüncelerimle ilerlerken,mary'nin bir kadın olmasına rağmen oldukça sert attığı tokatın, yüzümde bıraktığı izlerin acısı,üzerinde dans eden yağmur damlalarıyla rahatlıyordu.
Benimle beraber ,yağmur sularına çarpan ayak sesleriyle durdum.Bana çarptığında ,beni onun takip ettiğini anlayıp arkamı döndüm.Yine kafasını eğip yürüdüğü için benim durduğumu görememişti.
(...)
Yağmur yağacağını belli eden hava ayaklarımın yönünü ona çevirmiş yürümeye başladım.Hala sinirli olduğu yürüyüşünden belliydi.Ben mi sinirlendirmiştim onu?Ama yok neden bana sinirlensin ki.Sonuçta o da diğerleri gibi benim deli olduğumu düşünüyor.Bir delinin lafı onu ne kadar sinirlendirebilir ki.Yine düşüncelere dalmış yürürken,onun ani duruşuyla bende durdum ama bu sefer aramızda mesafe olduğundan çarpışmamıştık.Çok şükür.Sonra ayakkabalarını,çoraplarını bir dakka ne ayakkabı mı?Onları tek tek çıkardı ve yürümeye başladı.O anda ortak noktamız olduğundan yüzümde istemsiz bir tebessüm oluştu.Tekrar durunca arkasını dönüceğini anladığımdan bir ağacın arkasına gizlendim.Sonra ise onun peşinden yürümeye devam ettim.Bir aradan girdiğimizde ilerde fazla lüks görünmeyen,önümdekinin yaşadığı yer olduğunu tahmin ettiğim ev çıktı.Oraya girceğini anlayınca bende bir köşeye sinip napıcağımı düşünmeye başladım.Şimdi o da eve girmiştim,artık gidicek hiç bir yerim kalmamıştı.Bu sıkıntılar arasında, bir de yağmur yağınca kendimi o evin önündeki merdivenlerde buldum.Kulağımdaki kulaklıkları hala çıkarmamış dinlediğim seslerle rahatlamaya çalışıyordum.Acaba zili çalsam mı diye kararsız düşüncelerimden, kucağıma düşen şemsiyeyle ayrıldım. kafamı kaldırdığımda hiçbir şey demeden onun hızlıca ilerlediğini- tabi bende peşinden-gördüm.Yine sinirliydi.İçeride nolmuştuki.Düşüncelerime dalıp gittiğim için,onun durduğunu fark edemeden ,ona çarpmıştım.O ani çarpışmayla kafamı kaldırdığımda, bana sırıtarak bakan bir yüz beklemiyodum.
"Senin frenler tutmuyo herhalde?"

Evet sevgili okuyucularım biraz geciktim ama kusura bakamayın.Yeni bölüm nasıl olmuş,vote ve yorumlarınızı bekliyorum çook öptüm...

Delinin yalnızlığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin